HÜLYA NERGİS (Kayseri) - Ben de bugünkü toplantıyı çok önemsiyorum. Bu konuda kadına yönelik, kadının ve erkeğin arasındaki farkların giderilmesi ve kadının sosyal hayatta güçlendirilmesi, iş hayatında güçlendirilmesi, eğitim noktasında aynı düzeye gelmesiyle alakalı aslında, yapılan çok şey var. Ben belki de atlamış olabilirim, bu hususta soru sormak istiyorum: Özellikle, belediyelerin bu hususta neler yaptığı. Çünkü belediyeler bence çok önemli kurumlarımız. Yerelde, özellikle kırsal kesimde kadının desteklenmesi, kadın kooperatiflerinin kurulmasıyla alakalı, nitekim kadın sığınmaevlerinin sayılarının artırılmasıyla alakalı da bir sorumlulukları var, malum, biliyorsunuz. Bütçeden belediyenin geçmemiş olmasından, işin açığı, bu konuda bütçelerle alakalı da hiçbir bilgimiz yok. Belki biz bu hususta herhangi bir şey görmedik ama önümüzdeki süreçte tabii, kurumlara, özellikle de belediyelere bu konuda ciddi sorumluluklar düştüğünün altını çizmek istedim.

"Toplumsal cinsiyet eşitliği" kavramıyla alakalı da bir iki şey söylemek istiyorum. Ben kadın ve erkeğin çatıştırıldığı ve birbirlerini ötekileştiren bir dilin kullanılmasını çok sakıncalı ve yanlış buluyorum. Nitekim, az önce ifade edildi, dünyada 13 ülkede sadece toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme var. Aslında, iktidara geldiğimizden beri bu konuda istikrarlı ve her gün artarak devam eden ciddi çalışmalar var. Nitekim bu hususlar görülmeksizin sadece bir kavram üzerinden bu kadar konuşma yapılmasını haksız buluyorum.

Teşekkür ediyorum.