| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bankacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2596) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 11 .02.2020 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Değerli arkadaşlar, hepinize yeni dönemde saygılar sunuyorum, başarılar diliyorum tekrar.
Sayın Başkanım, şimdi bürokratlarımızı tanıdık ama şöyle sizin gönderdiğiniz metinde, baktım, dağıtımda Cumhurbaşkanlığına sadece bilgi verilmiş. Cumhurbaşkanlığıyla ilgili kurullara bu tür konularla ilgili katılım için bilgi verilmiyor mu acaba? Yani bilgi verilmiş ama katılımları istenmemiş herhâlde. Şimdi bunu nasıl yapıyoruz, nasıl ayırıyoruz? Aktif olan-olmayan... Onlarda neden öyle bir ayırım yapıyoruz yani sadece bilgi veriyoruz? Buraya katılmalarının sağlanması gerekir. Mesela Strateji ve Bütçe Başkanlığının böyle bir yerde, toplantıda olmaları lazımdı diye düşünüyorum; bütçeyi hazırlıyorlar...
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Gereğinde var.
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Gereğinde Strateji ve Bütçe Başkanlığı varmış.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Hazine ve Maliye Bakanlığı var. Nerede var Mustafa Bey? Geldi mi kimse?
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Strateji ve Bütçe Başkanlığından bir arkadaşımız olmalı.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Kimse yok. Burada kamu kuruluşlarının temsilcileri bulunuyor, çeşitli konularda da görüşlerini alıyoruz, almamız da gerekiyorsa onların da katılması lazım yani kurma hizmeti yapan tarafın da aktif olarak işleri yürüten icra tarafının da eşit olarak katılması gerekir diye düşünüyorum. Bu yeni dönemde farklı bir yapı var.
Şimdi, değerli arkadaşlar, Sayın Başkanım; gerçekten bir rahatsızlığım var, öncelikle onu belirteyim. Bu, bizim 27'nci Dönemde hazırladığımız 18'inci kanun teklifi olacak bu. Şöyle çıkardım hepsini sıra sayılarıyla, şimdiye kadar 17 kanun teklifi geçmiş Komisyonumuzdan, bunlardan 2'si kesin hesap, 2'si de bütçe, bu 4'ü çıkarsa 13 kalıyor yani dolayısıyla 13 torba kanun teklifi geçmiş.
Biliyorsunuz, dün kasım ayına ilişkin işsizlik verileri açıklandı. Resmî rakamlara göre 4,5 milyon işsiz var, 8 milyonu geçiyor işsiz sayısı. Bu 13 kanun teklifi içerisinde işsizlikle ya da ekonomiyle ilgili -ekonominin durumu ortada- hiçbir şey yok, yapısal reformlarla ilgili hiçbir şey yok. Biz bunlarla uğraşıyoruz ve ben gerçekten rahatsızlık duyuyorum, sizin de aynı rahatsızlığı hissettiğinizi düşünüyorum. Bizim parlamenterler olarak, milletvekilleri olarak -burası Plan ve Bütçe Komisyonu- burada paraya müteallik konularla ilgili olarak çalışan bir komisyon olarak öncelikle bu ekonomik krizle ilgili, işsizlikle ilgili, vatandaşın duyduğu sıkıntılarla ilgili çalışıyor, bunlarla ilgili mevzuat düzenlemeleri konusunda tartışıyor, uğraşıyor olmamız lazım. Bakın, bu kadar düzenleme yapmışız, bunlarla ilgili tek bir konu gündeme gelmemiş. Her defasında bu yapısal reformlarla ilgili olarak "Getireceğiz." denmiş, gelmemiş. Bunların gündeme gelmesi gerekir diye düşünüyorum. Sizin de bu konuda rahatsız olduğunuzu düşünüyorum. Bizim, üretimi artıran, ihracatı artıran konuları tartışmamız, konuşmamız lazım, bunları öncelikli olarak gündemimize almamız gerekir diye düşünüyorum. Bu konuda kanun yapmasak bile denetim yapmamız lazım, bu konular gündemde olmalı diye düşünüyorum. Hakikaten BDDK ve SPK konusu da çok önemli -biraz önce Sayın Savaş belirtti- ekonomide finans sektörünün yeri çok önemli, bankaların yeri çok önemli, SPK'nin çok önemli bir yeri var ama bunun haricinde tabii ki doğrudan reel sektörle ilgili düzenlemeler de yapmak zorundayız, istihdamla ilgili düzenlemeler de yapmak zorundayız ve bunlar çok gecikti.
