KOMİSYON KONUŞMASI

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Çok teşekkür ederim.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli bürokratlar, değerli arkadaşlar, basınımızın değerli emekçileri; öncelikle herkesi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. İyi sabahlar diliyorum.

Evet, biraz gergin başladık. Ama şunu da belirtmek isterim: Burada bir şey yaşanıyorsa onun da mutlaka bir sebebi vardır, bunun da altını çizmek lazım. RTÜK Başkanımızın başka bir üyeliği olmasından kaynaklı, TÜRKSAT üyeliği olmasından kaynaklı bizler üyeliğinin düştüğünü...

SALİH CORA (Trabzon) - Öyle bir şey yok.

ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Vardı, vardı Salih, yeni bıraktı.

BAŞKAN - Lütfen, arkadaşlar...

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Arkadaşlar, lütfen müdahale etmeyelim.

...düşündüğümüz için bu durumu dile getirmemiz gerekiyor bu Komisyonda. Biraz şiddetli de olsa evet, bu dile getirildi ve biz bu fikrimizin de arkasındayız, bu düşüncemizin ve bu eleştirimizin arkasındayız; doğru değil. Meclisin iradesi yok sayılarak bir RTÜK üyesi görevden alınmıştır. Bu, tartışılmaya devam edecektir. Bunun altını çizerek başlamak istiyorum.

Şimdi, Sayın Bakan, öncelikle sunumuzun için teşekkür ederiz. Sunumuzdan da izleyebildiğim kadarıyla -bazen ileri saatlerde konuşma yapınca sunumu daha bir inceleme fırsatımız oluyor, şu an ben bu konuşmada tabii bunu yapamadım- gayretiniz görünüyor, çabanız görünüyor Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde yaptığınız çalışmalarda. Çok geniş kapsamlı bir Bakanlıksınız, çok kurum var altınızda, gerçekten işiniz çok kolay değil o anlamda. Ama bütüncül olması açısından da belki siz bunun faydasını görüyor olabilirsiniz.

Yalnız bütçenize baktığımız zaman, 2020 yılı bütçesinde 5 milyar 127 milyon 247 bin TL'lik bütçenizde yaklaşık yüzde 9,5'luk bir azalış görünüyor. Bu hedeflerinize ulaşma noktasında bütçenizin azalmış olması sizi nasıl etkileyecek; bunu da sormak istiyorum: Çünkü 2018 bütçesine baktığımızda, 2018 bütçesinde ciddi harcamalarınızın artmış olduğunu görüyoruz. Hemen hızlıca birkaç rakam vermek istiyorum: Örneğin, personel harcamaları ödeneği yüzde 7,2 aşmış bütçenizi, SGK harcamaları yüzde 6,3; cari transferler yüzde 23,5 aşmış, genel toplamda harcamalar ödeneği yüzde 12,3 aşmış. Bu karşılaştırmayı da sizden daha sonra, değerlendirmelere, sorulara cevap verirken alırsak seviniriz. 2018'de bu kadar aşmışken 2019'da da hemen hemen yaklaşıyorsunuz gördüğümüz kadarıyla yani ağustos sonu bütçeniz, normalde 2019'da 5 milyar 664 bin 701'ken 3 milyar 788 milyon 179 bin; Bunu harcamışsınız zaten. Yani sizce yeterli olacak mı bu bütçeniz yapmak istediğiniz çalışmalara hizmetlere; birincisi bu.

Tabii, bir diğer önemli konu, siz turizmden geliyorsunuz. Turizme ayrılan pay ile kültür ve sanata ayrılan payın dengeli olduğunu düşünüyor musunuz, yeterli olacağınızı düşünüyor musunuz? Bunu sorarak devam etmek istiyorum ben.

