| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278 ) ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ve Sayıştay tezkereleri a)Ticaret Bakanlığı b)Ekonomi Bakanlığı c)Rekabet Kurumu ç)Helal Akreditasyon Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 08 .11.2019 |
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan, değerli bürokratlar, değerli üyeler; evet, Ticaret Bakanlığı gerçekten geniş kapsamlı, bütün hatiplerin de söylediği gibi. Burada benim de dikkat çekmek istediğim husus -geçen konuşmamda da söyledim- Sayın Bakan özellikle yeni ekonomi politikalarında ihracat temelli bir büyüme önceleniyor. Geçen de söyledim ben ama burada da ihracattaki yapısal değişim noktasında bir farklılık yani yapısal bir değişimden kaynaklı bir büyüme var, siz de "Yüzde 2,9'luk büyümeye katkı." dediniz ama dış ticaret hadleri var. Bunu Cumhurbaşkanı Yardımcısına da iletmiştik, gerçekten burada ticaretin ithalat ve ihracat yapısına baktığımız zaman orta ve düşük teknoloji yoğun ürün grubundan çıkamadık. Doğal olarak da bu yapısal değişimi sağlamadan... Ki bunu veriler de söylüyor, Cumhurbaşkanlığı programında ihracatta bir büyüme var ama sanayi büyümesinde bir farklılık yok, bunu dikkatinize sunuyorum. Ama Sayın Bakan hiçbir veride dış ticaret hadleri verisini hiçbir kurum kullanmamış yani hiçbir istatistikte ne Cumhurbaşkanlığı programında ne de genel bütçe sunuşunda kullanmamış. Bu konuda biraz daha detaylı bilgi verebilir misiniz? Çünkü o bir teknoloji açığında olduğumuzu gösteriyor. Bu dönemki vurgu bütçelerde dış ekonomik belirsizlikler, küresel faktörler. Sizin Bakanlığınızı bu çok ilgilendiriyor ancak sizin Bakanlığınızı ilgilendiren ve özellikle sizin üzerinde durmanız gereken konular: İç ekonomik kırılganlıklar, belirsizlikler, işte dış politikadaki belirsizlikler, ikili ticari ilişkiler, ikili ekonomik ilişkiler -birazdan bahsedeceğim- Avrupa Birliğiyle olan çıkmaz ki en büyük ticaret ortağımız. Bunlara özellikle yatırım ortamının iyileştirilmesi noktasında, evrensel kabul görmüş noktalarda geriye gidiş, hukuk, adalet, demokrasi, bağımsız kurumların işleyişi görüntüsünden baktığımız zaman, salt niceliksel, sayısal bir artışın hiçbir etki yaratmayacağını belirtmek istiyorum.
Avrupa Konseyinin 2019 Türkiye raporu var, muhtemelen detaylı olarak bakılmıştır. Burada gümrük birliğiyle ilgili önemli ciddi sorunlardan bahsediyor. Gümrük birliği kapsamındaki yükümlülüklerin dikkate alınmayarak kamu alımları, yatırımlar, zorunlu yerleştirme planları ve AB dışı ülkelerden yapılan ithalata uygulanan ilave gümrük vergileriyle ilgili ticari engeller uygulandığını söylüyor. Nedir bunlar? Kime, hangi ülkelere uygulanıyor bu? Önemli bir tespit yapıyor "İşleyen bir piyasa ekonomisinin varlığına ilişkin endişeler..." Bu uluslararası ticaret ve yatırımlarda önemli bir veridir ve burada "ciddi endişe" diyor, bu kavramı kullanmıştır.
"Dış finansman koşullarında ciddi bozulmalar var, kırılganlıklar var." diyor.
"Fiyat oluşumlarına müdahale, döviz kullanımına getirilen kısıtlamalar Piyasaların işleyişini olumsuz etkiliyor diyor yine, rapordan bahsediyorum size ve ticaret ortamını da bozduğunu söylüyor.
Personelin bağımsızlığından yani bürokratik noktadaki kurumsal bağımsızlıktan bahsediyor. Temel ekonomik kurumların bağımsızlığıyla ilgili de yine endişeleri de eklemiş buluyor.
Denge denetleme mekanizmasının zayıfladığı ve maalesef yeni sistemin de getirdiği birtakım sorunları da rapora eklemiş.
