| Komisyon Adı | : | BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM KOMİSYONU |
| Konu | : | Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/2512) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 16 .01.2020 |
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Duydum Sayın Başkan.
Şimdi, ben kişisel olarak yerel demokrasinin, yerel yönetimlerin geliştirilmesinden yanayım. Sizler de, bu konuda her 2 başkan da bu görevi yerine getirdi, deneyimleri var. Arkadaşlarım Sayın Zeybek ve Hamzaçebi'nin dile getirdiği, Mustafa Demir Bey'in dile getirdiği hususlar çerçevesinde birkaç saptama yapmak istiyorum. Şöyle ki: Şimdi, özellikle ben de sondan ikinci fıkra üzerinde konuşmak istiyordum ama bu dile getirilenler çerçevesinde esasen bu sorunun 6360 sayılı Yasa'dan kaynaklandığını söylememiz gerekir. Bildiğiniz gibi, bu yasa alelacele yürürlüğe konuldu ve bütünşehir hedefinde Türkiye şu anda 2 ayrı yönetime bağlı yerel yönetimler bakımından: Bir, büyükşehirler; bir de diğerleri. Şimdi, bu çerçevede esasen olması gereken, bu yasanın -yani Türkiye'nin bütününü dikkate alan bir yasa- bütün belediyeleri geliştirmesi gerekirken, bütün Türkiye'yi belde yönetimine, yerel yönetime kavuşturması gerekirken beldeler sıfırlandı, köyler ise mahalleye dönüştürüldü. Bu aslında sürdürülemez bir durumdur, sürdürülemez olduğu için partiniz yani 1'inci parti bu konuda çalışıyor bildiğim kadarıyla, biz de çalışıyoruz. Çünkü şu andaki durum, 2 ayrı Türkiye, 2 ayrı yönetim Anayasa'ya aykırıdır. Kesinlikle 2 ayrı yönetim hem 127'nci maddeye aykırıdır hem de 2'nci maddeye aykırıdır fakat bu bir vakıa. O bakımdan, sizin yaptığınız bu açıklamayı, hani "Biz yerele öncelik verdik." biçimindeki açıklamayı şu şekilde, kayıt altında anlamak lazım: Aslında yapılan yerel değil, büyükşehir uhdesinde merkezileştirmektir. O bakımdan, esasen uzun vadeli yapılması gereken, köyleri güçlendirmek hatta köyleri belde yönetimine kavuşturmak ve elden geldiğince Türkiye geneline yerinden yönetimleri yaymak olduğuna göre ve bu 2 ayrı yönetimi Türkiye'nin bir an önce aşması gerektiğine göre, bu düzenlemeleri biraz da bu yaklaşımla, anlayışla yapmakta yarar var. Yani 6360 sayılı Yasa "Hele bir görelim uygulamayı, ona göre ya bundan vazgeçeriz ya da diğerlerini buna tabi tutarız." biçiminde bir anlayışla yürürlüğe konuldu ama şimdi görüldü ki Türkiye'de 2 ayrı statü ortaya çıktığı gibi, buraya da yansıyan, cumhuriyetin başından beri oluşan köy yapısı, köy yönetimi, onların tüzel kişiliğinin sona erdirilmesinin yarattığı sorunlar var. O bakımdan, tabii ki belki bu maddede sondan ikinci fıkrada şu ya da bu biçimde bir değişiklik yapılabilir kuşkusuz ama yapılsa da bunun bir çözüm olmayacağını, esasen daha büyük, bütün Türkiye'nin yerel yönetimler yasası üzerinde düşünmemiz gerektiğini, zira bugünkü anlayışla Bütünşehir Yasası'nın esasen köyleri, mezraları da âdeta silici, yutucu bir yapıyla yerel yönetimlerin özüne, esprisine uygun düşmediğini düşünüyorum. Bunu sizlerle paylaşmak istedim.
Teşekkür ederim.