DURMUŞ YILMAZ (Ankara) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

Yeni kurulan bu kamu kuruluşunun ülkemize hayırlı olmasını ve iyi hizmetler vermesini temenni ediyorum.

Tabii, kurulma aşamasında bazı belirsizlikler olabilir, bunu arkadaşımız gündeme getirdi. Atamalar nasıl olacak ve kimin tarafından yapılacak ve dolayısıyla bu düzenleyici ve denetleyici kurum ne kadar bağımsız olacak? Tabii, bunları zaman içerisinde göreceğiz.

Ülkemizin şu anda karşı karşıya olduğu en önemli sorunlardan bir tanesi bildiğiniz gibi tasarruf oranlarının düşük olması. Dolayısıyla sigortacılık sektörünün gelişmesi bu tasarruf açığının kapatılmasında önemli bir rol oynayacak. Bu rolü oynarken, tabii, tasarrufçunun hakkının titizlikle korunması gerekiyor. Yani geçmişe baktığımızda Türkiye'de tasarrufla ilgili olarak kamu tarafından birtakım düzenlemeler yapıldı, 1960 ihtilalinden sonra tasarruf bonosunun satılması, daha sonra konut edindirme yardımı vesaire arkasından da şu anda BES gibi bir sistem uygulamaya konuldu. Şu anda geldiğimiz nokta itibarıyla İşsizlik Fonu'nun bakiyesinin tutarı 130 küsur milyar TL; BES, 108 milyar TL. Dolayısıyla bunlar şu anda Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu tasarruf oranlarını karşılamaya yetmiyor. Ayrıca tabii bunların kullanımı da çok farklı.

Umarım bu bağımsız kurum bu yatırımcının hakkını korur. Son birkaç yıl içerisinde, özellikle son yıllarda özellikle BES'le ilgili olarak bankaların yeniden sermayelendirilmesiyle ilgili olarak diğer iki dediğimiz sermaye benzeri tahvil satışları çerçevesinde baktığımızda, İşsizlik Fonu'na kamu bankaları için yapılan yeniden sermayelendirme de piyasanın çok altında bir faiz oranıyla sermayelendirildi ve dolayısıyla kamu bankalarına bir kıyak çekildi ama öbür taraftan da çalışanlardan alınan ve onların işsiz kaldığında alacakları getirileri bir miktar azalttı. Yani piyasanın 5 puan, 6 puan altında faiz oranlarıyla buralara özel tertip tahvil ihraç edildi.

Aynı şekilde, özel BES'le ilgili olarak bankaların bu fonlara ihraç ettikleri sermaye benzeri tahvillerde de aynı şey yaşandı. Burada teknik olarak "swap" oranlarının orta noktasındaki faiz oranlarının, getiri oranlarının alınması lazım fakat bunların çok altında bir faiz oranıyla buralardan sermaye benzeri tahvil ihracı yapıldı ve dolayısıyla da bankaların sermayesi güçlendirildi. Biz bu bankaların şu anda kim olduğunu bilmiyoruz ama İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında bununla ilgili olarak genel olarak birtakım kotasyonlar verildi.

Dolayısıyla söylemek istediğim şey şu: Hayırlı olsun, inşallah görevini bihakkın yapar ve dolayısıyla da küçük yatırımcının hakkını bihakkın korur diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.