HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkanım, 38'inci maddenin birinci fıkrasıyla, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Usul Kanunu'na eklenen ek madde ile kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk sebeplerine dayanılarak soruşturma ve denetim vazifesini yerine getiren kamu görevlilerinin aleyhine dava açılamayacağı, idare aleyhine dava açılabileceği hususu düzenlenmektedir. Bu, aslında Adalet ve Kalkınma Partisinin daha evvel Türkiye'de, Türk hukuk sistemine, yasalarımız arasına hediye ettiği, hukukun üstünlüğü kavramının tamamıyla askıya alınıp üstünlerin hukukunun tesis edildiği bu yapının yeni bir örneğiyle karşı karşıyayız. Burada yapılan şey, denetim vazifesini ön inceleme, disiplin soruşturması veya diğer soruşturmaları yapmakla görevli olanların, teftiş elemanlarının, denetim elemanlarının görevlerini yerine getirirken kin, garez ya da hatıra dayalı olarak suç işlemeleri, kişisel kusurlarından başka suç işlemeleri hâlinde onları koruyan bir düzenleme getiriyoruz. Tasarının bu maddesinin gerekçesi Anayasa'nın 129'uncu maddesinin beşinci fıkrasına dayandırılıyor yani Anayasa'nın 129'uncu maddesinin beşinci fıkrasında bir hüküm var, ona dayandırılıyor diye bir gerekçe ortaya konmuş. Evet, Anayasa'nın 129'uncu maddesinin beşinci fıkrası, kamu görevlilerinin işlemiş oldukları kusurlardan dolayı aleyhlerine dava açılamayacağı, çalıştıkları, mensup oldukları kurum aleyhine dava açılacağı, bunun da kanunla düzenleneceğini ifade ediyor. Ancak, burada 4483 sayılı Kanun'a ek madde 1 eklenmek suretiyle getirilen düzenleme Anayasa'nın çok ötesinde, Anayasa'nın 129'uncu maddesinin beşinci fıkrası sadece "kişisel kusur" diyor ama burada yaptığımız düzenleme haksız fiil, kin, garez vesaire...

İDRİS ŞAHİN (Çankırı) - "Kişisel kusur" demiyor, işledikleri kusurlardan doğan tazminat davaları...

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Evet, işledikleri kusur...

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Ama haksız fiil suç, o kusur değil ki.

İDRİS ŞAHİN (Çankırı) - Ona ilişkin bir düzenleme yapıyoruz, şimdi bir önerge hazırladık, 38'e ilişkin vereceğiz, şimdi vereceğiz.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Bizi konuşturuyorsunuz.

İDRİS ŞAHİN (Çankırı) - İşte konuşturmak istemiyoruz da çabuklaşmadı, yoksa sizin Komisyondaki iddialarınız üzerine bir şeyler düzenledik.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Dolayısıyla, şunu söylemeye çalışıyorum Sayın Başkanım: Bu tasarıdaki bu ek madde 1 Anayasa'nın çok ötesinde yani Anayasa bu kadar geniş bir alanda kamu görevlisinin kin, garez vesaire, o saiklerle hareket etmesine cevaz vermiyor, "kusur" diyor. Kusur kasıtla işlenmiş bir suç olarak, bir eylem olarak, fiil olarak değerlendirilmemeli ama burada...

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Kaldı ki ispatı da mümkün değil. Kamu görevlisinin bir başka işte, bir soruşturmada kin ve garezle davrandığını ben ispat edeceğim mahkemeden, kesinleşecek sekiz sene sonra...

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Dolayısıyla, bu gerekçede ve Anayasa'da zikredilen hususun çok daha ötesinde bir düzenleme. Ben böyle samimiyetle sormak istiyorum, Hükûmet yetkilileri burada, belli ki birilerini kastediyorlar yani bu madde birileri için çıkarılıyor, nasıl MİT Kanunu Hakan Fidan için çıkarılmışsa ya da diğer düzenlemeler şahsa özel çıkarılmışsa burada da birilerini kastettikleri açık. Bu kişileri bizlerle paylaşır mı Hükûmet temsilcileri, tasarı sahipleri? Onu merak ediyorum Başkanım.

Teşekkür ederim.