AHMET YILDIZ (Denizli) - Sayın Başkanım, ben Kıbrıs konusunda da benzer bir müdahalede bulunmak istemiştim ama sona saklıyorum. Azerbaycan'da da benzer bir yaklaşım geldi. Tabii, Azerbaycan yüzde 20'si işgal altında olan bir ülke ve bana göre de Türkiye'nin en büyük yatırımı Azerbaycan yani şu anda Türkiye'deki en büyük yatırımcı da Azerbaycan. Kaldı ki Azerbaycan'daki gelişme de müthiş aslında yani Azerbaycan'ı 1992'de bilenler ile bugün kıyaslandığında müthiş. Dolayısıyla böyle bir anlaşmada hakikaten bu şekilde bir ithamda bulunulması bence yersizdi. Aynı şey Kıbrıs'ta da oldu, Kıbrıs anlaşmasında. Şimdi, tabii, Türkiye'den Kıbrıs'a iş gücü gitmesinin Kıbrıs Türküne zarar vereceği düşüncesi çok marjinal. Kaldı ki bu dört özgürlüğün bir çözümde Türkiye lehine yer alması Kıbrıs Türklerinin de benimsediği bir şey. Yani AB üyeliğinden sonra Yunanistan orada her şekliyle var; sermayesiyle, iş gücüyle. Oradaki müdahale de buna benzer, menfi bir tutumu çağrıştırdığı için ikisine beraber söz aldım.

Burada önemli olan tabii ki Türkiye'nin menfaatleri ama bu anlaşmada Azerbaycan'ın menfaatleri de çok iyi şekilde korunmuş durumda. Diğer anlaşmada KKTC'nin menfaatleri de -olası bir çözümde- korunmuş durumda. Dolayısıyla, ben de yersiz buldum ve bunlar yapılırken daha hassas ve ince düşünülmesi gerektiği kanaatindeyim.

Sağ olun.