Şimdi, bütçeyle ilgili birkaç sorum daha olacak. Örneğin, Sayıştay raporlarına girdiniz ama Vakıflar Genel Müdürlüğüyle ilgili Sayıştay raporlarında çok ciddi bulgular var. Baktığımız zaman, denetim görüşü dayanakları bulgu hissesi 8 tane, denetim görüşünü etkilemeyen tespit ve değerlendirmelerde 36 tane bulgu var. Burada zamanımız bunların hepsinin detayına girmeye tabii ki yetmeyecek ama çok ciddi bulgular var baktığımız zaman, diğer bakanlıklarda da çok karşımıza çıkan şeyler. Mesela, denetim görüşü dayanaklarında idare tarafından mevzuata aykırı borç verilmesi ve bu borçların yanlış hesaplarda takip edilmesi, kıdem tazminatı karşılıklarının eksik ayrılması gibi, idareye ait taşınmazların kayıt altına alınmaması. Ya, bu nasıl bir şeydir gerçekten merak ediyorum. Sayıştayın bulguları yani muhasebel hesapların, kayıtların tutulmaması çok ciddi eleştiriler Sayın Bakan. Yani bunlar sizin aslında varlıklarınızı da tam olarak gösteremediğinizi gösteriyor.

Denetim görüşünü diğer etkilemeyenlere baktığımızda, 36 taneyi değil ama birkaç örnek okumak istiyorum kayıtlara geçmesi açısından: Örneğin "İstanbul Fatih 59 ada 3 parsel üzerinde yer alan taşınmazda, Koruma Kurulu kararına aykırı şekilde kira sözleşmesi yapılması." ''Eski eserlerin onarım ve restorasyonu kapsamında değerlendirilemeyecek nitelikte yurt dışında yeni bina inşaatlarının yaptırılması." Nasıl bir şey, bunun açıklanması lazım mesela. "Kira süresi sona eren taşınmazların ihale yapılmaksızın kiralanmaya devam edilmesi, ihalesiz kiralama." "Restorasyon karşılığı kiraya verilen yerlerden elde edilecek gelirlerin hesabının sağlıklı olmaması." "Vakıflar bölge müdürlükleri tarafından 2886 sayılı Kanun'a göre yapılan kiralamalarda kapalı ya da açık ihale yöntemleri yerine pazarlık usulünün kullanması." Tüm bunlar çok ciddi bulgular, açıklanmaya değer bulgular. Aslında, biz her bütçede vurguluyoruz bu Sayıştay raporlarının ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, Başkanımıza da sürekli söylüyoruz. Çünkü burada hem 2018 kesin hesabı hem 2019 bütçesi hem de 2020 bütçesini değerlendirip bir de Sayıştay raporlarını süremiz dâhilinde konuşmak mümkün olmuyor. İnşallah, bu Sayıştay raporları için ayrı oturumlar yaparız.

Bir de Vakıflar Genel Müdürlüğünde 2018 harcamalarında başlangıç ödeneği 531 milyon 415 bin iken 1 milyar 76 milyon 103 bin lira harcama yapılmış. Bunun sebebi tam olarak nedir? Neden kaynaklanmıştır? Yani hangi hizmetler yapılmıştır? Sunumunuzda vakıflarla ilgili bazı şeyler söylediniz, belki o söylediklerinizin de kapsamı içindedir. Buna da bir açıklama getirirseniz seviniriz.

