KOMİSYON KONUŞMASI

RAFET ZEYBEK (Antalya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, sayın konuklar, izleyiciler; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Artık sonlara yaklaşınca hem yorgunluk belirtileri var hem de bu zaman sorunu açıkçası biraz konuşmamı sınırlandıracak ama Sayın Başkan en kısa zamanda bitirmek için gayret göstereceğim.

Değerli arkadaşlar, hepimiz, millet dâhil adalet istiyoruz, hepimiz hak ve özgürlüklerimizin genişlemesini istiyoruz, hepimiz yargıya güvenin artırılmasını istiyoruz ve bu nedenle önce de çok yaptık, sık sık "yargı reformları" adı altında teklifler getiriyoruz ama hepimizin bildiği bir gerçek, eğer adalet istiyorsak, hak ve özgürlüklerin genişletilmesini istiyorsak, yargıya güvenin artırılmasını istiyorsak asla vazgeçilmez olan, bağımsız ve tarafsız bir yargıdır. Asıl sorun bu bağımsız ve tarafsız yargıyı nasıl oluşturacağız? Diğer sorunları, kanunları hep birlikte çıkarırız, hiç sorun da yaşamayız ama hâkim ve savcılar nasıl bağımsız olacak, nasıl tarafsız olacak, asıl sorun bu. Bunun için açıkçası benim iki tane çok ciddi tespitim var: Bir, biz önce adalet isteyeceğiz, bu konuda samimi olacağız, dürüst olacağız, bunun için adalet dağıtımı noktasında kendimiz adalete saygı duyacağız. Bunu içtenlikle isteyeceğiz ama yani işimize geldiği gibi adalet değil, herkese adalet isteyeceğiz, hepimize adalet isteyeceğiz.

Bir de hâkimlik teminatı çok önemli. Onun için de açıkçası benim de iki tane önerim olacak. Gerçi arkadaşların bir kısmı bahsetti ama şimdi değerli arkadaşlarım, uygulama bu açıdan çok önemli. Uygulamada gerçekten biz adalet istiyor muyuz? Yani aynı şeyleri tekrarlamama adına yani yeni sistemle ilgili işte Cumhurbaşkanlığı falan tartışmayacağım ama şimdi bir ülkede yürütme eğer adalet istiyorsa Sayın Cumhurbaşkanı adli yıl açılışını sarayda yapmayacak, kura çekimleri sarayda yapılmayacak. Sayın Başkanım da bilir, ben 1992 yılında hâkimlik savcılık sınavına girdim, bakın, klasik sınavda da hiç kimseyi görmedim, aynı yıl mülakata girdim, mülakatı yapan insanların bile kim olduklarını bilmiyordum. Yani görevlerini bilmiyordum. Şimdi "Orada yapılmasının sakıncası yok" diyorsunuz da arkadaşlar, şimdi, bakınız, en son kura çekim töreninde Cumhurbaşkanının konuşmalarını mutlaka dinlemişsinizdir ya da okumuşsunuzdur, ben aynı gün okudum. Değerli arkadaşlar -normal- adaletin önemini anlattıktan sonra muhalefete saldırdı, muhalefeti eleştirdi. Orada hâkim savcılar da alkışladı. Siz şimdi bu hâkim ve savcılara "bağımsız ve tarafsız" mı diyorsunuz? Bakın, şimdiye kadar Çankaya Köşkü'nde hiç kura çekilmedi, hiç adli yıl açılışı yapılmadı. Bakın, Sayın Başkanım da gelen kişileri bilir, bizim kura törenlerimize asla Cumhurbaşkanı dâhil -ki o zaman tarafsızdı da- Başbakan da katılmazdı, sadece kurul üyesi olarak Adalet Bakanı katılırdı. Yani siz şimdi adalet istiyorum...

YUSUF BAŞER (Yozgat) - Şimdi, onları anlatma...

RAFET ZEYBEK (Antalya) - O FETÖ'cüye girdiniz mi çok konuşurum yani zaman iyice şey olur çünkü onda çok yaşadıklarım oldu.

