| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 22 .01.2015 |
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan, şimdi, bu tasarı önümüze geldiğinde bazı yerlerden görüş alalım dedik çünkü kendi adıma söyleyeyim, benim uzmanlık alanım değil, askerlik de yapmadığımız için bu konuya çok yakın değiliz.
Şimdi, bu konuda Emekli Subaylar Derneğinden görüş istedim, şimdi mutlaka içlerinde askerî hâkimler falan da var. Şimdi, gelen şey aynen şöyle, bakın, bu askerî hakimler kuruluyla ilgili eleştirileri onların da var, diyorlar ki: "İkinci bir HSYK oluşturulmak istenmektedir ancak bu, antidemokratiktir, yargıda iki başlılık devam ettirilmek istenmektedir. Bu yeni yapıyla askerî hâkimlerin bağımsız ve tarafsız karar vermeleri mümkün görülmemektedir. Bundan sonra askerî hâkimler belli makamlara yükselebilmek için siyasilere uygun davranmak zorunda kalacaklardır. İktidar siyasi amaçlar uğruna aynı sivil yargı gibi askerî yargıyı da bu konuda yanlış bir düzenleme içine sokmaktadır." Bir de biraz önce Turgut Bey'in söylediği gibi, bu konudaki tartışmalardan şimdiye kadar bahsediyorlar ve bunun tartışılmasının daha uygun olacağından bahsediyorlar. "Bugüne kadar Türkiye'de hep yargının iki başlılıktan kurtarılması, askerî yargının bir uzmanlık mahkemesi olarak sivil yargının içine dâhil edilmesi, askerî yargıçların üniforma giymemesi gibi ihtiyaçlardan bahsedilmiştir ancak bu düzenlemede buna ilişkin bir uyarlama yoktur. " diyorlar. yani bu şimdi daha önce işte ordunun içinde çalışmış, değişik görevlerde ve üst düzeylerde görev almış insanların görüşleri yani bunların değerlendirilmesi gerekir. Arkadaşlarımız zaten çok da güzel bir muhalefet şerhi hazırlamışlar, ben onların alt komisyondaki, özellikle CHP Grubunun muhalefet şerhinin dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum.
Şimdi, Sayın Bakanım, bir de bu tasarı görüşülürken kamuoyuna yansıdığı için askerî hekimlerden şöyle bir şey geldi bize, dendi ki: "Biz işte on yıl görev yapmak üzere en az görevlendiriliyoruz, askerî hekim olarak belli yerlerde görevlendiriliyoruz ama bize bu alanda yükselme şansı verilmediği için, ihtisas yapma şansı verilmediği için o nedenle de sivil olarak hekimlik hayatımıza devam edip ihtisaslaşma konusunda bir çabamız oluyor yani bize orduda yeterince olanak sağlanmadığı için ihtisaslaşma konusunda." deniyor. Bu nedenle hekimlik alanına geçmek istedik ve bu işte özellikle onların gelememesi nedeniyle zannederim cezai müeyyideye tabi tutuluyorlar. Bu süreçte de Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilince o hükümler yani işte "seçenek yaptırımlarına çevrilemez, hükmün açıklanmasının ertelenmesinden yararlanılamaz" gibi, onlar iptal edilince yine aynen normal Ceza Muhakemeleri Kanunu'ndaki gibi düzenlenebileceği düşüncesiyle bunlar meslekten ayrılmışlar, firari konumuna düşüyorlar herhâlde, ben askerî terimini çok olarak bilmiyorum. Ama diyorlar ki: "Biz o Ceza Muhakemeleri Kanunu'ndaki genel hükümlerin askerlere de uygulanacağını düşünerek ayrıldık." Ama şimdi görüyoruz ki ertelemelerde alt komisyonda dört ay, hükmün açıklanmasının ertelenmesinde de altı ay gibi sınırlamalar konulmuş. Oysaki Ceza Muhakemeleri Kanunu 231'de iki yıldır biliyorsunuz. Şimdi arada çok büyük bir aykırılık var ve bu insanlar da normal Ceza Muhakemeleri Kanunu'ndaki gibi düzenleme olacağını düşünerek ayrılmışlar. Şimdi diyorlar ki: "Biz, bu nedenle zamanından ayrıldığımız için altı ay on beş gün gibi bir cezai müeyyideye tabi tutuluyoruz. Bu takdirde o zaman biz ertelemeden yararlanamıyoruz, hükmün açıklanmasının ertelenmesinden yararlanamıyoruz yani o Anayasa Mahkemesinin iptal kararına güvenerek bu şekilde bir girişimde bulunduğumuzda sonuç olarak cezalandırılmış oluyoruz biz ve hapis cezası yatmak durumunda kalacağız." Yani bunun ısrarla sizler tarafından değerlendirilmesini, Sayın Başkanın da. Bu konuda bir on beş günlük süre nedeniyle bu insanların, askerî hekimlerin cezaevinde yatmasını -bu konuda zannederim 200 civarında hekim varmış ayrılmışlar- onların herhâlde cezaevinde yatmasını hoş görmeyiz yani bu 231'de olduğu gibi en azından yani daha orantılı bir şekilde artırılabilir, hükmün açıklanmasının ertelenmesi altı aydan artırılabilir diye düşünüyorum ben. Bu konuda mutlaka bu süreç içerisinde biz önerge de verebiliriz. Bu kadar orantısız bir yaklaşım biçimi olmazSayın Başkanım. Sayın Bakanın da bu konuda değerlendirmelerimize değer vereceğini düşünüyorum.
Saygılar sunuyorum Sayın Başkanım.