METİN NURULLAH SAZAK (Eskişehir) - Teşekkürler Başkan.

Ben İçişleri Bakan Yardımcımız ve bürokratların bize vermiş olduğu tanıtımdan dolayı teşekkür ediyorum ve bugüne kadar terörle yapılan mücadeleden dolayı da tebrik ediyorum. İnşallah bunun artarak da devam etmesini talep ediyorum.

Şimdi, İçişleri Bakanlığımızın ya da kolluk kuvvetlerimizin insanlarımızın hak ve güvenliğini korumakla görev yapan bir kurum olduğunu biliyoruz. Bunların insan haklarını ihlal etmesini zaten düşünmüyoruz. İnsan haklarını da ihlal etmesine de zaten katılmıyoruz fakat coğrafyamız sıkıntılı bir dönemden geçiyor. Artık dünya suç örgütleri, uluslararası örgütler taşeronları vasıtasıyla Türkiye'de, bunun adı PKK olsun, DAEŞ olsun, FETÖ olsun, sol örgütler olsun DHKP-C gibi, bilmem ne gibi, kimi zaman aktif kimi zaman da uyuyan hücreler hâlinde ülkemizde yer tutmaktadır. Bunları, İngiliz istihbaratı, Alman istihbaratı, Amerikan istihbaratı, İsrail istihbaratları olsun her zaman desteklemektedir ve döneme göre ve bizim Türkiye'nin, kalkınmakta olan bir ülkenin bazı masum istekleri bazen insan hakları olarak göstererek, mesela, "Bir Kürt sorunu vardır." diyerek ya da "Cezaevlerinde işkence vardır..." Evet, bunlar olmaması gerekir. Kürt sorunumuz da yoktur, Türkiye'mizin sorunu vardır. Hani yoktur demek istemiyorum ama üstüne gidilmesi gerektiğinin şeyindeyiz. İnsan hakları ihlaline kesinlikle karşıyız. İnsan gibi davranılacağını bize zaten töremiz de, geleneğimiz de, inançlarımız da bunu emrediyor. Bizim Birleşmiş Milletlerden yana, dünya insan haklarından öğreneceğimiz hiçbir şey yok. İnsana nasıl muamele edileceğini çok iyi biliyoruz. Bizden öğrenecekleri var, bizim kimseden öğrenecek bir şeyimiz yoktur. İnsana insan gibi muamele etmek zorundayız.

Ben terörle mücadeleyi bilhassa önemsiyorum. Bu konuda görev yapan, aktif görev hâlinde bulunan kişilerin özellikle devlet koruması ya da özel yasalarla özel koruma altına alınması ve bu uluslararası suç örgütlerinin takipte olduğunu bilmemiz gerekir yani uluslararası örgütlerin intikam almak, zaman zaman gövde gösterisi ya da buna benzer bizi yıldırıcı pozisyonlara girmemesi için bu işleri yapan özel güvenlik görevlilerimizin özel yasalarla korunması, ailesinin, geleceğinin teminat altına alınması ve devlete güvenmesi. Yarın iktidarlar değiştiğinde ya da yönetim değiştiğinde sıkıntıya girmemesini sağlamamız gerekir. Bu insan hakları ihlali anlamına gelmemelidir. Bu, devletin güvenliğidir, bekasıdır, hak ve güvenliğimizin teminatı olmasıdır. Onun için, bu tür mücadele eden güvenlik güçlerimize gerekli önlemler, gerekli tedbirler ve gerekli motivasyon ve özgüvenleri artırılmalıdır. Devletimizin güvenliğimizi sağlamakla ilgili çalışmalar yaptığını görüyoruz. Biz de her zaman bunun arkasındayız, destekleyeceğiz.

Şimdilik bu kadar. Teşekkür ediyorum.