| Komisyon Adı | : | MİLLİ EĞİTİM, KÜLTÜR, GENÇLİK VE SPOR KOMİSYONU |
| Konu | : | Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç'ın, YÖK'ün faaliyetleri hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 12 .03.2020 |
ORHAN ERDEM (Konya) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Bu başlattığınız bilgilendirme noktasındaki çalışmaların, Komisyonumuzun bir üyesi olarak çok faydalı olduğunu belirtmek istiyorum. YÖK Başkanımıza, heyetine de çok teşekkür ediyorum.
Sayın Başkanım, birkaç kere sunumlarınıza şahit olduk. Gerçekten bir farklılık yaratarak iyi niyetle güzel işler yapılıyor. Bildiğimiz konular da var, size yardımcı olmamız lazım. Bu vakıf üniversitelerinin, artık vakıf mı özel üniversite mi olduğunun belirlenmesi lazım. Bunun, bir Anayasa değişikliği gerektirdiğini biliyoruz. Burada bütün partilerin üyeleri var, buna kimsenin de ben karşı çıkacağını zannetmiyorum. Çünkü artık belli bir noktaya geldi, 70'in üzerinde vakıf üniversitesi oluştu ve biz biliyoruz ki bunların bir kısmı özel gibi çalışıyor. Belki bu konuda birkaç şey konuşmak lazım.
Sayın Başkanım da söyledi bunu, siz de. Doktoradan sonra, doçentliğin alınmasıyla başlayan bu körleşmeye, aynı yerde kalma... Geçmişte buna dönük farklı illerde görev yapma şansı verilerek daha hareketli bir akademik kadro oluşturuluyordu. Bunun üzerinde duruluyor diye düşünüyorum.
Norm kadroyu getirdiniz, çok önemli ancak fazla öğretim üyesi olan üniversitelerdeki atıl hocalarımızı değerlendirmek gerekiyor. Tabii, dünyada ilk 500 üniversite sıralamasında sıkıntı yaşıyoruz. Ben biliyorum ki siz bu konuda bir çalışma başlattınız. Benim de hemşehrim Profesör Doktor Bülent Arı Denetleme Kurulundayken sordum ona ben: "Niye biz 500'de bu kadar azız?" "Başkan talimat verdi, ben çalıştım, aslında çok üniversitemiz girer. Dijital sisteme, online sisteme geçmemiz gerekiyor. Bunun üzerinde çalışılıyor." demişti. Bu konu önemli, üzerinde durulması gerekir diye düşünüyorum.
Son olarak, bu en son slaytınız önemli, bunu kısmen de biliyoruz. Aslında bu, 28 Şubatın bize bir mirası. Herkesi teknik okullardan, imam hatipleri kapatma adına, üniversitelere yönlendirdik ve yıldan yıla sorun bu hâle geldi. Benim de bulunduğum dönemde başlatılan çalışmalarla lise çağında teknik okullardaki öğrencileri yönlendirerek hayata atılmalarını sağlamamız gerekiyor. Bu hem Millî Eğitim Bakanlığının hem sizin birlikte çalışarak sonuçlandırmanız gereken bir konu. Meslek yüksekokullarını daha aktif hâle getirmemiz lazım ve herkesin üniversiteye gideceği inancını ve bu noktadaki beklentiyi hayata daha önce atılacak şekle getirerek planlamamız lazım. Almanya eğer herkesi üniversiteye getirmeye çalışsa bu oranın orada da çıkacağına inanıyorum ben.
Teşekkür ederim.