| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 21 .01.2015 |
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Çok teşekkür ederim.
Şimdi, arkadaşlar, Sahil Güvenlik Komutanlığıyla ilgili düzenlemeleri de bitirmek üzereyiz.
BAŞKAN - 30'uncu madde.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Yani 30'uncu madde. Sayın Başkan da izliyor.
BAŞKAN - Yok, yani yeni geldiniz...
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Yani tekrar geriye gitmemek bakımından diyor.
BAŞKAN - Evet.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Bu maddeyi de tamamlıyoruz.
Şimdi, aslında biz bu alanda söylememiz gereken çok şeyi söyledik ama üzülerek belirtmek lazım ki bizi dinlemiyorsunuz. Bakın, arkadaşlar, Sahil Güvenlik Komutanlığı Kuruluş Kanunu 2692, şimdi, "Kuruluş ve Bağlılık"a bakıyoruz, madde 2: "Bu Komutanlık, Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşu içerisinde olup, barışta görev ve hizmet yönünden İçişleri Bakanlığına bağlıdır.
a) Olağanüstü durumlarda Genelkurmay Başkanının isteği üzerine, bir kısmı ya da tümü ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı harekat komutasına veya emrine,
b) Savaş halinde tümü ile doğrudan doğruya Deniz Kuvvetleri Komutanlığı emrine,
Girer." Yani, şimdi, biz böyle bir kurumla ilgili düzenlemeyi yapıyoruz. Allah aşkına, yaptığımız düzenlemenin hangisi bu maddeyle uyuşuyor?
Şimdi, siz öyle düzenlemeler yapıyorsunuz ki -aynen jandarmada olduğu gibi- o kanun yani kuruluş kanunu kendi içeresinde çelişkiler taşıyor. Nesini tartışacağız bunun, nesini düzelteceğiz? Yani "Olağanüstü durumlarda Genelkurmay Başkanının isteği üzerine bir kısmı ya da tümüyle Deniz Kuvvetleri Komutanlığı harekât komutasına veya emrine girerken -bakın, burada İçişleri Bakanlığı yok, Genelkurmay Başkanı karar veriyor- savaş hâlinde tümüyle doğrudan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı emrine girerken..." Bu yapılan düzenlemelerin bununla uyuşur yanı var mı? Yok. Bu nedir? Ben yaptım, oldu meselesi, bu kadar yani. Onun için, biz boşuna tartışıyoruz aslında, mesai tüketiyoruz, arkadaşlarımız da tüketiyorlar ama böyle bir düzenleme olmaz, ya öyle ya öyle arkadaşlar. Yani şimdi, biz bu düzenlemeyi yaparız, ileride de deriz ki bu olmuyor, iki başlıdır, o zaman ne yapalım, tümüyle oradan alıp İçişleri Bakanlığına bağlayalım vesaire gibi bir düşünceniz varsa şimdiden yapın. Tümüyle değiştirin. Bu "kuruluş ve bağlılığı" da değiştirin. Niye değiştirmiyorsunuz madem öyledir? Aynen Cumhurbaşkanlığı meselesinde olduğu gibi. Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilmesiyle ilgili düzenleme yapılırken tüm ikazları dinlemediniz "Parlamenter sistemle uyumlu olmaz." diyenleri kale almadınız, şimdi de diyor ki "Halk tarafından seçildi, o zaman Anayasa'yı ona göre değiştirmek lazım, uydurmak lazım." falan. Biz kişilere mevzuatı uyduramayız ki kişiler mevzuata uyar.
O nedenle, değerli arkadaşlarım, bu düzenleme de yanlıştır, kıyafet de yanlıştır. Bakın, kuruluş ve bağlılıkta belirtiyor, diyor ki: "Deniz Kuvvetleri Komutanlığının bir parçasıdır, Silahlı Kuvvetlerin bir parçasıdır." Kıyafet de öyle olacaktır. Şimdi, bu kadar hafif şeylerle uğraşmanın bir anlamı yok. Jandarmanın kıyafeti şöyle olacak. Ne olacak? Başbakanlık önündeki polislerin kıyafetini değiştirdiniz, ne oldu, bir şey mi değişti? Eskiden, biliyorsunuz, polisler orada tören kıyafetiyle duruyorlardı ya, şimdi tören kıyafetini değiştirdiniz -alt mı beyaz üst mü beyaz, öyle bir şey, neyse- ne var yani değişti de ne oldu arkadaşlar? Hizmetlerde bir farklılık mı oldu?
O nedenle, bu maddeyi de yanlış görüyoruz, sıkıntılı görüyoruz. Tasarı tümüyle geri çekilmeli diyoruz ve bu şekilde de hepinize teşekkür ediyorum.
Sağ olun.