Şimdi, öncelikle bu adaleti biz içimize sindireceğiz, adil olacağız, adil davranacağız. Şimdi arkadaşlarım tepki gösteriyorlar ama değerli arkadaşlarım, bir sınav sistemimiz var. Hadi yazılı sınavda tamam yani kim ne yapıyorsa o oluyor. Şimdi, şu mülakat sınavında Allah aşkına, yeni giren hâkim savcı adayları bir referans kullanmadan mülakata çağrılıyor mu? Benim çevremde bir sürü hâkim savcı adayı oldu, çok ciddi de puanlar aldılar. Yani kimi referans göstereceksin? Şimdi, referansla hâkim olan bir kişi adalet dağıtmaz; bağımsız da olmaz, tarafsız da olmaz, iddia ediyorum. Referansla eğer hâkim oluyorsa, referansla savcı oluyorsa adalet dağıtamaz, tarafsız olamaz arkadaşlar, kendimizi kandırmayalım. Bunun için mutlaka, gerçi biraz önce arkadaşımız da söyledi, yani bu mülakat sisteminin mutlaka değiştirilmesi lazım. Ha, mülakat tabii ki olacak ama onu çok objektif kurallara göre ayarlamamız lazım. Yoksa öyle bağımsız, tarafsız hâkim bulamayız.

Yine, mesleğe başladıktan sonra o "hâkimlik teminatı" dediğimiz yani coğrafi olarak tayinini, terfisini, disiplinini tarafsız yapamıyorsanız yine o hâkimler, o savcılar adalet dağıtmaz, adalete katkısı da olmaz. Bakın, bugün verdiği karar için yarın eğer tayini çıkarılıyorsa, bir yerde bu korkuyla yaşıyorsa, karar verirken acaba bu karar beğenilmezse bana nasıl bir yaptırım uygulanır korkusuyla karar veren hâkim adalet dağıtmaz. Arkadaşlar, gerçek şudur ki şu anda hâkimlerin, savcıların yüzde 80'i bu korkuyla yaşıyor. E nasıl o zaman tarafsız kılacağız, nasıl bağımsız kılacağız? Ne kadar değiştirirsek değiştirelim... Biliyorsunuz Sayın Başkan, 2009 yılında yine aynı şekilde yargı reformu paketi hazırlandı, biraz da Avrupa Birliğinin isteği üzerine hazırlanmıştı, 2011'de yasa çıkardık, hatta 2 sefer yasa çıkardık. 2013'te yasa çıkardık. 2012'de yasa çıkardık. 4 tane yasa, hepsini de açın bakın yargıyı bağımsız ve tarafsız kılmak için yaptık. Ne elde ettik? Hiçbir şey, edemeyiz. Bu teklif de bu şekliyle geçerse bir yıl sonra, iki yıl sonra tekrar yargı reformu hazırlarız.

Gelin, gerçekten biz bugün ülkemizde güven verecek tam bağımsız ve tarafsız bir mahkeme oluşturalım. Bunun mücadelesini verelim. Diğerlerinde hepimiz mutlaka anlaşacağız ama bütün iktidarlar anlamında söylüyorum, yargıya çok sıcak bakmazlar. Yani bizim istediğimiz olsun isterler ama o sizin istediğiniz oldu mu, adalet olmuyor. Onu sağlamanın yolunu arayalım. O nedenle yapılacaklar çok zor değil aslında.

Sayın Başkan, yıllarca siz de yaptınız yani o dönemlerde yüzde 70'di yargıya güven, ben açıkçası çok üzülüyordum yani "Niye bu düşük?" falan deniyordu. İşte 12 Eylül darbesinden sonra düştüğü ileri sürülüyordu ama şimdi yüzde 20'ler civarında. Yani yargıya böyle bir güvenle bir ülkede adalet dağıtılır mı? Yani bu güvensizliğin nedenlerini eğer tespit edemezsek, bunları çözemezsek sadece -arkadaşlarım sıkça dile getirdi- pasaportla ya da o klasik her zaman yapılabilecek değişikliklerle biz yargıyı bağımsız ve tarafsız falan kılamayız. Eğer yargıyı bağımsız ve tarafsız kılabiliyorsak o zaman Türkiye'de biz adaleti de gerçekleştiririz, yargıya güveni de gerçekleştiririz, hak ve özgürlükleri de genişletiriz.

Teşekkür ederim Sayın Başkanım.