HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

(1/995) esas numaralı Tasarı'nın belki de ihtiyaçlara yönelik, reel anlamda sorunların çözümüne yönelik ve belki de en az itiraz edilecek hususları içeren bölümüne bu maddeyle başlamış oluyoruz.

Nüfus kayıtlarının önemini anlatmaya gerek yok. Nüfus kayıtları, devletin tapu kayıtlarıyla beraber en önemli kayıtlarından birisidir. Bu açıdan, buralarda nüfus hizmetleriyle ilgili iş ve işlemlerin ne kadar modern teknik ve usullerle yapılmasına ilişkin ön açan bir düzenleme varsa destek olmak gerektiği herkesçe kabul edilen bir şey. Ben de bu iyileştirme ya da modern usullerin nüfus hizmetlerine dâhil edilmesine ilişkin getirilen düzenlemelere tabii ki sıcak bakıyorum. Ancak, şüphesiz eleştirilerimiz de olacak; dikkat çekeceğimiz, tehlikeli bulduğumuz, sakıncalı bulduğumuz, eksik bulduğumuz hususlar da olacak, onları da muhakkak sizlerle paylaşacağız.

Ben, nüfus hizmetleriyle ilgili genel olarak bu bilgilerin, bu kayıtların elektronik ortamda tutulmasına hep mesafeli duran birisiyim. Çünkü, bu kayıtların bütün iş ve işlemlerde esas alındığı düşünülürse, kişisel verilerin bu kayıtlar üzerinde tutulduğu düşünülürse bu kayıtların da güvenliği çok önemli. Zaman zaman hem bu Komisyon hem de başka komisyonlar vesilesiyle Bakanlıktan gelen arkadaşlarımız aslında güvenlik açısından sorun olmadığını söylüyorlar, çok endişe etmememiz gerektiğini söylüyorlar ama aynı zamanda da zaman zaman bu hizmetlerin verildiği "server"larda meydana gelen arızalar yüzünden hizmet verilemediği de basına yansıyor ya da bize bir şekilde ulaşıyor. Dolayısıyla, tamamen elektronik ortamda olmak her zaman bir risk. Çok çarpıcı bir örnek var bu riske dair. Geçen hafta, bir kamu görevlisinin sahte diplomayla TÜBİTAK'ta bayağı da kritik bir birime idareci olarak atandığı tespit edilmiş. "Kamu Sertifikasyon Merkezi" diye bilinen ve bu elektronik imzalarla ilgili belgelerin tanzim edildiği birimin başındaki birinin Orta Doğu Teknik Üniversitesi mezunu olduğuna dair diplomanın sahte olduğu, kişinin oraya sahte belgelerle geldiği, atandığı gazetelere yansıdı, okuyan arkadaşlarımız olmuştur tahmin ediyorum. Şimdi, Kamu Sertifikasyon Merkezinde bir sahte diplomalı. Yani bu, Kemal Sunal'ın bir filmi vardı, ona benziyor, "Karlar Erimeden" mi?

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - "Buzlar Çözülmeden."

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Buzlar Çözülmeden mi, öyle bir şey işte.

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Kaymakam filmi o.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Evet, bir kaymakam, bir hâkim.

Şimdi, 21'inci yüzyılda TÜBİTAK gibi, hatta, dün oylanan -17, 25 Aralık, neyse işte- yolsuzluk ve rüşvetle ilgili rapor da hazırlayan bir kurumda sahte diplomalı bir adam ve bu adam yönetici. Hem de başında bulunduğu birim Kamu Sertifikasyon Merkezi diye elektronik imzayla ilgili belgelerin dağıtıldığı bir birim. Şimdi, tam bir Kemal Sunal filmi, yani filmlerde oluyor zannediyorduk ama TÜBİTAK'ta yönetici. Hayvanat bahçesi müdürünü anladık, yani o tamam, o orada yönetici ama sahte diplomalı biri olabiliyor.

Şimdi, bu nüfus bilgilerinin de -oradaki yöneticilerle ilgili değil ama- bir şekilde bir yerden aktarılması, ehliyetsiz başka birinin ya da kötü niyetli insanların eline geçmesi çok enteresan bir şey. O açıdan, bu elektronik ortamda kütük tutulması, sicil tutulması benim hep mesafeli durduğum bir husus.