Sayın Başkanım, siz bakanken de bu konuda çalışmalar yapıyordunuz, gündeme getirecektiniz ama bakın hâlâ bir şey yapılmadı yani devlette devamlılık vardır, o devamlılık yapılmadı. Sizin dönemde hazırlanan projeler, programlar vardı -yüz günlük, yıllık- onların devamlılığını göremiyoruz. Onun için çok büyük bir eksiklik var, bunun giderilmesi gerekir, devlette devamlılığın esas alınması gerekir. Biz öncelikle bu konularla uğraşmalıyız diye düşünüyorum.
Şimdi, bu konular çok önemli, siz de bankacılık sektörüyle alakalı güzel rakamlar verdiniz, iyi bilgiler verdiniz Sayın Savaş ama bu rakamlar ile maddeler arasındaki bağlantıyı henüz bilmiyoruz. İnşallah maddelerin görüşülmesi sırasında o bağlantıyı da kurabiliriz. Eksik olan konularla ilgili, rakamlarla ilgili, makrorakamlarla ilgili, gerçekten bankacılık sektörüyle ilgili ya da sermaye piyasasıyla ilgili gereken düzenlemeler yapılıyor mu? Yeterince bilgi sahibi değiliz. Ben şimdiye kadarki bilgilerimle eksik olduklarını düşünüyorum.
Katılım bankalarıyla ilgili önemli düzenlemeler var; özellikle katılım bankalarıyla ilgili bilgi vermediniz. Yatırım ve katılım bankalarının sektörde yüzde 13'lük bir payı var -6 birisinin, 7 birisinin- ama ikisiyle ilgili de önemli düzenlemeler olduğu hâlde... Özellikle katılım bankalarıyla ilgili, katılım bankacılığının durumu nedir, çok fazla sıkıntısı var, önemli düzenlemeler var ama o düzenlemelerle o sorunlar, sıkıntılar gideriliyor mu? Bunu göremedik, orada bir eksiklik var, sizin de herhâlde kafanızda o soru işaretleri vardır. Bir etki analizi olmadığı için Sayın Başkan, bunları göremiyoruz. Cemal Bey "Eksiklik yok." dedi ama kanun bu, üstelik bu dönemde çıkmış bir kanun, etki analizinin muhakkak olması lazım. Bu, paraya müteallik, ekonomiyle ilgili bir konu yani burada ne getirir, ne götürür, bunun net olarak çıkması lazım. Eksik olmaz olur mu Cemal Bey, muhakkak bir eksiklik var. Bunun giderilmesi lazım. Bu eksikliği hepimiz biliyoruz, siz de biliyorsunuz, bunların takviye edilmesi lazım.