Bütçeyle ilgili konulardan bahsettikten sonra yine aslında bütçeyi de ilgilendiren bir konu: Biz, biliyorsunuz, şu anda Genel Kurulda Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'ni görüşüyoruz. Şimdi, bu kanun teklifinde tabii, sizi ilgilendiren 2 tane madde vardı. Bir tanesi teklifin 9'uncu maddesi. Bu maddeye göre otel, motel, tatil köyü, pansiyon, apart otel, misafirhane ve tesislerde kalanlara bir konaklama vergisi getirdik. Bu konaklama vergisiyle ilgili açıkçası siz ne düşünüyorsunuz? Çok da kısa bir süre önce 15 Temmuz 2019 tarihli 7183 sayılı Kanun'la zaten tesislerden binde 7,5 oranında turizm katkı payı ihdas edilmişti. Bu, yine Komisyondan, Meclisten geçmişti. Şimdi, bunun üzerine bir de konaklama vergisi... Bir de konaklama vergisinde adalet yok çünkü kişi başına vergi alınıyor, kişi başı gecelik ücret üzerinden. Mesela beş yıldızlı otellerde kişi başı 18 TL, iki ve bir yıldızlı otellerde 6 TL; bu da adaletli bir paylaşım değil çünkü yani bin lira gecelik ücret ödeyenden 18 lira alınırken 100 lira gecelik ücret ödeyenden 6 lira alınacak. Hem adil değil hem de - beş yıldızlı otellere ne kadar dokunacak bilmiyoruz, belki onları da etkileyecektir çünkü sözleşmelerini birçoğu yapmıştır ama- özellikle küçük işletmeleri, sizin hedeflerinizi etkilemeyecek mi? Küçük işletmelerin müşteri bulması ya da hedeflerine ulaşmasını etkilemeyecek mi? Bu konudaki görüşlerinizi de duymak isteriz.

Tabii, bir diğer madde de teklifin 10'uncu maddesinde sanatçıların telif haklarıyla ilgili, ona da bir vergilendirme getirildi biliyorsunuz, 2019 için 500 bin TL'yi aşan mükelleflerin serbest meslek kazancı istisnasından yararlanamayacakları yönünde. Bununla da ilgili tabii, çok ciddi eleştiriler var yani bunun sanatsal faaliyetlerin gelişimine ve teşvikine engel olacağı yönünde eleştiriler var. Sizin temsilciniz, Bakanlık olarak verginin tabana yayılması açısından bunu uygun bulduğunuzu söyledi. Açıkçası bunlara da hazır siz buradayken bir açıklık getirirseniz çok seviniriz.

Diğer bir konu daha var sormak istediğim: 15 Temmuz Şehitler Vakfı kurulmuştu. 309 milyon TL toplandı bu Vakıfta. Vakfın Başkanının kim olduğu, yöneticilerinin kim olduğu, adresi, telefonu; bu bilgilere ulaşılmıyor. Sayın Genel Başkanımız da sürekli bunu dile getiriyor fakat nedense bunlar bizimle paylaşılmıyor. Neden paylaşılmıyor ve paylaşacak mısınız; bunu da sormak istiyorum.

Umarım bütçeniz hayırlı olur.

Tabii, şöyle, önce bir turizmle ilgili birkaç şeyi paylaştıktan sonra devam edeceğim. 2015 yılından günümüze baktığımızda ziyaretçi sayısı artmasına rağmen, turizm gelirlerinde önemli bir azalma olduğunu görüyoruz. Örneğin 2015'te 41,1 milyon ziyaretçi girişinde 31,5 milyar dolar turizm geliri elde etmişiz. 2018 yılında 46,1 milyon ziyaretçi karşılığında 29,5 milyar dolar gelir elde etmişiz. Tabii ki dolar karşısında TL'nin değer kaybetmesinin mutlaka bunda katkısı vardır ama ciddi bir değer kaybımız var. 75 milyon turist hedeflediğinizi söylediniz, inşallah gerçekleşir. Yani 75 milyon turistle bu gelir artışını da sağlayabilecek misiniz; onu da -zannederim- yaşayarak göreceğiz ya da belki bir açıklamanız olabilir bununla ilgili.

Gelen turist sayısına baktığımız zaman 2018'de aslında en yüksek değerine ulaştığını da görüyoruz. Siz, şimdi epeyce yüksek bir hedef koymuşsunuz bu konuda. Yani inşallah hedeflerinize turizmde de ulaşırsınız ama bu çıkarılacak olan kanunla konulacak vergilerin etkisini de duymak isteriz.

Baktığımız zaman, Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayınlanan 2019 Seyahat ve Turizm Rekabet Endeksi'ne göre ülkemiz 140 ülke arasında 43'üncü sırada yer alıyor. Tabii, bunun olumlu tarafları, olumsuz tarafları var, çok detayına girmeyeceğim şu anda.

