KOMİSYON KONUŞMASI

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Şimdi, evet Sayın Başkan, esas problem burada aslında Yargıtayın usul ve esasa uygun yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin bütün kararlar, aslında Anayasa'nın mahkeme kararının gerekçeli olması hükmüne açıkça aykırıdır. İnsan Hakları Mahkemesinin de böyle iki satırlık kararlarla Yargıtay veya istinafın kararlarının hak ihlali olmadığı sonucunu doğuracak bir karar vermesi de çok akla, mantığa ve hukuka uygun görülmemekte.

Şimdi, Yargıtayın aslında esas görevi içtihat yaratmak, kanunları yorumlayarak hukuk yaratmak. İstinaf da kendine Yargıtayı örnek alıyorsa -çünkü istinaf Yargıtay değil- kendini küçük Yargıtay gibi görüp ondan sonra da "Ben de onun gibi onama kararı..." derse -çünkü "Yerel mahkeme kararlarına karşı istinaf sebeplerimi reddettiği zaman onu onamış oluyorum." derse- o zaman biz istinaf ile Yargıtayın ayrımını ortadan kaldırmış olacağız. Esas zaten problem burada.

Küçük bir örnek vereyim: Kıbrıs Yüksek Mahkemesinde her bir kararı -orası için belki "Küçük bir ülke." diyeceksiniz ama- tek tek elle ve sayfalarca yazarak birer içtihat olarak yayınlıyorlar. Kıbrıs, Çubuk kadar yer ama hukukun 1 kişi için de 1 milyon kişi için de aynı olması gerekiyor. Özellikle Yargıtayın onama kararlarının da gerekçeli olması lazım. Neden onuyorsun? "Şu yasanın şu maddesine göre..." veya "Şuna göre..." demesi lazım. Bizim Türk hukukundaki en büyük sıkıntılarımızdan biri, Yargıtaydaki iş yükünün aşırı artması, bölge adliye mahkemelerinin şimdiden bile tıkanması. İşte, belki de bugün görüştüğümüz tedbirler yargıyı hızlandıracak diyoruz ama bunlar da palyatif tedbirler, bunların daha alt sebeplerine inilip çözülmesi gerekiyor. O da tabii, siyasi iktidarın görevi.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ BAŞKANI YUSUF ŞAHİN - Sayın Başkanım, bir cümleyle cevap vermek istiyorum.

OTURUM BAŞKANI GÜLAY SAMANCI - Tabii, buyurun.

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ BAŞKANI YUSUF ŞAHİN - Bölge adliye mahkemesine "Yargıtay" veya "Küçük Yargıtay" gibi bir tanıma katılmıyorum. Biz derece mahkemesiyiz, hüküm mahkemesiyiz; içtihat mahkemesi değiliz. Farkımız da şu: Gerekçeyi mutlaka yazacağız zaten, istinaf sebeplerinin neden karşılanmadığını...

ALPAY ANTMEN (Mersin) - O zaman buna ne gerek var?

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ BAŞKANI YUSUF ŞAHİN - Bu ilk derece mahkemesinin özetini yapacağız, şimdi tamamını yazıyoruz.

ALPAY ANTMEN (Mersin) - "İlk derece mahkemesi kararı özetlenmez." deriz, biter.

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ BAŞKANI YUSUF ŞAHİN - Hayır, diyemiyoruz işte, şu andaki metin -359- 1a'dan başlıyor "Hepsini yaz." diyor. Bu eğer şeyse, tamam, kaldırmasa. Şimdi esastan ret kararı vereceksek ilk derece mahkemesinin yazdıklarını bir daha yazmamızın bir anlamı yok.

ALPAY ANTMEN (Mersin) - İşte onu diyorum ben de, onu yazalım o zaman, hükmü düzeltelim.

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ BAŞKANI YUSUF ŞAHİN - Yani biz burada kamuoyunun gerekçesiz karar eleştirisini karşıladık, istinaf sebeplerini mutlaka karşılayacağız.

Saygılar.

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Altı ay sonra, bir yıl sonra istinaf dairelerinde iptaller gelecek "İlk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan istinaf taleplerinin reddine" diye. İstediğiniz bahse girerim. Bu hüküm buna yol açacak.

ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ BAŞKANI YUSUF ŞAHİN - Biz bugüne kadar yapmadık.