KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA DEMİR (İstanbul ) - Sayın Başkanım, şimdi, konuşmacıların söylediği konular var, bunları ana başlıklar altına aldığımızda Ahlat ön plana çıkıyor, Ahlat'la ilgili Anayasa Mahkemesinin aldığı iptal kararından sonra yeniden gündeme gelmesiyle ilgili bir çalışma var. Cezaların eşitliği ilkesi, bunları aslında maddelere geçildiğinde görüşme esnasında, her madde söz konusu olduğunda detaylarıyla açıklanmasında çok daha fayda olacağını düşünüyorum. Bir kısmını da izninizle genel sunuş metinlerinin içerisinde çok önemli bulduğumuz maddelere biraz daha ağırlık vermek suretiyle onları vuzuha kavuşturmayı arzu ediyoruz.

Yine, ivedi yargılamayla ilgili arkadaşlarımızın tenkitleri var ve durup durup yerel yönetimlerin uygulama esnasında değil, kaçak yapılar yapılırken değil, bütün işler bittikten sonra yıkıma girişilmesiyle ilgili bir tenkit var.

Şimdi, bizim en önemli bulduğumuz kanun teklifinin içerisindeki 20'nci maddeyle ilgili, Ahlat maddesiyle ilgili cevap vermek isterim.

BAŞKAN TAHİR AKYÜREK - Zaten o madde geldiğinde de epey tartışılacaktır sanıyorum ama genel olarak...

MUSTAFA DEMİR (İstanbul ) - Şüphesiz ama ben Anayasa'ya aykırılık açısından "Anayasa Mahkemesinin aldığı bir karar neticesinde neden böyle bir şey gündeme geliyor?" dendiği için... Şimdi, burada Ahlat ilçesinin topoğrafik yapısı dikkate alınarak ekli krokide belirlenen bölgenin Kıyı Kanunu'na tabi kısımlarında imar planı kararlarıyla resmî kurum alanları yapılabilmesi amaçlanmaktadır aslında şu anda teklifte. Yine, bu teklifimizde Anayasa Mahkemesinin önce iptal ettiği maddenin yerine Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararlarına göre yeniden düzenlenen bir madde Sayın Hocam. Burada, Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararlarında göz önünde bulundurduğu maddeleri sıralarsak eğer yani genel olarak maddeleri sınırlarsak, 1'inci maddede "Sınırları ve kuralları belli olmalı." diyor Anayasa Mahkemesi. Bununla ilgili yapılan ve şu anda teklif olarak sunulan maddenin içerisinde...

Bir: Bununla ilgili imar planları içerisinde yapılacak yani sınırları da belli, amaçları da belli.

İkincisi: Ne yapılacağının belli olması. Burada da amacı detayıyla açıklığa kavuşturuluyor. Bir de amaç dışı kullanılmaması yine imar planlarına uygun bir yapı olduğu için imar plan notlarındaki amaç dışına çıkmasının mümkün olmadığı görülüyor.

Anayasa Mahkemesinin 2'nci maddesi, daha doğrusu iptal gerekçelerinin 2'ncisini eğer sıralarsak, denetime tabi olmadığı hükmü öne sürülmüştü. Burada da imar planlarına göre yapılacağı için hem uygulamada hem yargı açısından denetime açık olduğu rahatlıkla görülmektedir bu yeni önerimiz. Üçüncü bir konu, Anayasa Mahkemesinin özellikle üzerinde durduğu üçüncü bir konu, kamu yararına olması ilkesiydi. Burada da resmî kurum ve kuruluşlar için yapılacağı bunun, imar planında ve yapılan projede ve burada yine... Pardon, Spor Bakanlığımız tarafından gençlere yönelik kültürel etkinlikler, Ahlat'taki tarihî birikimin günümüzdeki gençlere yansıtılması için gösteriler ve bu tür amaçlar yani kültürel etkinlikler ve sosyal etkinlikler ve özellikle Ahlat ve çevresindeki Selçuklu-Türk medeniyetine ait unsurların günümüzdeki gençlerimize tanıtılması hedeflenmektedir burada temel amaç. İnşallah, maddelerine geçtiğimizde, Sayın Başkanım, bunları bütün detaylarıyla tekrar açıklayacağız.

İvedi Yargılama Kanunu'nda... Şimdi, 19/3/2015 Anayasa Mahkemesinin Kararı ve Resmî Gazete'de yayımlanan 13/6/2015 tarihli Karar'da ve Anayasa Mahkemesinin 29385 sayılı verdiği Karar'da... Sayın Akif Hamzaçebi ve Sayın Engin Altay'ın Anayasa Mahkemesine götürdükleri maddenin, Anayasa Mahkemesi tarafından ivedi yargılama usulüne aykırılık münasebetiyle giden madde... 18'inci maddesiyle 2577 sayılı Kanun'a eklenen (20-A) madde Anayasa'ya aykırı olmadığına ve iptal isteminin reddine oy birliğiyle karar verildi. Yani aslında ivedi uygulama şu anda yürürlükte olan ve şu anda da zaten kullanılan bir madde. Sadece imarla ilgili mevzuatların veya sıkıntıların bir an önce vuzuha kavuşturulması amacıyla ve burada hak mağduriyetinin olması hasebiyle zaten ivedi yargılama usulüne tabi olunsun arzusu içerisindeyiz. Zaten şu anda kullanılan ve değerlendirilen bir madde. Biz, ne Anayasa'ya ne mevzuata ne şu anda uygulanan herhangi bir kanuna aykırı olmadığını düşünüyoruz.