RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Burada ara buluculuk müessesesiyle ilgili farklı şeyler söylendi, kimseyi de ben bu noktada şey yapmak istemem. Bir defa ara buluculuk müessesesi ihtiyari bir müessese.

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - Zorunluluk getiriyoruz tüketicilere.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Yani, ara buluculuk alternatif çözüm yollarından...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Zorunluluk demiyor ama burada.

GÜLAY SAMANCI (Konya) - İyi de anlaşmak zorunda değil.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Bir dakika arkadaşlar, bir bitireyim konuşmamı. Ben sizi dinledim.

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - Şimdi biliyorsunuz, Ramazan Bey ara buluculuk sınavında en yüksek puanı alan arkadaşımız, 90 puan. Ondan sonrası da 89, biziz yani.

ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Ama sonuç önemli, sonuç.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Şimdi, arkadaşlar, arabuluculuk müessesi bizim sistemimizde...

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Arkadaşlar, sınavı kazandım. 5 bin kişi alınıyordu. Aslında kanun gereği şu anda...

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - Sayın Tanal, müdahale etmeyelim. Siz kaç almıştınız?

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Beyefendi, ben barajı geçmiştim. 84 almıştım. Baraj puan kaçtı?

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - 74.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Sınavı geçmiştik yani 5 bin kişiye ihtiyaç vardı, onun için bizi almadılar. Tüm arkadaşlarım geçmişti. Tüm vekil arkadaşlarımı da kutluyorum hakikaten.

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - Evet, Sayın Can, buyurun.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Şimdi, buradaki söz alan arkadaşların tedirginliklerini de anlıyoruz yani. Şunu anlatmak istiyorum ben: Ara buluculuk müessesi yeni bir müessese. Tabii ki Osmanlı'dan bu tarafa alternatif çözüm yollarında uygulanan şeyler olmuş, onlara fazla girmeyeceğim, vaktinizi de almak istemiyorum. Kısaca, bizde ara buluculuk ihtiyari ve aynı zamanda kolaylaştırıcı çözüm yollarından biri. Sistemimiz bunun üzerine kurulmuş. Ara buluculuk; taraflar, bu işten anlayan, bu ehliyeti haiz -şu an avukatlar yapıyor biliyorsunuz- arkadaşlar gidiyor...

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Devam etsin avukatlar, "Şu an yapıyor." demeyin, devam etsinler.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - O arkadaş da sistematik teknik yolları, tarafları bir araya getirerek, bir diyalog ortamı oluşturarak onlara çözüm empoze eden değil -istisnaları var- bu diyalog ortamında bir masada bir zeminde bir araya getirmeleri.

Bir, buna müracaat ederken ihtiyarilik, gönüllülük esas, zorlama yok.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Bu zorunlu.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Anlatacağım.

İki, süreci devam ettirme kararlılığı taraflarda. Bu müzakerelere taraflar isterse devam edecek. Sonuçta, bir anlaşmaya buluşma da tarafların iradelerine tabi. Ondan sonra şartları oluştuysa icra şerhi verilebilir, ilam hükmündeki belgeleri haizdir. Orada bırakıyorum.

Bu tarafa geliyoruz. Biz, Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak, kanun koyucu olarak alternatif çözüm yollarına vatandaşlarımızı sevk etme adına bir duyarlılık, bir hassasiyet oluşturuyoruz. Bunda kendileri özellikle özgürce tasarruf edebilecekleri ihtilaflarda -kamu düzenine has değil- özgürce tasarruf edebilecekleri alanlarda bunları artırmaya çalışıyoruz. Bunda iki maksadımız var: Bir, yargının iş yükünü azaltmak; iki, tarafların ihtilafını tamamen sona erdirebilmek. Burada ihtilaf anlaşıldığı takdirde tamamen sona eriyor ne yasa yolu var ne yasa yolundan sonra tekrar bir dava. Tekrar bir çatışma ortamı yok ve burada gönüllülük, iradilik, eşitlik ilkesinden hareket edildiği için taraflar sürecin her anında özgürce süreci devam ettirebilme hakkını haiz ve istediğini de alabilme hakkını haiz. Diğer taraftan, rasyonel, hızlı ve yargısal maliyeti de daha az olan bir şey.

Diğer taraftan, burada yargı yetkisi hakları... Ya, yargı yetkisi baki, ona kimse... Bu seçimlik, alternatif bir yol. Ha, denilecek ki şimdi -asıl noktaya geliyorum- dava şartlı ara buluculuk... Burada dava şartlı ara buluculukta, kanun koyucunun getirmesinin sebebi, bazı ihtilaflarda bir duyarlılık, bir alana kanalize etmeye çalışıyor, yönlendiriyor.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Mahkemeyi üstünden mi atıyor Sayın Can?

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Dava şartlı ara buluculukta dava...

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - Kazan kazan, iki taraf da kazansın.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Milletin kazandıracak parası yok, anlamadınız mı?

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Zorunlu ara buluculuk değil. Dava hakkı baki, davaya yönelmeden önce tarafları bir araya getiriyor, bir anlaşma ortamı oluşturmaya çalışıyor.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Zorunlu ara buluculuk ile dava şartlı ara buluculuk arasında fark var mı? Yok.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Olmaz olur mu?

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - İkisi de aynı. Dava açmadan önce gitmek zorundasın.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - O ayrı.

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - Anlaşmak zorunda değilsin ama.

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Ona geleceğiz, ona geleceğiz.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Şimdi arkadaşlar, ben bitiriyorum.

Dava şartlı ara buluculukta kanun koyucu diyor ki: "Dava açmadan önce sizler bir araya gelin, bu yolu bir deneyin." Deminki söylediğim şartlarda özgür irade beyanlarına göre...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ramazan Can, kanun koyucu biziz ve ikna değiliz. Nasıl diyoruz biz bunu?

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - Biz diyoruz, biz iknayız.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bakın, burası ikna değil, sokak ikna değil.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Anlatıyorum.

OTURUM BAŞKANI YILMAZ TUNÇ - Sayın Can bitirsin.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Arkadaşlar, netice itibarıyla şuna geliyorum: Yargı yetkisi bakidir, bu bir alternatif yoldur. Dava şartı olması dava öncesinde dava hakkını kaldırmaz. Taraflar yine özgür beyanlarına göre işlerine gelirse devam ederler, işlerine gelmezse bitirirler ve burada daha ucuz, aleniyet ilkesinin karşısında gizlilik, gönüllülük, süreci devam ettirebilme hürriyeti, istediğini alabilme hürriyeti açısından önemlidir, vatandaşımızın lehine bir şeydir, bu duyarlılık da Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak milletvekillerimizin görevidir diye düşünüyorum.

Arz ederim Başkanım.