Bir konu daha var turizmle ilgili değinmek istediğim: Yerli turiste uygulana fahiş fiyat. Bunu zannederim her bütçede konuşuyoruz, geçen yıl da bu konu gündeme gelmişti ve siz, hatırladığım kadarıyla da çok kabul etmemiştiniz böyle bir şey olduğunu ama vatandaşlarımızın da yurt dışından gelen turistler gibi iyi bir tatile makul fiyatlarda ulaşmasının turizmde önünün açılması gerekiyor diye düşünüyorum.

Sayın Bakan, biraz önce de sormuştum, kültür sanata ve turizme ayırdığınız pay gerçekten dengeli mi diye. Şimdi, baktığımız zaman, özellikle kültür sanat alanında çalışanlarınıza yönelik, personelinize, kadronuza, yönetiminize yönelik çok ciddi eleştiriler var, elimize gelen bilgiler var. Mesela Bakanlık personeliniz... Şimdi, siz bu hizmetleri, bu çalışmaları yaparken tek başınıza yapmıyorsunuz, arkanızda bakın, bir bürokrat kadrosu var, Bakanlığınızda çalışan personelleriniz, kadrolarınız var; onların emeğiyle, bu emekçilerle birlikte bu çalışmaları yürütüyorsunuz. Ancak Bakanlığınızda gördüğümüz kadarıyla kreş hizmeti, servis hizmeti, yemek hizmetinde çok ciddi aksamalar var, bu konuda şikâyetler var bize ulaşan. Yani Bakanlık merkezinde 100 çocuğa hizmet veren kreşin kapatıldığına yönelik örneğin, servis şikâyeti var ciddi. Ben -diğer arkadaşlarımız da mutlaka değinecekler bu konulara o yüzden- sürem azaldığı için çok fazla detayına girmek istemiyorum, şöyle çok hızlı bir şekilde...

Telif haklarıyla ilgili konuşmanızda değindiniz, gerçekten çok önemli bir konu bu. Yani sinema sanatçıların, yazarların, ürettikleri ürünler üzerinden telif haklarının alınabilmesi... Umarım, daha hızlı yol alırsınız bu konuda.

Şimdi, sanat kurumlarında güvencesiz çalışan arkadaşlarımız var. Gerçekten bu da önemli. Daha önce 703 no.lu KHK'yle kurum vasıfları değişen Devlet Tiyatroları, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüklerinde artık sözleşmeli personellerin ağırlıklı istihdam edildiğiyle ilgili. Tabii, burada güvenceli, güvencesiz tartışması da ortaya çıkıyor. Bu konuda da belki açıklamalarınız olacaktır. Arkadaşlarımızın daha detaylı değineceğini düşünüyorum.

Çok önemli bir şey de -daha önce de kamuoyunda çok tartışıldı- özellikle kültür sanat faaliyetlerinin yapıldığı mekânlarda, hazırlandığı mekânlarda çalışanların güvencesi, iş sağlığı ve güvenliği alanındaki önlemlerin yeterli alınıp alınmadığı; biz bunu çok önemsiyoruz. Sahne altı atölyelerde çalışan teknik personelin örneğin kimyasal madde zehirlenmeleri ya da kullandıkları kimyevi maddeler dolayısıyla emekli olmalarından kısa bir süre sonra meslek hastalıklarından dolayı kansere yakalanmaları; bunlar çok ciddi sıkıntılar. Bu konuda nasıl önlemleriniz var, önlemlerinizi artırıyor musunuz? Ben bana gelen raporları okuduğum zaman açıkçası çok da bir şey yapılmadığını görüyorum ve hissediyorum, çok da üzülüyorum. Aslında Türkiye'nin tanıtımı açısından bu kadar önemli kurumları bünyesinde barındıran bir Bakanlığın bu konularda çok daha dikkatli olması gerekirdi. Mesela geleneksel sanatlarda geleneksel Türk müziği konserleri daha önce halka ücretsiz ulaşırken şimdi bilet satışı yapılmaktaymış. Neden böyle bir...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Kısa bir özetle hemen hızlıca geçeceğim Başkanım, bir dakika daha istiyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Devlet Opera ve Balesinde yıllardır personelin kullandığı servisler yine yeterli bütçe olmaması gerekçesiyle kaldırılmış. Biraz önce de bahsettim, yüzde 9,5 oranında bütçeniz azaltılmış. Zannederim, bu aksaklıklar devam edecek.

