BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim.

Belki de cevap verilince birçok soru soracak olan kişi vazgeçecek.

BAŞKAN - Müsaade ederseniz öyle yapalım, hepsini toptan alalım.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim.

Emre Bey, size soracağım doğrudan: Biraz önce Sayın Başkan, Sayın Yılmaz "Herkes Yaradan'a inanmak zorunda değil ama Merkez Bankasına inanmak, güvenmek zorunda." dedi. Çok önemlidir gerçekten. Bu sistemin yürüyebilmesi için merkez bankalarına güvenmek zorundayız, çok önemli. Şimdi bu getirdiğiniz teklifte diyorsunuz ki: "Mevcut durumda mali kurumların yükümlülüklerini esas alarak zorunlu karşılık Merkez Bankası ayırtabilir. Umumi disponibilite ayırtabilir. Normalde bu, bu şekilde ama siz diyorsunuz ki ilave olarak "Biz sadece yükümlülükleri değil, bilanço içi ve bilanço dışı işlemleri de buna dâhil edelim." Şimdi, bilanço dışı işlem, türev enstrümanlar dediniz, "swap" vesaire dediniz değil mi? Bunlar üzerinden nasıl ayrılacak, nasıl ayırmayı düşünüyorsunuz umumi disponibilite ve zorunlu karşılıkları?

Bir de "bilanço içi ve bilanço dışı" dediğinize göre, aktif üzerinden yani herhangi bir kredi vermemiş, pasifinde yok, kredi vermeyenden de bir zorunlu karşılık ayrılmasını isteyecek misiniz bankalardan, öyle bir durum söz konusu olacak mı? Şimdilik bu iki konuyu sorayım. Yani kredi vermeyen bankalar için de zorunlu karşılık ayırtacak mısınız? Bir de türev enstrümanlarıyla ilgili nasıl işlem yapacaksınız, nasıl zorunlu karşılık ve umumi disponibilite ayırtacaksınız? Her iki soruya ilave olarak soruyorum.

Bir şey daha var: Bu son ibareyle ilgili "Banka talepleri gerçek zamanlı ve anlık karşılanır, dolayısıyla da bankaca kurum ve kuruluşların bilgi işlem sistemlerine erişim sistemleri kurulabilir." Bu konuyla ilgili Bankalar Birliğinin ve BDDK'nın görüşünü de öğrenebilir miyiz? Yani bu uygun mudur, Bankalar Birliği ve BDDK tarafından nasıl düşünülüyor?

Teşekkür ederim Başkan.