KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Abdullah Bey, benim 5'inci maddeyle ilgili bir sorum var.

Şimdi biraz önce anlattınız, Arsa Ofisi 2004'te tasfiye ediliyor ve TOKİ'ye devrediliyor.

ABDULLAH GÜLER ( İstanbul) - Tamamı değil, personel ve diğer... İskân Bakanlığına...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Tamam ama yani ana gövde olarak TOKİ'ye devrediliyor. O tarihten beri, 2004'ten beri TOKİ, kendi üzerine düşen, Arsa Ofisinden kalan işlemleri yapıyor, davalara bakıyor. 2004'ten beri on beş sene geçmiş; şimdi, on beş sene sonra bu işler taşrada da diğer şehirlerde de "Çok oldu, artık biz yapamıyoruz, taşra teşkilatımız da yok" diye Çevre ve Şehircilik Bakanlığına, Millî Emlak Genel Müdürlüğüne devrediliyor anladığım kadarıyla, öyle mi?

ABDULLAH GÜLER ( İstanbul) - Hayır efendim.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Nereye?

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Çevre ve Şehircilik Bakanlığının kendi bünyesinde bir de il müdürlükleri var -valilikler bünyesinde- oradaki hukuk müşavirleri ve Bakanlığın kendi temsil noktasındaki taşra teşkilatları vasıtasıyla yürütülecek.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Burada diyor ki: "Kamulaştırma ve avans karşılığı kamulaştırma iş ve işlemlerine ilişkin davalar, bundan sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığına aleyhine açılacaktır."

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Evet, Bakanlığın taşra teşkilatları olduğu için Bülent Bey, oradaki il teşkilatı içerisindeki yani ildeki il müdürlükleri, onun bünyesindeki avukatlar, oradaki mevcut personel mevcut bu davalarda gerek keşiflerde gerekse davanın diğer unsurları içerisinde taraf olacaklar.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Millî Emlakle ilgisi olmayacak mı?

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Yani o da bir taşra teşkilatı olarak varsa Millî Emlak Genel Müdürlüğünün bünyesinde, o manada defterdarlık bünyesindeki muhakemat müdürlükleridir. O kapsam içerisinde, Bakanlık kendi düzeni içerisinde....

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Muhakematla ilgisi olmayacak artık.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Maliyede.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Maliye... Şu anda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının hangi ilde, sorumluluk açısından nasıl bir şeyi... Çünkü orada birkaç müdürlük var: Kentsel Yenileme il müdürlükleri, Çevre ve Şehircilik il müdürlükleri...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Şimdiye kadar, on beş seneden beri bu iş yapılmış.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Gerekçesini şöyle söyleyebilirim: Özellikle Anayasa Mahkemesinin bir iptal kararı oldu 2010'lu yıllarda, o da yirmi yıllık bir süreyle... Biliyorsunuz kök mülkiyet ilişkisinde bir süre vardı, ondan sonraki süreden sonra dava açamıyordunuz. Mülkiyete ilişkin olduğu için bu manada, artık, süre sınırı koymuyor Anayasa Mahkemesi. Yani siz 1956 yılında, 1960 yılında, 1970 yılında, yurt dışında mirasçıları olan veya daha sonradan, geçmişte büyüklerinin orada bir arazi parçasının olduğunu öğrenen mirasçı kişiler bu manada çok sayıda dava açmaya başladılar, o kararın iptaliyle beraber. Tabii, başlangıçta, 2004'ten sonraki dönem içerisinde dava sayısı çok az olmakla birlikte, takibi de bu manada gerek bilgi, belge, evrakların temininde yaşanan zorluklarla beraber zaman içerisinde bu davalar açıldı.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Şimdi ne kadar oldu?

