| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu Teklifi (2/2537) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 29 .01.2020 |
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Şimdi, son önerge olduğu için bir şeylerde söylemek istiyorum ama 20'nci maddeyi de çok hızlı geçtik burada sizinle tartışırken, bu cezai konular.
Arkadaşlar, ben şunu anlayamıyorum: Bütün kanunlarda da bu ceza...
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Biz de aslında açıklama isteyecektik zaten.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Açıklama isteyelim, tamam. Tekririmüzakere yaparız bir şey varsa, ayıp ediyorsun.
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - 26'ncı maddeye açıklama isteyelim.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - İsteyelim.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Madem söz aldım, bir fikrimi söyleyeyim, sonra siz söyleyin
Baktığımız zaman bir önceki yasa teklifindeki rakamlara ve şimdiki rakamlara, ciddi bir artırıma gidilmiş ama benim asıl söylemek istediğim şu: Biz genelde bunu yapıyoruz bütün kanunlarda, para cezaları işlerinde. Diyoruz ki işte burada da söylemişiz: "20 bin liradan 200 bin liraya, 50 bin liradan 500 bin liraya..." Türkiye müthiş bir enflasyon yaşıyor ve dünyada 5'inci ülke şu anda enflasyon olarak. Hani böyle çok siyasallaştırmadan konuşmaya çalışıyorum, bunu hepimiz kabul ediyoruz. Hatta TÜİK'in açıkladığı rakamlara göre de piyasadaki enflasyon çok farklı. Onlar yüzde 11 açıklarken piyasa yüzde 50 enflasyon var, gıdada yüzde 20 derken yüzde 200 enflasyon var bütün kalemlerde neredeyse. Böyle bir ortamda bu cezai yaptırımların birkaç sene sonra bir karşılığı olmuyor burada rakam yazılanların. Yani niye bütün kanunlarda bunu yapıp da daha sonra iki yıl, üç yıl sonra tekrar getirip bu cezaları artırma cihetine gidiyoruz, her seferinde komisyonları ve Meclisi meşgul ediyoruz? Niye bir oran konmuyor? Örneğin tamam, alt-üst limit belirlenmiş. Bundan sonraki süreçte her yıl yeniden değerlendirme oranında artırılabilir ya da enflasyon oranında artırılabilir.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Zaten var öyle bir imkân.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Cumhurbaşkanına mı yetki veriyor artırılmasıyla ilgili?
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Hayır, bakın, orada 39.307 lira gözüküyor ya.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Nerede? Okuyamadım onu, bulamadım.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Dün size bir tane rapor dağıttık, 2019 yılında 4700 sayılı Kanun'da "39.307 lira." diyor ya, o 39.307 liranın orijinali belki 3 bin liradır. Yıllar itibariyle eskale ede ede bu küsurat öyle gelmiştir. Şimdi 50 bin lira diyoruz ya biz buna, yıllar itibariyle enflasyon veya yeniden değerleme oranıyla yeniden değerlenecek, bu fiyatlar, oradaki 50 bin lira düz çıkmayacak. Genel kanunda var zaten, Kabahatler Kanunu'nda da var, yeniden değerlendirme oranınca değerlendirme.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Başka bir şey daha söyleyeyim: Arkadaşlar konuya biraz hâkimler ama tam da bizim anlamak istediklerimize veya bizim öğrenmek istediklerimize, bizim sorduklarımızın tam karşılığında cevap veremedi. Çok da kanunu çalıştıklarını yani eskisinden yeniye çekerken çalıştıklarını düşünmüyorum. Biraz kopyalamışlar. Niçin söylüyorum? Bakın, örneğin 9'uncu maddede "gereklerine" yerine "mevzuatına" koymuşlar, bir kelime değiştirmişler; "teşkil ettiği" yerine "taşıdığı" koymuşlar, "bilgiler" yerine "yükümlülük" koymuşlar, "muhafaza etmek" yerine "halel gelmemesini" koymuşlar, "arz ettiği" yerine "arz etmiş olduğunu..." Bu bize çalıştığınızı göstermek için mi yapılan bir düzenleme, onu anlamak istiyorum. Gerçekten, tercümede bir sıkıntı yaşamışsanız, o müktesebatı Türkçeye dönüştürürken yaşadıysanız çağırırsınız yeminli tercüme bürolarını, yaptırırsınız bu işi. Siz de burada kelime oyunlarıyla biz sanki çalıştık gibi bir ifadeyi... Yani bu Komisyonu bu kadar meşgul etmezsiniz. Yani, ben sadece 9'uncu maddeden örnek veriyorum. Aşağı yukarı bütün maddelerde bu var. Geçen Komisyonda da bir maddede bir kelimenin izah edilmesini... Sadece bir kelimeyi çıkartıp yerine farklı bir kelime koymuşlar. Orada oturan bakan yardımcısı arkadaş, eski bakan, genel müdür niye yaptıklarını söyleyemedi. Hatırlıyorsunuz değil mi? Bize gelirken böyle gelmeyin lütfen, anlayacağımız bir dille gelin.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Onların burada bir yetkisi yok ki onlar geliyorlar bize danışmanlık yapıyorlar.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yok, yapmıyorlar, kanunu onlar hazırlıyor. Ben de tam buna karşıyım işte.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Bak, şimdi Hulusi Bey'e haksızlık yapıyorsun. Hulusi Bey TSE Genel Müdürlüğü yapmış arkadaş, konuyu iyi bilen bir arkadaş.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Başında söyledim zaten, bu bir avantaj.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Dinledim ben Hulusi Bey'i, kanun teklifini. Dedim ki: "Tebrik ediyorum, çok güzel çalışmışsın, çok güzel hazırlamışsın." Yani, Hulusi Bey'e haksızlık yapmış oluruz.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Genel olarak söyledim yani bunu size özel söylemiyorum.
BAŞKAN MUSTAFA ELİTAŞ - Şöyle: Buradaki bu kanunla ilgili söylüyorsun ama şimdi, arkadaşlar, bizim zihnimizi, ilahi bir kudret kafamızı açıp bir şeyi doğru olarak koymuyor. Niye bu Komisyon var? Tartışalım diye yapıyoruz. Dikkat ediyorsanız sizin önergelerinizle ilgili konuları ben sizden daha keskin savunuyorum. Farkındasınız herhâlde.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Farkındayım ama oylama yaparken de hemen öyle dediğinin de farkındayım yani, sadece o tarafını sorma bana.