| Komisyon Adı | : | (10 / 242, 349, 392, 394, 397, 401) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Prof. Dr. Saime Seyhun Topbaş'ın,, özel gereksinimli bireylerde dil ve konuşma terapileri uygulamaları, dil ve konuşma terapistlerinin istihdamının sağlanmasının zorunlu olduğu alanlar hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 02 .10.2019 |
ÇETİN ARIK (Kayseri) - Ben de teşekkür ediyorum bu değerli sunumunuz için, gerçekten güzel bir sunumdu.
Dünyada yüzde 50'ye yakın çocuğumuzun dil ve konuşma terpistine ihtiyacı olduğunu söylediniz ve Türkiye'de de 650 dil ve konuşma terapisti mezunu olduğunu söylediniz. Demek ki çok yetersiz. Yani biz bu meseleye kör gözle bakmışız. Yani milletin parasını milletin ihtiyaçları doğrultusunda harcamamız gerekiyor. Sorum şu: Üniversiteler ya da öğretim üyeleri dil ve konuşma terapi hizmeti verme konusunda sayı olarak yeterli mi?
PROF. DR. SAİME SEYHUN TOPBAŞ - Değil henüz.
ÇETİN ARIK (Kayseri) - Değil. Ya da yetişen terapistler bu konuda ne kadar yetkinler? Gerçekten bu sayı çok az ama sayının azlığı kadar yetkinliklerinin tam olduğunu söyleyebiliyor musunuz?
Bir de eğitim konusunda ciddi bir planlamanın yapılması gerektiği burada çok açık yani bir tarafta atama bekleyen 400-500 bin öğretmen, diğer tarafta ise sayının 650'ler civarında kalan dil ve konuşma terapistinin olduğunu ve Millî Eğitim Bakanlığında da bu konuda herhangi bir çalışma yapıp sundunuz mu?
PROF. DR. SAİME SEYHUN TOPBAŞ - Sunmak üzereyiz. Aslında çok yazı yaztık ama cevap bile gelmediğini biliyorum yazılarımıza. Ben dernek başkanıyım aynı zamanda, meslek derneği başkanıyım. Şöyle söylemek istiyorum: Doğrudur ama şu andaki 12 tane açılan diyelim ki dil ve konuşma terapisi bölümünde çok yeterli diyemesem de en azından oralarda bir dil ve konuşma terapisti olan birkaç öğretim üyesi var. Bundan sonra açılacakları yavaş yavaş açıyor, açacağını umuyorum YÖK'ün de. Ama şu anda doktorasını bitirmekte olan yaklaşık 60'a yakın doktora düzeyinde dil ve konuşma terapisti var. Yani hepsi ya 3'üncü sınıfta ya 2'nci sınıfta ya 4'üncü sınıfta tez aşamasında. Bunların her birini, YÖK'e bütün bunları gönderdim. O raporları sizin komisyona ulaştırmasında Cumhurbaşkanlığımıza da ulaştırmıştık yani hazırlamış olduğun raporlarda. O tespitlerimizde bu mezunların da bu üniversitelerde görev alacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla yetkin terapistler olabilecekleri konusunda temennimiz tabii. Birkaç üniversitenin çok iyi olduğunu söyleyebilirim şu anda donanımlı üniversiteler oldukları için. Yeni açılacakların da yakında o yetkinlik düzeyine erişeceklerini umuyorum çünkü YÖK de bazı yaptırımlar getiriyor, asgari koşullar getiriyor. Örneğin işte asgari koşulların içerisinde fiziki koşulları da öne sürüyor. O da temennimiz. Yani YÖK'ün de kendi başına değil, belki bizlerle birlikte çalışması gerektiğini de bilmesi... Yani. Diye düşünüyorum.