NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Yine, ifade ettiğim gibi, Bursa-Yenişehir Hattı Projesi'yle alakalı bir öneri.

Burada şimdi şunu söylemek lazım: Genel olarak da bu proje ihalelerine çıkıldığında belli bir projeyle ihaleye çıkıyorsunuz. Bakın, neredeyse yarısından fazlasının üzerinde değişiklikler yapmışsınız. Yani, bu değişikliklerle çıkılacak ihale ile değişiklik yapılmadan önce çıkılacak ihale arasında ihaleye girenler açısından da bir fark oluşturabilir. Bir kere her şeyden önce bu bir haksız rekabeti getirir. Yani bunca üzerinde yapılan değişikliklerin, ihaleyi alana, bu şekilde, hemen kâğıt üzerinde yapılması hiçbir projede doğru değildir ve ciddi anlamda da değişiklikler var. Yarısından fazlası değişiklik konusunda.

Şimdi burada bahsedilen, yapılan değişiklikler... İşte, Valilik, bölge insanları vesaire... Bunlar hepsi vardı zaten. Yani, proje yapılırken, proje çalışmaları yapılırken Valilik de orada duruyordu, seralar da duruyordu, o yörenin insanları da orada duruyordu. Bunlarla da konuşulup zaten yapılması gereken bir projeydi. Şimdi siz burada en başında zaten işi DLH'ya atmışsınız. Yani projeyi DLH hazırladı, teşekkülümüze verdi. DLH'nın projesini bir çıkartın, görelim bakalım, bir de şimdiki projeyi bir görelim. Siz bu projenin adını zaten değiştirmiştiniz ama buraya koymuşsunuz. Şimdi, "Bandırma, Bursa, Ayazma, Osmaneli..." Şimdi öyle mi bu projenin adı? Yani ilk başlangıçta tamam da... Bursa-Bilecik Projesi bu, yani Bursa-Yenişehir-Bilecik. Daha doğrusu DLH'nın verdiği projeyi tamamen değiştirdiniz zaten. Yani "DLH bize verdi." Topu zaten en başında DLH'ya atıyorsunuz. Yani bunlar doğru bir şey değil. Üstelik sizin ifadelerinizle, geçmiş yıllardaki yaptığınız Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli Projesi 200 kilometrelik proje olduğu için, "Biz 250 kilometreye çıkardığımız için o proje tamamen değişti, dolayısıyla biz yeni bir projeyi yapıyoruz." diyen sizsiniz. Şimdi böyle bir eleştiri olunca, "E, biz DLH'dan aldık bu projeyi, bunun üzerine yapıyoruz." Yok, yanlış bunlar.

Yani, bir de burada şimdi bu dayanaklarınızı nereden ortaya koyduysanız? Mesela Gölbaşı... Allah Allah... "Bursa'nın yirmi yıllık içme suyunu karşılayacak." Ya Gölbaşı sulama suyuyla alakalı sulama göletidir ya! Ben doğma büyüme Bursalıyım. Yani ovada bir içme suyu projesi... Doğanca Barajı var, Nilüfer Barajı var dağ tarafında. Gölbaşı'ndan 1 litre su içme suyu karşılamaz, 1 litre. Tamamen sulama suyudur. Ovanın şeyi... Zaten orada giderken -Bursa'ya gidenleriniz bilirler- İnegöl'den indikten sonra, rampalardan inerken sağda kalan küçük bir gölettir orası. Yani o tamamen kanalların olduğu, vesaireleri besleyen sulama göletidir orası. Yani Bursa'nın yirmi yıllık efendim, hiçbir sulama suyu planlaması falan... Allah Allah ya! Ben de şaşırdım yani şimdi. Bu bilgiyi size kim verdi?

