KOMİSYON KONUŞMASI

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, bu maddeyle getirilmek istenen teklifte şu var: Temyiz yasağına karşı getirilen bir teklif. Tabii, buna şöyle bir baktığınız zaman, üç sene önce getirilen bir kısıtlamaydı bu, temyiz yasağını getiren bu kanun maddesi, bu istinaf yolu, Bölge Adliye Mahkemeleri Kanunu ve istinaf yoluna müracaat yolu üç yıl önce uygulamaya geçildi. Üç sene sonra çok ciddi şekilde hak ihlalleri meydana geldi ki çok ciddi şekilde bir mağduriyet oluştu ki buna karşı getirilen temyiz yasağına karşı yeniden bir temyiz yolunu açmış bulunuyoruz. Fakat bu temyiz yolunu açarken de bir şeyi daha göz önünde bulundurmamız gerekiyor: Şimdi, istinaf mahkemelerinin yargılama usulüne baktığınız zaman, aynı zamanda ikili bir anlayış var, sistem var: Bir tanesi, temyiz makamı yerine geçip kesin hüküm vermekle görevli; bir diğerinde ise sadece dosyayı inceleyip, onama veya bozma yönünde bir karar verip daha sonra Yargıtayın incelemesinden geçirmek üzere verdiği bir karar var. Dolayısıyla istinaf mahkemelerine, kanuna şöyle bir baktığınız zaman, orada da ikili bir sistem var, ikili sistem arasında da gerçek anlamda bir çelişki söz konusu. Şimdi, tabii, biz örneklerle bunları maalesef yaşıyoruz. Örneklerle yaşadığımız husus da şudur: Bu istinaf mahkemesi kanunu, âdeta siyasi bazı iradelere karşı bir Demokles'in kılıcı olarak başımızda sallanıyor daha doğrusu; bize karşı, birçok kişiye karşı kullanılıyordu. Nasıl kullanılıyordu? Beş yıl ve altındaki suçlar bakımından kendi önünde olan dosyalarda çok ciddi bir araştırma ve incelemeye gitmeden, ciddi şekilde, gerçekten de baskı altında kalarak, gerçekten de adli yargılama ilkesine uymadan bir onama yoluna gidildiğini de çok net bir şekilde gördük. Ne şekilde gördük? Gerçekten de buna örnek vermekten de yorulmayacağız, Demirtaş dosyasında olduğu gibi, çok kısa bir sürede bu dosya huzura geldi ve onandı, ondan sonra mahkûmiyet söz konusu. Sadece o mu? Hayır, başka birçok yerde de bu mevcut. Dolayısıyla biz istinaf yolunun sorunlu olduğunu düşünüyoruz kime karşı uygulanırsa uygulansın. Bu temyiz yasağının hukuk önünde Anayasa ilkesi olan eşitlik ilkesine aykırı olduğunu düşünüyoruz çünkü bir yerde siz kişinin mahkûmiyetine gidiyorsunuz, bu mahkûmiyetin sonuçları çok ağır; bir kısım suçları dışında tutuyorsunuz, bir kısım suçlara ise temyiz yolunu açıyorsunuz. Dolayısıyla bütün suçlar bakımından kişinin hak ve hürriyetlerini ilgilendiren, kişi hürriyetini ilgilendiren, kişi hakkını doğrudan doğruya ilgilendiren bütün suçlar bakımından, eşitlik ilkesi babında baktığınız zaman hepsine istinafsız bir şekilde temyiz yolunun açılması gerekiyor, hiçbirinin temyiz yasağına takılmaması gerekiyor. Bu nedenle biz kural olarak bütün suçların, ceza muhakemesi sisteminden geçen bütün suçların temyize tabi tutulması gerektiğini düşünüyoruz ama ek olarak da -biz önergede de bunu belirttik ve sunduk- 3713 sayılı Yasa'dan kaynaklı bütün suçlar bakımından da temyiz yasağının kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz.

Teşekkür ediyorum.