Bugün son anda değiştirdik İdlib'de meydana gelen menfur olay nedeniyle, ben aşağıda Kızılay ve BAŞKENTGAZ'la ilgili bir araştırma önergemiz olacaktı, ben o konuda konuşacaktım. Şimdi, SPK'yle ilgili bu düzenlemeleri yapıyoruz, tabii ki yapılması gerekir. Bir çoğuna katılacağız biz de ama gördüğüm kadarıyla mesela, BAŞKENTGAZ gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşmüş; bir gayrimenkul yatırım ortaklığı biliyorsunuz. Daha sonra verilmemiş ama normal olarak vergi kanunlarına göre vergi muafiyeti de tanınır ama gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüştüğüyle ilgili SPK'den nasıl izin almış anlamak mümkün değildir. Bugün Sayın Başkan, Başkan Yardımcıları da buradayken bu konuyla ilgili bilgi alabilirsek de memnun olurum. "Altyapı Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı" deniyor ama vergi muafiyeti de tanınmıyor bir taraftan da. Hem kanunun bir gereği var hem mevzuatta kanuna aykırılıklar var. Normalde birçok kurum kuruluş bu izni alamazken BAŞKENTGAZ neye dayanarak böyle bir izin almış? Biliyorsunuz 2037'ye kadar bir imtiyaza sahip BAŞKENTGAZ. Yani 2037'ye kadar bu işleri yapmakla ilgili bir özelleştirme hakkı elde etmiş. Neye dayanarak gayrimenkul yatırım ortaklığına dönüşmüş? Yani düzenlemeleri yapıyoruz ama uygulama çok daha önemli; uygulamada garip garip işler yapıyoruz. Yani düzenlemeleri yapalım, kanun, mevzuat iyi olsun ama uygulaması da doğru olsun her şeyin. Mesela, geçmişte bu konularda çalışan birisi olarak ben hakikaten merak ediyorum: Neden uygulama bu şekilde, Maliye Bakanlığı ile SPK arasında bir sorun oldu, sıkıntı oldu? Neden uygulamada böyle istisnai bir durum var? Açıklama getirebilirseniz çok memnun olacağız. Mesela, BAŞKENTGAZ SPK'den izin almış bir şirket olduğu hâlde internet sitesinde ortaklarını bulmam mümkün olmadı. SPK'den izin almış bir şirket ama ortaklarını tespit etmemiz mümkün değil; sanki her şey gizliymiş gibi. Hâlbuki bunların kim olduğunu, SPK'den izin almış bir şirketle ilgili bilgileri rahatlıkla görebilmemiz lazımdı.
Yine, Trust Teminat Yönetim Sözleşmesi'yle ilgili -Sayın Savaş siz değindiniz ama- daha ayrıntılı bilgi bekliyoruz, bu yeni bir düzenleme. "Trust" ne için özellikle çıkıyor? Uygulaması nasıl olacak bu konunun, Teminat Yönetim Sözleşmesi'nin? Ve "borçlanma aracı sahipleri kurulu" oluşturulmasında amaç nedir? Bu, tüzel kişiliği bulunmayan yatırım fonları, konut ve varlık finansmanı fonlarının tapu ve diğer resmî sicil işlemleriyle ilgili tüzel kişiliği haiz addolunmasının sağlanmasıyla nasıl bir yarar elde edilecektir? Yani, ne getirecektir bu, bu tür yerlere? Bunlarla ilgili rakamsal bilgiler de verebilirseniz çok teşekkür ederim.
Sayın Başkan çok teşekkür ediyorum. Maddelerde tekrar söz almak isterim.
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Ben Teşekkür ediyorum.
DURMUŞ YILMAZ (Ankara) - Sayın Başkanım...
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Burada Sayın Kuşoğlu tarafından dile getirilen özellikle -şimdi değil tabii sonra vereceğim size söz- kalkınma ve yatırım bankalarına yönelik -daha sonra cevaplandırabilirsiniz- yine SPK'ye yönelik bazı sorular Sayın Kuşoğlu tarafından yöneltildi.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bir şey daha ilave edebilir miyim?
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Buyurun efendim.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; tabii, bunlarla ilgili olarak, şimdi biz Sayın Savaş'a -burada aynı zamanda siyasi kişiliklerimiz var- eleştirilerde bulunmak istiyoruz uygulamayla ilgili. Biraz önce ben SPK'yle ilgili bir eleştiride bulundum; neden şu şirket gayrimenkul yatırım ortaklığı izni almış, nasıl almış... Bu muhtemelen siyasi bir konu, siyasi eleştiride bulunmam lazım ama Sayın Başkan ya da Yardımcılarına siyasi bir eleştiride de bulunmak istemem onlar da bürokratlardır, onlar da haklı olarak bana siyasi bir cevap veremezler. Mesela, bu da bizim buradaki kanun yapma yöntemimizin ne kadar yanlış olduğunu bu dönem özellikle gösteriyor. Burada siyasi birisinin oturması lazım. Sayın Savaş muhatap değil teklif sahibi olarak. Yani yürütme erkinden birisinin olması kanun aşamasında, kanunun yapma aşamasında... Ve bu denetim görevimizi daha iyi yapmamızın sağlanması lazımdı, bu bakımdan da çok büyük bir eksikliktir. Tekrar dikkatinize sunuyorum.
Teşekkürler.