Yine, senfoni orkestralarına baktığımızda, son yıllarda yapılması düşünülen hemen her yurt içi turne başvurusu için sponsor bulunmasıyla ilgili, "Harcırahsız gidin." gibi baskılar uygulandığıyla ilgili...

Yine Bakanlığa bağlı 6 senfoni orkestrasından sadece Ankara'nın kendi salonunu kullanması; diğer senfoni orkestraları başka salonları hatta ücretli kullanmak zorunda kalıyorlarmış. Bu konuda bir önleminiz olacak mı?

Aslında şu söylediğim şeyler karşısında alacağınız önlemler sizin kültür ve sanata bakış açınızı da gösterecektir Sayın Bakan yani bir turizmci misiniz, onun yanında kültür sanatı da Bakanlığınız çatısı altında önemsiyor musunuz? Yani bu bütçeyle tabii, bu alanda neler yapabilirsiniz bilemiyorum.

Mesela emeklilik ya da ayrılma gibi nedenlerle boşalan yaratıcı ve teknik kadroların yenileriyle doldurulmasına izin verilmediği... Bu kadrolara sözleşmeli personeller mi alınıyor? Yani, taşeronlaşmaya mı gidiliyor hani "Taşeronlaşma azalacak." denirken?

Bir de kütüphanelerle ilgili bir iki şeye değinmek istiyorum. Kütüphanelerle ilgili açıklamalarınızı da dinledim. Yeterli personel olmadığıyla ilgili eleştiriler var, bilgi ve belge yönetim bölümü mezunu personel olmak üzere yeterli istihdam sağlanamadığıyla ilgili. Yani, bu çocuklarımızı mezun ediyoruz; zaten işsizlik 8 milyona dayandı, çok işsizimiz var; bu çocuklarımızı değerlendiremez miyiz bu kütüphanelerde? Yani, en son ataması yapılan 200 kütüphanecinin de sözleşmeli çalıştığı... Yani, kadroludan sözleşmeliye doğru bir gidiş...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Son olarak, Başkanım, Millî Kütüphane Başkanlığıyla ilgili... Önemlidir Millî Kütüphane Başkanlığımız. Fiziki alt yapısının yeterli olmadığı, bu nedenle de çalışma alanları yaratabilmek için matbaa ve cilthanenin çalışır durumdaki makineleri sökülerek zannederim başka yerlere alınmış; dizi makinaları, milyonlarla ifade edilen tonlarca kâğıt başka yerlere hibe edilmek zorunda kalınmış. Siz ne düşünüyorsunuz? Bununla ilgili de bir önleminiz, bir çalışmanız olacak mı?

Daha çok şey var aslında konuşacak; diğer arkadaşlarımızın da ben değineceğini düşünüyorum. Bu noktada, ancak size bu bütçeyle başarılar dilemek düşüyor bize zannederim ama şunu da hatırlatarak sözlerimi bitirmek istiyorum: Bütçe artırımıyla ilgili teklif ve kabul sadece Plan ve Bütçe Komisyonunda yapılıyor Sayın Bakan; Genel Kurula indiği zaman hiçbir şekilde bir bütçe artırımı yapılamıyor. Eğer böyle bir talebiniz olursa da bunu burada çözmemiz gerekiyor.

Bütçeniz hayırlı olsun.

Teşekkür ediyorum.