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Şu ana kadar tahmin ediyorum -Birinci Hukuk Müşavirimiz de söylüyor- 450 civarında, şu anda değişik şehirlerde, bölgelerde Arsa Ofisi Genel Müdürlüğünün yapmış olduğu kamulaştırma işlemleriyle ilgili davayı takip ediyorlar. Bunun ilerleyen zaman dilimi içerisinde daha da artacağını görüyoruz. Çünkü o süre tahdidinin kalkmasıyla beraber, birçok bölgede araştırmalar yapılıyor, kendi miras payları arasından kişiler kayıtları inceliyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönem bu davaların fazlalaşma ihtimali var. Bunu da öngörerek, taşra teşkilatı bulunmayan bir kurum -Bakanlığa da dâhil olmuş, eskiden Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı değildi, Başbakanlığa bağlıydı- şimdi Bakanlığın bütün imkânlarından yararlanmak istiyor. Usul ekonomisini burada işletmek istiyoruz. Yerinde keşifler, uygulamalar, bilgi ve belgeye ulaşma... Bir de şu çok önemli bir şey Bülent Bey: Arsa Ofisi Genel Müdürlüğünde çalışan birçok personel, şu anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesinde, o illerde görev yapıyorlar. Dolayısıyla işlemlerin geçmişindeki bilgi, belge, dayanaklara ulaşmakta da bu şekilde daha kolay bir işlem tesis edileceğini düşünüyoruz. Bu manada, usul ekonomisi açısından hızlanmış, daha yerinde, daha doğru iş disiplini açısından bir şey hâline de getirmiş olacağız.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Şimdi, TOKİ'nin faklı bir statüsü var, biliyorsunuz.

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) - Özür dilerim, ben birkaç keredir... Anlamak için soruyorum, ''usul ekonomisi''nden kastınız nedir?

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Sayın Tatlıoğlu...

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) - Bir açıklık getirilsin.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - ''Usul ekonomisi''nden kastımız şu, örnek vereyim, diyelim ki: Diyarbakır'da Arsa Ofisi Genel Müdürlüğünün daha önceden kamulaştırma işlemi yaptığı bir organize sanayi bölgesi yapıldı, dava açıldı. TOKİ'nin yeri Ankara'da, başka bir ilde teşkilatı yok. Avukat arkadaşımız uçak bileti alıyor, avans çekiyor, yola çıkıyor, orada davayı bekliyor, keşfe gidiyor -birçok masraf- geliyor. Belki bilgi, belge açısından orada zorlandığı hususlar oluyor.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Evet, yeterli.

Sayın Kuşoğlu, lütfen devam edin.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Peki, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının her yerde böyle avukatı var mı?

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Var efendim, birçok yerde il müdürlükleri var, taşra teşkilatı var, bölge müdürlükleri var. Yani bu konularda TOKİ'nin Ankara'dan çok daha kolaylıkla...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Benim kafamı kurcalayan şu: TOKİ'nin statüsü nedeniyle bu işi çok rantabıl görmeyip, kârlı görmeyip -çünkü hem personel rejimi farklı hem de statü farklı kurum olarak- bunu bir kamu kurumuna kaydırma gibi bir düşüncesi olduğunu şey yaptım.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Hayır. TOKİ de bir kamu kurumu.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - TOKİ biraz daha farklı.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlandı, bağlı kuruluş olarak da...

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Şimdi şöyle yapalım Abdullah Bey: İsterseniz soruları biz alalım çünkü diğer arkadaşların da talepleri var.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bir de tabii, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının da görüşünü alalım.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Tabii, onun da görüşünü alalım.

Şimdi, Sayın Kuşoğlu, şöyle yapalım: İsterseniz, sizin ilave sorularınız varsa onları sorun, lütfen, Bakan Yardımcımız da not alsın, Abdullah Bey siz de alın.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Bakan Yardımcım, bu konuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı gönüllü mü? Bu, şimdiye kadar TOKİ'nin yürüttüğü işi gönüllü olarak yürütmek istiyor musunuz hakikaten yoksa bir hamaliyesi olduğu için ya da bir getirisi kalmadığı için mi size devredilmek isteniyor? Nedir bu konu? Şimdiye kadar, kendileri on beş yıldır götürmüş.

Ve, her yerde avukatınız var mı? Biraz önce Abdullah Bey'in verdiği örnekte olduğu gibi, Diyarbakır'a buradan avukat uçağa biniyor, gidiyor, orada otelde kalıyor, masrafları oluyor, keşfe çıkıyor. Sizin her yerde avukatınız var mı? Bildiğim kadarıyla, bu işleri muhakemat götürür, demin de siz söylediniz. Ona devredilmesini anlıyorum ama Çevre ve Şehirciliği neden devrediliyor?