Artı, şöyle söyleyeyim çevre yoluyla alakalı: Çevre yoluna paralel yapılması mantığı doğrudur. Şimdi diyorsunuz ki: "Önce güneyindeydi, efendim, kuzeyine aldık." İyi bir şey. Halbuki güneyi dağlık Gölbaşı'nın. Yani, çevre yolunun geçtiği yer, Gölbaşı'nın güney tarafı dağlık ve kayalık bir yerdir. Yani hiç alakası yok. Tarımla, şununla bununla hiçbir alakası yok. Çok daha ucuza geçerdiniz. Güneyden vazgeçip kuzeye geçilmesi. Şimdi bütün bu yapılan değişikliklerin hepsine bir gerekçe koymuşsunuz ama yani, inanın, ben oraları bilen bir insan olarak bu gerekçelerin de doğru olmadığını buradan görüyorum. Yani bunların gerçek gerekçeleri neyse devlet ciddiyetine uygun bir şekilde buraya konması lazım bunların. Bak hâlâ Bursa-Bandırma-Ayazma... Yapmayın. Yani bu proje, sizin ifadenizle, "200 kilometrelik proje olduğu için iptal edildi, yerine 250 kilometrelik Bursa-Yenişehir-Bilecik projesini ikame ettik." dediniz. Yani, şimdi, o zaman dediğiniz yanlışsa "O zaman dediğim yanlış." deyin madem. Yani şu gerekçelerin, bakın, kim soruşturmaya gerek görmedi bilmiyorum ama Allah aşkına... Yani bu kadar yanlışın olduğu bir yeri...

Bir de, ifade ettiğim gibi, yani bir ihaleye çıkıyorsunuz bir projeyle, teklifler geliyor, tamam, fiyat ucuz olabilir, şu olabilir... Belki en son hâliyle, bunca yapılan değişikliklerle, belki bu ek ilave ödenenlerden daha düşük gelecekti. Yani burada bir haksız rekabet var, yapılan yanlışlar var, yani güzergâh yanlışları var vesaire... Yani Allah aşkına... Yani şu Bursa'ya yapılan kötülükleri bir Bursalı olarak ben hazmedemiyorum.

Yani Bursa, dediğim gibi, bu memleketin en büyük 3 tane ilinin tam ortasında havaalanı çalışmıyor. Yani, demir yolu yok efendim, kara yolundan...

Şimdi, Bursa, dediğim gibi, merkezî bütçeye en yüksek katkı sağlayanlardan bir tanesi. Son on yılda 70 katrilyon lira eski parayla, 70 milyar lira biz bütçeye para göndermişiz. Ben yine Kalkınma Bakanına sordum, son beş yılda Bursa'ya gelen yatırımların toplamı 4 milyar lira ya! Ayıptır yani!

Ben şimdi bunu da söylüyorum: Bu projeye bu sene bütçeden ayrılan para ne kadar? Yani bu bahsettiğimiz projeye ayrılan para ne kadar?

İkincisi: Bana gerçek bir şey söyleyin. Binali Bey Ulaştırma Bakanıyken de geçen dönem, "2010'da, 2014'te bitireceğiz, kazmayı vuruyoruz..." Sesi kısılmıştı hatta -hatırlayanlarınız vardır- o konuşmayı yaparken. Çok ateşli bir konuşma yapmıştı Sayın Bakan. Sene 2015. Yani, hemen hemen sıfırdan devam ediyoruz. Bu Bursa projesinin hedeflediğiniz zamanını bana bir söyleyin, Hüseyin kardeşim gibi ben de Bursa'ya müjde vereyim. Yani ne zaman olacaksa... Veya biz görebilir miyiz? Ben 54 yaşındayım, ömrüm vefa edecek mi, etmeyecek mi?

Sayın Genel Müdür, bir de: Ben her şeye rağmen aktarmalı seferlerinize de biniyorum, biliyorsun. Yani ben Bursa'ya bir an önce hızlı trenin gelmesini en çok arzu edenlerden bir tanesiyim. Bursa'nın insanı da bunu hak ediyor diye düşünüyorum.

Ben sorularıma da bir cevap alırsam...

Teşekkür ederim.