BİNNAZ TOPRAK (İstanbul) - Teşekkürler.

Ben de bu verilerle ilgili bir şeyler sormak istiyordum.

Şimdi, Gonca Hanım "Mağdurların sayısı ve -Ben yanlış mı anladım?- nitelikleri hakkında elimizde veri yok." dedi. Şimdi niye bu veriler toplanamıyor? Yani bana çok da zor gibi gelmiyor mahkemelerden Adalet Bakanlığının bu verileri alması ve toplaması çünkü gerçekten de çok çok önemli. Sadece mağdurların değil belki failler hakkında da yeterince bilgimiz yok. Burada verilen, Altınöz tarafından 2014'te yapılan bir araştırma var ama sadece Ankara'daki ceza infaz kurumları. Bu, Ankara'da yaşayanlara özgü birtakım şeyler olabilir, istatistikler olabilir, Erzurum'da, Hakkâri'de, Diyarbakır'da, Edirne'de değişebilir bu rakamlar. Dolayısıyla Türkiye çapında yapılmış çalışma yok gibi. Mesela ben bir ara bu meselelerle ilgili Japonya'yı araştırmıştım, hemen her hafta oradaki Eşitlik Bakanlığı bu kadın erkek meselesinde araştırma yapıyor. Yani İsmet Bey çok haklı mesela "Aykırı cinsel kimlikler hakkında da veri yok." dedi. Gerçi bu veriyi bulmak zor çünkü kendini gizleyen çok. "Aykırı"yı öyle söylemeyelim de cinsel kimlikler hakkında veri yok.

İSMET UÇMA (İstanbul) - Ben öyle söyledim Hocam.

BİNNAZ TOPRAK (İstanbul) - Evet, öyle söylediniz tabii.

Şimdi, yani o arada parantez içinde şunu da söyleyeyim ki "Önlenebilir yöntemleri var." dediniz. Benim bildiğim kadarıyla, tıbbi olarak bunun önlenebilir yöntemi falan yok. Reklam ve tanıtımla da insanlar farklı bir cinsel kimlik edinmiyor ama o şu andaki meselemiz değil.

İSMET UÇMA (İstanbul) - Çevre şartları önemli Hocam biliyorsunuz ...

BİNNAZ TOPRAK (İstanbul) - Benim bildiğim kadarıyla bu konuda değil.

Şimdi, dolayısıyla yani bu tür istatistiki bilgilerin olması önemli diye düşünüyorum. Ben gerçekten de o gösterdiğiniz tabloyu sordum. Çünkü o tabloda neyin ne olduğu belli değil ki böyle çok makro düzeyde birtakım rakamlar, bu yasaya göre açılmış davalar ama neye göre açılmış davalar yani spesifik olarak orada açılmış olan davaların dökümü nedir? Bunu da baktığınızda anlamak mümkün değil.

Şimdi mesela, Murat Bey'in söylediği bu aile mahkemelerinde hâkim barıştırıyor "Barıştırsın" diyor daha doğrusu. Bunun hakkında bir istatistik olsa ben görmek isterdim çünkü kadın örgütlerinin ısrarla vurguladığı bir mesele var. Kadınlar, kocaları hakkında şiddet gördüklerine ilişkin, kocaları veya başka bir erkek, özellikle de ama eşlerini şiddet gördüklerine ilişkin şikâyet ettiklerinde bırakın hâkimin barıştırmasını daha karakol düzeyinde "Aman işte barışın, evinize gidin." deniliyor, ondan sonra da öldürülüyorlar. Mesela böyle vakaların oranı nedir? Yani bu barıştırma meselesi lehte bir şey mi kadınların cinayetlerini önleme açısından yoksa aleyhte bir şey mi biz bunu bilmiyoruz çünkü istatistik yok. Ama şunu biliyorum ki kadın örgütleri bu barıştırma meselesinde çok tedirginler ve ısrarlılar çünkü "Kadınların şikâyetleri ciddiye alınmıyor, karakola gittiklerinde karakolda barıştırılıyor, ondan sonra da öldürülüyor." diyorlar. Gerçekten de medyadan okuduğumuz pek çok davada bu böyle oldu, pek çok cinayette bu böyle oldu; öldürüldüklerini gördük.

Şimdi dolayısıyla, yani bu verileri toplamak çok önemli diye düşünüyorum. Neden toplanamadığı yani bunun niye o kadar zor olduğu hakkında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının elinde niye mesela bu tür verilerin tümü yok? Hani açalım biz İnternet'ten girelim bütün bu verileri bulalım. Niye bunlar yok? Onun hakkında bilgi verebilirseniz sevinirim. Bunu sadece size değil diğer arkadaşlara da soruyorum.

Teşekkürler.