EROL KATIRCIOĞLU (İstanbul) - Efendim, bu ikisi de özellikle şirket birleşme ve satın almaları gibi bir konuda rekabet otoritelerine gözleme ve karar verme konusunda bir yetenek kazandırıyor. Hâkim durum tespiti genellikle kabul edildiği gibi, Sayın Başkanın da söylediği gibi yüzde 40 yani iki şirket birleşirken pazar payları yüzde 40'ı aşmayacak gibi gözüküyorsa ona izin veriliyor. Yüzde 40'ı aşacaksa da bu sefer hâkim durum yaratıyorsunuz. Dolayısıyla rekabeti olumsuz etkileyeceksiniz diye 6'ncı madde çerçevesinde yasaklanıyor veya izin verilmiyor.

Şimdi burada yapılmak istenen şey, özellikle daha küçük ve yüzde 40'ın altında olmakla birlikte, belli bir zaman dilimi içinde rekabeti bozma olasılığı olan şirket birleşmelerinin bu test çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini söylüyorlar. Benim buna bir tek itirazım var, onu da söyleyeyim: Rekabet Kurumuna iki türlü kullanılabilecek bir etki alanı veriyor diye düşünüyorum. Yani çok rahatlıkla kötüye kullanılabilecek olan bir madde olduğunu düşünüyorum. Şöyle: Yani yüzde 40'ın altında olmakla birlikte etkin rekabet konusundaki testi geçmiş olan şirketlerin gerçekten öyle olup olmadıklarına karar verirken kullanacağımız malzemeler tartışmaya çok açık olabilir diye düşünüyorum. Dolayısıyla da biz şimdi Rekabet Kurumu etki alanı içinde böyle bir yetki vereceğiz, o yetki alanının nasıl kullanılacağını bilmeden vereceğiz diye düşünüyorum. Dolayısıyla da kötüye kullanma ihtimalinin olabileceği bir madde olduğunu düşünüyorum. Onun için bir itirazım var yoksa genel tartışmaya bir itirazım yok.