KOMİSYON KONUŞMASI

ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, kıymetli hazırun; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakan, meşru kamu gücü dışında elinde silah bulunduran ve bu silahlı güçle otorite tesis etmeye çalışan, bu amaçla her türlü şiddeti meşru gören bütün yapıları terör örgütü olarak kabul ediyor ve istisnasız hepsini kınıyorum.

Bugüne kadar yurt savunmasında hayatını kaybeden bütün şehitlerimize rahmet diliyorum.

Bugün, bütçesini görüştüğümüz Bakanlığınızı milletimiz için özel kılan, bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleridir. TSK, kuruluştan kurtuluşa Türkiye Cumhuriyeti'nin her aşamasında aktif olarak yer almıştır.

Sayın Bakan, geçen yıl bütçe konuşmanızda 15 Temmuz 2016'dan itibaren FETÖ-PDY bağlantısı nedeniyle TSK'den 150'si general ve amiral olmak üzere 15.153 - bu yıl bunu 17.955 olarak açıkladınız- personel ihraç edildiğini, sonrasında ise 49.313 personel temin edildiğini belirttiniz. Komutanız altında gerçekleşen ve en yakınınızdakilerin başrolünde olduğu bu alçak darbe teşebbüsü sonrası personel temininde genel kabul gören kriterlerin esas alındığını varsaymak istiyoruz. Dilerim ki bu defa da başka cemaatlerin referanslarını dikkate almıyorsunuzdur. Zira, bir atasözümüz var: "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz."

Yaptığınız artan tehdit değerlendirmesinin geldiği boyutta iktidarın aldığı hangi kararların etkili olduğunun konuşulması gerekmektedir. Bugün, güneyimizde yaşanan gelişmeler ve Suriye Arap Cumhuriyeti'nin ülkesinin kuzeyinde asayişi temin edemez noktaya gelmesinde, orayı güvenlik tehdidi sıralamasında "birincil öncelikli bölge" olarak tanımlayan iktidarın katkıları görmezden gelinirse gerçekçi bir değerlendirme yapamayız. Zira, orada istikrarın yeniden tesis edilmesi, sunumunuzdan da anlaşılacağı üzere ülkemizin güvenlikten kaynaklı harcamalarının daha makul seviyelere ineceğini işaret etmektedir.

Hayatınızın uzun bir bölümü TSK'nin çeşitli komuta kademelerinde geçti, bir kurmay subay olarak konuya sebep sonuç ilişkisi içerisinde bakabilecek analitik, diyalektik bir yaklaşıma sahip olduğunuzu varsayıyorum.

Ülkemizi Suriye'deki olayların tarafı ve emperyalizmin yürüttüğü vekâlet savaşının karargâhına dönüştürmeseydik, Suriye'nin kuzeyinde bu denli bir güvenlik zafiyeti yaşanır mıydı? Suriye'de gerçekleştirilen askerî harekâtlara ihtiyaç duyulur muydu? Yastığa başınızı koyunca bu sorulara ne yanıt veriyorsunuz?

Sayın Erdoğan Amerika dönüşü, grup konuşmasında 32-33 bin tır silah, araç ve gerecin Suriye'nin kuzeyine geldiğini ifade etti. Bu silahlar hangi rotayı izleyerek Suriye'nin kuzeyindeki terör unsurlarına teslim edildi.

Ayrıca, kamuoyunu meşgul eden en önemli meselelerden birine yanıt vereceğinizi umuyorum. Sakarya Arifiye'de değeri 20 milyar doları bulan Avrupa'nın en büyük tank silah entegre tesisinin yüzde 49'u Katarlılara ait BMC Grubuna hangi tarihteki ihaleyle devredildi? İhale yapmadan devrettiyseniz bunun yasal dayanağı nedir? Ordusuna ait silah fabrikasını yabancı ortaklı bir şirkete devreden başka bir ülke var mıdır? Yirmi beş yıllığına kiraladığınız Tank Palet Fabrikası için Katar ortaklı BMC'den kaç lira kira bedeli aldınız? Para almadıysanız 20 milyar dolarlık bu fabrikada bu adamların ne işi var? Bunun adı peşkeş değil de nedir?

Sayın Bakan, Cumhurbaşkanının ifadesiyle, anaokulu öğrencisine anlatır gibi anlatın da anlamayan kalmasın.

Bir de tabii bir türlü kurulamayan hava savunma sistemi sorunumuz var. Türkiye'nin hava savunma sorunu topraklarında asayişi sağlayamayan Suriye dolayısıyla mı ortaya çıktı? 2002 yılından beri ülkeyi yöneten siyasi iradenin aklına hava savunma sorunu yeni mi gelmiştir? Nedir bu meselenin özü Sayın Bakanım?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen tamamlayalım efendim.

ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) - Sayın Cumhurbaşkanı "Amerika'dan Patriot sistemi alma talebimizi de tekrarladık." dedi. Alınabilirse iki sistemi de aktive edecek misiniz? Yoksa S-400'ler hangarlarda çürütülecek mi? Siper envantere girince bunlar ne olacak? "F-35'te Türkiye malum müşteri değil ortaktır, bu projede taahhüt ettiğimiz 2,1 milyar doların 1,4 milyar dolarını ödediğimizi hatırlattık." diyor Sayın Cumhurbaşkanı.

Sayın Bakan, 1,4 milyar dolar karşılığında Hava Kuvvetlerimizin envanterine kaç adet F-35 girmiştir?

Sayın Bakanım, yurt savunması elbette neye mal olursa olsun yapılmalıdır, yapılacaktır, hiçbir sorun yok ancak bugüne kadar, gerek iç güvenlik kapsamında gerekse yurt dışında yürütülen terörle mücadele faaliyetlerinin ekonomik maliyeti nedir?

Cevap verirseniz memnun olurum.

Teşekkürler.