Tasarının bu bölümüyle, tabii, pasaport gibi ehliyet gibi konularda yeni vazifeler yükleniyor Nüfus Ve Vatandaşlık Hizmetleri Genel Müdürlüğüne. Bu hizmetler yüklenirken, Sayın Dinçer'in de ifade ettiği gibi, artan iş yüküne uygun bir personel sayısı ve personelin niteliklerinin artırılmasına ilişkin çok fazla bir tedbir göremiyoruz burada. İşte, yine, Sayın Dinçer rakamı da verdi, Sayın Bakanın ağzından zikredilen rakama göre, 3 ila 5 bin polisin yapmış olduğu, polis, memur ve amirinin yaptığı işi buraya bin kişilik bir ek kadro düzenlemesiyle bu bin kişiye yaptırmaya planlıyor tasarının sahipleri. Bunun bin kişiyle olmayacağı malum. Zaten nüfus idaresi yakından tanıdığımız bir idare, gerçekten, büyük problemleri var; fiziki problemleri var, özlük haklarıyla ilgili problemleri var, statüsü belli olmayan bir birim, mesai saatleri belli olmayan bir birim. Dolayısıyla, bu yeni yükle beraber burada hizmetlerin daha da aksayacağı muhakkak. Bence bu tasarı vesilesiyle, paralel olarak, eş zamanlı olarak nüfus idaresindeki personelin sayısı, nitelikleri ve özlük hakları konusundaki önerilerimizin de dikkate alınması gerekir.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - "Paralel" kelimesini geri al, şimdi olacak işleri de bozarsın, yani başka bir şey kullanabiliyorsan...

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Dikkatli olmak lazım.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - "Koşut" diyelim.

Dolayısıyla, yani bu tasarı varken bunlar konuşulur, bu tasarı gittikten sonra tekrar nüfusla ilgili hangi tasarı gelir hangi torbanın içine sokulmaya çalışılır, bu başarılır mı başarılamaz mı bilemiyorum, böyle bir muğlaklığa hiç gerek yok. Bugün bu tasarı buradayken nüfusla ilgili, Nüfus Ve Vatandaşlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün personeliyle ilgili, özlük haklarıyla ilgili hususları da hemen bugün düzeltmek daha doğru diye düşünüyorum. Gerçekten, bir daha böyle bir tasarı önümüze gelmeyebilir.

Nüfus kayıtları gerçekten önemli. Bakın, işte, Türkiye hemen güney komşumuz Suriye'de meydana gelen iç savaştan dolayı inanılmaz bir sığınmacı akımına maruz kaldı. Şu anda Türkiye'de devletin, Hükûmetin de sayısını bilemediği ancak 2 milyondan aşağı olmadığı değerlendirilen sayıda sığınmacı var. Bu sığınmacıların bir kısmı kayıt altına alınmış, onların parmak izleri alınmış, isimleri alınmış. Parmak izine bir şey demiyorum ama isimler ve diğer bilgilerin tabii beyan şeklinde olduğunu ancak değerlendirebiliriz. Çünkü Suriye'de bu bilgilerin doğruluğunu teyit edecek bir Hükûmet yok, devlet yok, bir iç savaş var. Aslında, bir devlet var da bizimkiler muhatap olmuyor.

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Bir soru soracağım ama unutabilirim diye sözünüzü kesiyorum, beni bağışlar mısın?

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Estağfurullah.

BAŞKAN - Sayın Türkoğlu'na mı soruyorsun?

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Yok, Sayın Bakanıma ve İçişlerine soracağım.

Şimdi, beyana göre kayıt altına alındığı için bir kişi Gaziantep'te geldi, diyelim 5200 numarasını aldı, aynı kişi başka isimle gidip Kilis'te başka bir numara alabilir mi? Bunu önleyecek ne tür tedbirler var Sayın Bakanım?

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Parmak izi...

CELAL DİNÇER (İstanbul) - O konuda bir açıklık getirmesini istiyorum cevap olarak.

Çok özür diliyorum, buyurun.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Estağfurullah.

Dolayısıyla, bu kayıtların ne kadar önemli olduğu Suriye sığınmacılarından dolayı bir kez daha karşımızda. Bu kayıtların güvenilirliğinin çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Tasarının bu bölümüyle ilgili maddeler geldikçe başka değerlendirmelerimiz de olacak. Şimdilik bu kadar diyorum, teşekkür ediyorum.