| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278 ) ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ve Sayıştay tezkereleri a)Cumhurbaşkanlığı b)Millî İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı c)Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği ç)Diyanet İşleri Başkanlığı d)Devlet Arşivleri Başkanlığı e)Millî Saraylar İdaresi Başkanlığı f)Strateji ve Bütçe Başkanlığı g)Kalkınma Bakanlığı ğ)İletişim Başkanlığı h)Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ı)Savunma Sanayii Başkanlığı i)Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu j)Yatırım Ofisi Başkanlığı k)Başbakanlık |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 29 .11.2019 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Değerli arkadaşlarım, bu 6'ncı maddedeki özellikle (1)'inci fıkrayı kabul ettiğimizde bütçemizi reddetmiş oluyoruz. Bu bütçe için -zaten bütçeyi yapan yürütme ama- bizim kabul ettiğimiz bütçeyi de istediği gibi değiştirmeye tümüyle yine Strateji ve Bütçe Başkanlığı ya da Cumhurbaşkanlığı yetkili olmuş oluyor. Bizim hiçbir fonksiyonumuz -Meclis olarak, bizim derken- olmamış oluyor. Hiçbir şekilde bize ait bir bütçe olmamış oluyor.
2018'in yedek ödenek artışı -uygunluk bildiriminde var- 56 milyar lira. Yani normalde 5018 sayılı Kanun'a göre yüzde 2'sini aşmaması lazım bütçe ödeneklerinin. 7,21'ine tekabül ediyor. Burada yüzde 10'undan bahsediyor yani "Yüzde 10'una kadar yapılabilir." diyor. Yüzde 10'una kadar bu yedek ödenekte artırım yaptığı zaman tümüyle burada yapılan bütçenin hiçbir anlamı kalmamış oluyor, hiçbir anlamı. Bunun verilmemesi lazım. Gerektiği zaman tekrar yürütmenin buraya gelmesi lazım. Bu sene için söylemiyorum. Bunu bir gelenek oluşturacağız, yeni bir dönem başlattık. Bunun böyle olması lazım, anlamlı olması lazım. Bunun böyle olabilmesi için de bunu reddetmemiz lazım. Yüzde 10 değil de yüzde 2'yle 5018'deki sınırlar içerisinde, kanuni sınırlar içerisinde kalması lazım.
Bakın, 56 milyar 600 küsur milyon lira 2018'de. Bu muhtemelen aynı oranda artarsa 80-90 milyar lira artmış olacak. Hiçbir şekilde Türkiye Büyük Millet Meclisinin, yasama organın hiçbir etkisi yok. "Kuvvetler ayrılığı" diyoruz ya hiçbir önemi kalmamış olacak. Kendimizi, kendi varlığımızı inkâr etmiş olacağız. Tabii ki son söz sizindir ama böyle olduğunu da bilmemiz lazım.
Teşekkür ederim.