| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Dijital Hizmet Vergisi Kanunu İle Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/2312) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 31 .10.2019 |
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Evet, teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben önce bir genel belirleme yapmak istiyorum, sonra doğrudan bu yasanın ilk maddelerine gireceğim.
Şimdi, yeni sistem veya "Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi" kavramı Genel Kurulda da sıkça telaffuz ediliyor. Burada şu konuda mutabık kalmamız gerekir: Anayasa yürürlükte mi ve bunun üstün hükümlerine saygı gösterecek miyiz, göstermeyecek miyiz?
Şimdi, öyle deniyor ki "Yeni sistem, buna alışın." Sanki 1'inci maddede "Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir." yerine "Türkiye devleti bir monarşidir.", 2'nci maddede "Cumhuriyet nitelikleri"nde "...demokratik, laik, sosyal bir hukuk Devletidir." yerine "Monark, şu tercihlerde bulunursa, bulunduğu tercihlere göre yönetim yapar." biçimde bir değişiklik yapılmış gibi.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Ne alakası var? Bu konuyla ne alakası var?
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Şimdi, burada bu konuda mutabık kalmak lazım çünkü 16 Nisan 2017'de yapılan oylama...
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Ya, maddeleri görüşüyoruz.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Hocam, bu cümle size hiç yakışmadı. Hepimiz size saygı gösteriyoruz.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Ben hepinizi dinledim.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Yakışmıyor.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, ben mi konuşuyorum yoksa başkaları mı konuşuyor?
BAŞKAN - Siz konuşmanıza devam edin.
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Doğru bir cümle değil. Doğru cümle söyleyin, biz tartışmayalım.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Evet, çünkü...
BAŞKAN - Ama üyelerin de konuşmanızla ilgili şeylerine ben engel olamam.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Şöyle: "Yeni sisteme..."
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Madde üzerinde konuşun.
BAŞKAN - Ancak tabii, sizin konuşmanızı dinleyeceğiz, ondan sonra...
EKREM ÇELEBİ (Ağrı) - Hoca olarak size saygımız var ama cümleleriniz doğru değil.
BAŞKAN - Arkadaşlar, ondan sonra itirazı olan varsa söz veririm.
Buyurun, devam edin.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Şimdi, "Yeni sisteme..."
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Onlara söyleyin, niye bu tarafa söylüyorsunuz ya?
BAŞKAN - Oraya söyledim zaten.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bize söylediniz.
BAŞKAN - Hayır efendim, ne münasebet? Son dakika kafamı oraya çeviriyorum.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - "Yeni sisteme ayak uydurun." deniyor. Ben de Anayasa'nın üstün hükümlerini hatırlatıyorum. Anayasa'nın üstün hükümleri yürürlüktedir ve madde 11'e göre Anayasa hükümleri yasama, yürütme ve yargı organlarını bağlayan temel hukuk kurallarıdır; dolayısıyla, bizim hazırlayacağımız yasalar anayasal çerçevede hazırlanmalıdır. Bu açıdan, bu yasanın burada bir buçuk saattir tartışılmakta olan hükümlerinin Anayasa'nın ilgili maddelerine uygun olup olmadığını değerlendirmek bizim hakkımız değil yükümlülüğümüzdür çünkü bizi Anayasa buna bağlıyor. Bazı vekiller, hatipler "Yeni sisteme alışın." biçiminde bir beyanda bulundukları için ben de Anayasa hukuku uzmanı olarak "Biz Anayasa'nın üstün hükümleriyle bağlıyız." deme gereği duydum, bunun hiç yadırganacak bir tarafı yok; tam tersine, bizi burada birleştiren tek metin Anayasa'mızdır, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'dır ve bu, yürürlüktedir; bunun hükümlerini ölçüt almak hepimiz için bir ödevdir.
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul) - Biz konuyu Anayasa 73'üncü maddedeki amir hükme göre söyledik.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Evet, geliyorum oraya.
Şimdi...
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul) - Cumhurbaşkanına verilen yetkiye göre söyledik.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Tabii ki.
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul) - Anayasa 73'e bakın, Cumhurbaşkanına ne yetki veriyor?
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - 73'e baktım. Şimdi söyleyeceğim zaten.
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul) - Tamam, onun için söyledik.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Şimdi söyleyeceğim ama madde 73'ün Cumhurbaşkanına tanıdığı yetki, yasa yoluyla Cumhurbaşkanına tanıyacağımız yetki madde 13'e aykırı olamaz.