Hukukun üstünlüğü konusuna vurgu yapmış yani ticaret ve yatırım ortamının iyileşmesi noktasında. Bunları yine dikkatinize sunmak istiyorum.
Gümrük birliğiyle ilgili tespitler var. Gümrük birliğinin güncellenmesi konusu uzun süredir gündemde. Avrupa Birliği Uyum Komisyonu olarak değerli bürokratlarımız da bize bu konuda bilgiler vermişti, görüşmüştük ama geldiğimiz sürece baktığımız zaman, Sayın Bakan, gerçekten bu yeni Komisyonla görüşmeler yapacağımızı söylediniz. Komisyonun aslında 2016'da bir tavsiye kararı vardı Konseye. Konsey oy birliğiyle karar verecek, bu ciddi bir durum ama bizim Avrupa Birliğiyle genel siyaseten ilişkilerimiz giderek kötüye gidiyor.
Sizin sunumunuzda dikkat çeken bir terim var "ticaret diplomasisi" bu gerçekten değerli bir şey ama bizim dış politikada genel diplomasimiz gerçekten Avrupa Birliğiyle dahi, resmî aday olduğumuz yapıyla dahi giderek kötüleşiyor ve kopma noktasına geldi. Biliyorsunuz, geçen yıl mart ayında üyelik müzakerelerimiz durduruldu ve Gümrük Birliğinde bir ilerleme kaydedilemeyeceği vurgulandı.
Diplomasiden bahsettiniz, biz daha yanı başımızdaki Avrupa Birliğine almış olduğumuz kararları dahi anlatamadık. Avrupa Birliğinin 22 Ekimde -yeni kurumsal yapısından bahsediyorum Sayın Bakan- Türkiye'ye yaptırım kararı -kınama, tasvip etmediğimiz, kabul etmediğimiz, kesinlikle kabul etmediğimiz- Türkiye'nin Avrupa iç pazarına erişiminin engellenmesi ve gümrük birliğinin askıya alınması ve yaptırımlar... Biz güncelleme derken karşı taraf bize yaptırım... Yani biz ticaret diplomasisi noktasında bunu o kurumsal yapıya ya da o ticaret komitesine... Avrupa Birliği ve gümrük birliğiyle ortak bir komitemiz var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Özdemir, lütfen tamamlar mısınız.
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - İzninize sığınarak...
Avrupa Birliğiyle işleyen kurumlarımız var yani her iki tarafın temsil edildiği masalar var. Orada dahi bu kurumlara anlatılamadı mı bunlar ki böyle ağır yaptırımlarla karşı karşıya kaldık.
Brexit konusu önemli. Bu hafta içi de bir sunuş olacak bizim Komisyonumuza. Bu konuda sürekli sorduğumuz soru, cevap Sayın Bakan, "Bir çalışma grubu var, ticari olmayan konularda çalışıyor." Ne çalışılıyor? Ne aşamadayız biz? Gerçekten, hangi konu başlıklarında bizim İngiltere'yle ticaret ilişkilerimiz hangi noktaya taşınacak? Sanırım Brexit kaosu da kısa zamanda çözülecek gibi. Biz ne noktaya getirdik, bunu sormak istiyorum.
Rekabet Kurumuyla ilgili bir bilgi verecektim.
BAŞKAN - Buyurun.
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Rekabet Kurumunun çalışmaları tabii önemli. Bir güncellemeden bahsetmişsiniz. Burada Rekabet Kurumu Başkanı yok sanırım, kendisi yok ama şöyle söyleyeyim... Soru kısmında sorayım Rekabet Kurumuna.
Bir de Ticaret Bakanımıza şunu söyleyeyim: Sayıştay bulguları gerçekten şaşırtıcı, değerli hatipler de belirtti. Sürekli, mali tabloların izlenmesinde, muhasebeleştirilmesinde, tahakkuk ve ceza tutarlarının muhasebeleştirilmesi konusunda, gerçekten ilginç bir şekilde bu konuya vurgu yapılmış. Nedir bu sorun Sayın Bakan? Bu rakamların tespiti ya da kurallara uygun muhasebeleştirilmesi noktasında nasıl bir sorun var, bunu da sormak istiyorum.
Teşekkürler.