KOMİSYON KONUŞMASI

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Bu maddenin temeliyle ilgili olarak, öncelikle, Muhterem Bakanım, çok güzel görüşlerinizi dinledim, Allah için faydalı da oldu. Mesela Obama'nın konuşmasında, Obama konuşurken iki birim ortak toplantı yaptı orada, millete seslenişte. Yüksek hâkimlerin ayağa kalkmadığını söyledi. Ama onları seçen de Başkan, idare seçiyor, idarenin başındaki seçiyor, onu da söyledi. Ama hiç kimse idarenin seçtiği diyerek bu hâkimlerin tarafsızlığından kuşku duymuyor. Yani, Amerika'daki hâkimin başkan tarafından atanması onların önüne bir dosya geldiğinde tarafsız karar vereceği hususunda hiçbir tartışma götürmüyor, biz inanıyoruz deniliyor. Kaldı ki bu Amerika'da kişiler on yıldır -Guantanamo'yu söylüyorum- bir yerde tutuluyor da kendi gözetimi, denetimi altında, yargıya dahi, mahkeme önüne dahi çıkarılmıyor, suçunun ne olduğu dahi bilinmeden insanlar tutuluyor ve buraya da, dediği gibi, her ülkenin adalet sicil notunu verir konumuna düşürüyoruz. Ancak, bir başka husus, yine bu hâkimler kurulunu dikkate alırken de hiçbir tane yeknesak yani her tarafından kabul edilmiş yani bütün dünyadaki uygulama budur, biz o uygulamadan niye şaşıyoruz, niye başka bir yere gidiyoruz diye de bir uygulama yok. Muhakkak ki bu, Adalet Komisyonumuzun her üyesinin bilgisi dâhilindedir ama tekraren açıklamak isterim, bana verilen bilgi çerçevesinde, Almanya'da hâkimlerin atanması ve özlük haklarıyla ilgili konularda federal veya eyalet adalet bakanları yetkilidir. Almanya'da bakana güven var da bütün hâkimlerin atanmasında Türkiye'de niye...

BAŞKAN - Onu Kurulda mı tartışalım Sayın Bakanım?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Efendim, o da olabilir. Arz ederim ama...

Yine Turgut Bey'in...

BAŞKAN - Turgut Bey diyor ki "Muvafakati kaldıralım." diyor.

MİİLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Onu da değerlendirebiliriz, bence bir sakıncası yok ama yine de burada askerî hâkim... Ola ki hiç kimse gelmezse o makamlar boş mu kalacak yani Adalet Bakanlığı veya bir bakanlık böyle iki birimini boş mu tutacak? Dolayısıyla...

Yine bir husus. Turgut Bey'in söylediğine kısmen ben de katılıyorum. Yani Anayasa'mızın "138 mahkemelerin bağımsızlığı", "139 hâkimlik, savcılık teminatı", "140, hâkimlik, savcılık mesleği" diye gider.

BAŞKAN - Onları Kurulda tartışalım Bakanım.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Efendim, sadece şey, 144'e gelince de adalet hizmetlerinin denetimini üstte saydıktan sonra da bu idari görevleri yönünden Adalet Bakanlığınca denetlenir diyor. Dolayısıyla da Anayasa'daki bu hükümlerin sivil yargıya, adli yargıya ilişkin olduğu söylense yeridir. Askerî yargı bölümü hemen ondan sonra, 145'te gelir. Dediği gibi o da zaten, bütün diğer partilerimiz yargıda teklik ilkesini savunuyor. Zamanı gelirse olur ancak...

BAŞKAN - Teklikten çok sivillik ilkesi Bakanım o, tekliği kabul etmediler. Sadece biz savunuyoruz yargı birliğini ama diğerleri askerî bakımdan sivillik ilkesini benimsediler, askerî yargı yürürlükten kalksın...

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Yani, orada, efendim, mutlaka askerî mahkemelerin olması lazım ama bir şekilde içtihatların birliği hesabında Danıştayda bir dairenin ihtisas dairesi olması lazım, Yargıtayda bir dairenin ihtisas dairesi olması gerekir diye düşünürüm.

Yine, efendim, Çek Cumhuriyeti'nde atanması Adalet Bakanlığı teklifi üzerine yapılır.

Yine, Sayın Bakanım dedi ki... Yani, doğru mu yaptık bilmiyorum Sayın Bakanım da seçim mekanizması yapalım diye. Bazı yerlerde hiç seçim yok. İtalya'da da mesela 8 üyeyi parlamento seçiyor. Parlamento seçtiğinde de siyaset giriyor mu girmiyor mu, ayrı bir şey deniyor... Dolayısıyla da burada birçok yerde adalet bakanının seçimi var. Yine, diyor ki Danimarka: "Konsey üyeleri adalet bakanınca dört yıl süre için atanır." Bir başka husus, HSYK... Yani bu kurullar idari bir kurul, yargısal bir kurul değil. Bundan dolayıdır da bütün eylem ve işlemleri yargı denetimine tabidir.

Arz ederim.