| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu Teklifi (2/2537) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 29 .01.2020 |
ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Değerli Başkan, değerli arkadaşlar; cuma günü bir deprem yaşandı, depremde yaşamını yitiren yurttaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı, halkımıza da sabır diliyorum.
Zorlu ve zahmetli bir süreçten geçiyoruz. Dünden beri dünyanın bir çok yeri ve Türkiye'nin bir çok ilinde depremler yaşanıyor. Bu noktada siyasetüstü bir plan ve projeyle duruma yaklaşmamız gerekiyor. Aynı zamanda, Elazığ'da yaşanan depremde HDP'nin, partimizin belediyeleri yardım kampanyası başlatmıştır. Ergani Belediyesi Elâzığ'a 2 kamyon malzeme götürmek istedi, maalesef çeşitli gerekçelerle engellendi. Yaşanan bu kadar acı ve sorunların üzerine çıkıp bir de bu tür gerekçeleri öne sürerek bu işi siyasallaştırmanın da anlamı yoktur; bu, partimiz tarafından da kabul edilebilir bir durum değildir.
Ürün güvenliği açısından, doğrudur, Avrupa Birliği standartlarını tutturmamız gerekir ama insan sağlığını referans almalıyız, önceliğimiz insan sağlığı olmalıdır, sadece Avrupa Birliği standartlarına uysun diye değil.
Bakınız, bizim Akdeniz'de bulunan illerimiz Rusya'ya ve çeşitli ülkelere sebze, meyve ihracatında bulunmaktadırlar. Geçen yıl ve 2018 yılında bu ürünlerin büyük bir kısmı sağlık açısından uygun olmadığı için, çeşitli haşereler ve tarımsal zararlılar bulunduğu için ülkemize tekrar gönderildi. Aynı zamanda, biz de ülkemize -Brezilya gibi- Latin Amerika'dan hayvan getirdik, hayvan ithalatı yaptık. Bu noktada, İskenderun'a getirilen büyükbaş hayvanlarda şarbon hastalığı tespit edildi ve birçok sorun bulunmaktadır. Önemli bir kanun teklifidir, umut ediyoruz ki buradan eksiklikleri de göz önünde tutularak Meclise gönderilmesi ama 15'inci maddeye bakınca kimi istisnalar vardır. Bu istisnalar Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanımıza bırakılıyor. Bence ülkede yaşanan tüm problemleri veya sıkıntıları çözmeyi sadece Cumhurbaşkanının sırtına yüklememeliyiz. Bu istisnalar nedir, ayrıntılı bir şekilde burada açıklanması gerekiyor. Acaba bu istisnaların içinde farklı durumlara mı bakmak gerekiyor yoksa ilgili bakanlık -Ticaret Bakanlığı olur, Sanayi Bakanlığı olur- kendi yetki alanıyla ilgili kendi işini yapabilir. Bence her defasında kimi istisnaları öne sürerek Cumhurbaşkanını da fazla yormamalıyız, sözün tek sahibi yapmamalıyız. Çünkü burada Komisyonun da yapması gereken şeyler var, Meclisin de yapması gereken şeyler var ve bakanlıkların da yapması gereken şeyler var. Bir deprem oluyor, Cumhurbaşkanı bakanları görevlendiriyor, gönderiyor; hiç gerek yok. Sorumlu bakan, yetkili bakan kendi ekibiyle, kendi iş arkadaşlarıyla gidip sorunu çözebilir. Bence Cumhurbaşkanının yükünü de daha fazla yükseltmemeliyiz. Bu noktada biz de ilerleyen safhalarda kimi maddelerle ilgili görüşlerimizi dile getireceğiz.
Başarılar.