VEDAT DEMİRÖZ (İstanbul) - Değil ki.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Madde 13 "ölçülülük" ilkesini koyuyor. Siz bir anda "Yüzde 100, yüzde 200 artırır." dediğiniz zaman, kime tanırsanız tanıyın, Meclise de tanısanız o yetki madde 13'e aykırılık teşkil eder. Tabii ki sadece madde 13 açısından değil; dediğiniz gibi, 73'e geleceğim ama özellikle burada tartışılan bu 4'üncü maddede öngörülen muafiyet ve istisnalar 20 milyon TL, 750 milyon avro ölçüt alınarak Anayasa'nın 48'inci maddesi ve Anayasa'nın 10'uncu maddesi açısından bana sorunlu geliyor. Şöyle ki: Tabii ki bu konuda diğer hatiplerin belirttiği gibi bilgi eksikliği var ve belki bu konularda bizleri aydınlatacaksınız, "Hayır, 48'inci maddeye aykırı değildir." ya da "10'uncu maddeyle ilişkisi bulunmamaktadır." biçiminde açıklama yapacaksınız. Şöyle ki: 48'inci madde, bilindiği gibi, piyasa rejimini ve çalışma özgürlüğünü öngörmektedir. Şimdi, bu muafiyetler ve istisnalar bakımından bu ölçüt 20 milyonun üzerinde kalan, 20 milyonun altında olan hizmet sunucuları ve alıcıları bakımından ne gibi avantajlar ve yükümlülükler doğurmaktadır? Çünkü hizmet alıcısı bakımından eğer ben hizmet alıcısı isem cirosu 20 milyonun altında olan şirketi mi tercih ederim yoksa vergi mükellefini mi tercih ederim? Vergi mükellefi yani hizmet sunucusu, hizmet alıcısına bunu nasıl yansıtacak? O zaman, böyle bir ayrım, rekabet hukuku açısından ne ifade eder? Ve hâliyle Anayasa'nın çalışma özgürlüğünü düzenleyen 48'inci maddesi açısından bu açıklanmaya muhtaç. Bu itibarla, 48'inci maddenin öngördüğü çalışma özgürlüğüne ilişkin sınırlama ölçütlerine giriyor mu girmiyor mu, bu bakımdan ciddi bir biçimde sorunludur. "Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi" deyimini kullanmak açısından, bu deyimi sürekli kullanan vekilleri de rahatlatmak açısından burada...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Kaboğlu, toparlar mısınız.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - ...hiç ilgisi yok, tamamen Anayasa madde 48'in güvence altına aldığı piyasa ekonomisi ve çalışma özgürlüğü açısından biz bu özgürlüğü sınırlarken Anayasa'nın 13'üncü maddesinin belirlediği ölçütleri dikkate almak durumundayız. Şimdi, bu itibarla, 20 milyon ölçütünün Anayasa'nın 10'uncu maddesi açısından da 20 milyonu aşan ve aşmayan, vergi mükellefi olan ve olmayan hem hizmet sunucuları açısından hem hizmet alıcıları açısından Anayasa'nın 10'uncu maddesinde yer alan eşitlik ilkesi açısından da değerlendirilmesi gerekir.
Biraz önce Sayın Başkan, belirttiğiniz üzere, 73'üncü madde böyle bir esneklik tanıyor özellikle indirim konusunda fakat 73'üncü maddenin Cumhurbaşkanına tanıdığı yetki, Anayasa'nın 13'üncü maddesinden ayrı olarak değerlendirilemez çünkü yasayla yapılacak düzenlemeler bile 13'üncü maddenin öngördüğü özellikte ölçülülük ilkesine tabi olmak durumundadır.
BAŞKAN - Sayın Kaboğlu, lütfen tamamlayınız.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Son söz, Sayın Başkan...
Evet, benim sözümü kesiyorsunuz, bitirmem için çok gayret gösteriyorsunuz ama yani sonuç olarak ben bir sohbette bulunmuyorum.
Ve özellikle madde 7'nin öngördüğü kapatma konusu, Anayasa madde 48'e aykırı; özel sektörde bir şirketin yargı kararı olmaksızın -bir aylık süre- bir idari birim tarafından kapatılması, Anayasa madde 48 açısından ve hâliyle madde 13 açısından ciddi bir sorundur.
Şimdilik bu kadar.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Kaboğlu, ben sözünüzü kesmiyorum. İlk defa Komisyonumuza gelmiyorsunuz, Komisyonumuzun kurallarını da biliyorsunuz. O noktada sizin de o kurallara daha fazla riayet etmenizi rica ederim.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Şöyle yapalım Sayın Başkan: Bana konuşmamın süresini bildirin o zaman.
BAŞKAN - O zaman, baştan söyleyelim size.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Baştan söyleyin.
BAŞKAN - Şöyle: Komisyon üyesi olmayan milletvekillerimizin konuşma süreleri beş dakikadır.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - On dakika olarak biliyordum ben.
BAŞKAN - Hayır, değildir. Ben size toplam, yaklaşık dokuz buçuk dakika söz verdim.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.