KOMİSYON KONUŞMASI

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Geneli üzerine konuşmalar sırasında Genel Kurulda konuşmam olduğu için burada olamadım ama ağırlıklı olarak zaten bu maddeyle ilgili de konuşacaktım.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Devamda çok iyisiniz, bugün sizi göremeyince şaşırdım biraz.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Aşağıdaydım, evet.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Buyurun.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Konuyla ilgili, aslında burada maddeyle ilgili genel olarak yapılan konuşmalara baktığımız zaman birçok noktada ortaklaşıldığını da görüyorum. Aklın yolu bir ama bu birlikte bir türlü sizler ile biz birleşemiyoruz, buluşamıyoruz; bütün sıkıntı galiba burada Sayın Aydemir.

Öncelikle çalışmanızla ilgili teşekkür ediyoruz. Tabii, bu önemli bir madde yani bu kanun teklifinin en önemli maddelerinden bir tanesi. Yine bir borçlanma limiti artırılarak alınan borcun kamu bankalarına aktarılması... Yani hazine, piyasadan alacağı 21 milyar 400 milyon liralık -22 milyar TL- borcu sermaye artışı için kamu bankalarına gönderecek. Sene başında 32 milyar küsur özel borçlanma yetkisi verildi hazineye, şimdi tekrar bir borçlanma... Türkiye hazinesi görülmemiş bir hızla borçlanıyor gördüğümüz kadarıyla ve konuştuğumuz kadarıyla. Yıl sonunda da gelinmesi tahmin edilen rakamlar konuşuldu. Şimdi, hazine istatistiklerine göre 2018 sonunda yurt içi piyasalarında 5,8 milyar lira tutarında döviz ve altın cinsinde borçlanılmış, 2019'da çok hızlı bir artışla yıl sonunda 86,5 milyar lira bir borçlanma olmuş yani hakikaten çok hızlı borçlanıyoruz ve en önemli sorunlarımızdan biri bu.

Burada pandemi süreciyle ilgili belki bu kanun tekliflerinin gelmiş olmasını konuşuyoruz ama tek başına bu şekilde değerlendirmek de doğru değil çünkü sürekli palyatif şekilde yani günü kurtarıcı kanun maddeleri, kanun teklifleri üzerinden toplanıyoruz, bir araya geliyoruz, kararlar alıyoruz. Ondan sonra tekrar bir torba teklif geliyor bu konuyla ilgili, onun üzerinde görüşme yapıyoruz, arkasından tekrar... Yani gerçekten bu şekilde bu konuyu yürütmek, bu süreci götürmek çok zor. Bir de bütün bu yaptığımız çalışmaların ve tekliflerin, çıkardığımız kanunların ne işe yaradığını da sorgulamak lazım. Tabii, burada şunu da sormak lazım: Bu kanun maddesi yapıldığı zaman, bankaların sermayesi artırıldığı zaman kime ne faydası olacak? Kim için yapılıyor, ne için yapılıyor? Sayın Aydemir, bu sorunun cevabının da çok iyi verilmesi gerekiyor çünkü pandemi başladığından beri halk için aslında bir anlamda hiçbir şey yapılmadı. Yani baktığımızda, 5,5 milyon aileye 5,5 milyar TL -o da sadece bir kere olmak üzere nakit desteği- para desteği verildi.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - 200 milyar destek...

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Ya, o 200 milyarı konuşmayalım. Bakın, arkadaşlar, onun içinde ne var? Erteleme var, kredi var, borçların ertelenmesi var. Lütfen konuşmayalım ya, burada bari konuşmayalım bunu.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Son rakam 13 milyon 287 bin.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Yani 5,5 milyon kişiye yapılan yardımla bu iş yürümüyor.

ABDULLAH NEJAT KOÇER (Gaziantep) - Kısa çalışma ödenekleri var ama.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Yani parayı alıp geri mi verseydik?

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Bakın, Türkiye'de aylık geliri 583 TL'nin altında 11 milyon insan var ve sadece 5,5 milyon kişiye bir kereye mahsus... Ya, 6 milyon kişi olsun hadi.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - 13 milyon 287 bin son rakam.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - 13 milyona çıktı son iki yıl içinde.

ÖZGÜR KARABAT (İstanbul) - Tamam 13 milyon olsun.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Tamam öyle olsun ya!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 13 milyon değil ya! Dün Tayyip Bey açıkladı. Allah Allah! Yapmayın ya! Cumhurbaşkanından iyi mi biliyorsunuz siz?

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - 200'den bir anda 13'e düştünüz yani.

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Hane sayısı o.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Neyse yani rakamlar ortada, yapılanlar ortada. Burada ne esnafımıza biz çare olabildik devlet olarak ne çiftçimize çare olabildik.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Sayın Emecan, buyurun.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Bakın, bu ülkede kredi diyoruz ama 1 milyon 753 bin 213 esnafımız var, Halk Bankasından kredi alabilen sayısı kaç? 567 bin. Şimdi, Sayın Aydemir, ben tekrar soruyorum: Çiftçiye borcumuz var, çiftçiye olan borcumuzu ödemiyoruz yani yaklaşık 2007'den bu yana 175 milyar TL devletten alacağı var çiftçinin; çiftçinin mazot yükü var, çiftçinin elektrik yükü var, bu yükleri üstlenmiyoruz. Hadi kredi olsun, esnafa krediyi bile vermiyoruz, veremiyoruz; ondan sonra, insanların cebine para koyamıyoruz iki üç ay şu parayla geçinin diye. Peki, bizim "Bu bankalardaki genişlemeyi niçin yapıyoruz, kimin için yapıyoruz?" diye sormamız gerekiyor.

Diğer taraftan baktığımız zaman, yeni bir kredi paketi açıklandı biliyorsunuz, çok düşük faizlerle; özellikle inşaat sektörüne, otomotiv sektörüne ve turizm sektörüne yönelik. İşte, 0,64 faizle konut alımı, arabalarla ilgili aynı şekilde. İnsanlara "Borçlanın, bir hafta tatil yapın, ondan sonra üç yıl, beş yıl o kredinin borcunu ödeyin." denildi. Şimdi, tabii, bankalara bir talep mutlaka olmuştur bu kredilerle ilgili ve bu kredi taleplerinin karşılanması lazım. Bu talepler nereye gidecek? İnşaat sektörüne gidecek çünkü insanlar konut alacaklar. O yüzden de bankaların tabii ki paraya ihtiyacı var. Öyle değil mi? Yani ayrılan kaynaklar yine bir şekilde, öyle böyle inşaat sektörüne aktarılıyor.

Şimdi, benim kafamdaki asıl soru yani olayın özünden çok, benim daha çok endişelendiğim şey, sizin bu ülkenin ekonomisini yönetirken geçmişte yaptığınız gibi, inşaat sektörüne sürekli sırtınızı dayayarak bu genişlemeyi onunla birlikte yürütmeye devam edecek oluşunuz; beni asıl endişelendiren bu. Biz burada muhalefet olarak sürekli üretimden bahsediyoruz, işte, Sayın Tatlıoğlu'nun söylediği gibi, iç piyasanın canlandırılması gerekiyor, üretim yapılması gerekiyor, ülkenin bu şekilde büyümesi gerekiyor derken siz yıllarca inşaata sırtınızı dayadınız ve görüyorum ki pandemi sürecinde bile vatandaşı borçlandırarak... Çünkü bunu kim ödeyecek? Yine vatandaş ödeyecek bu paraları, hazine borçlanıyor. Vatandaşı borçlandırarak yine inşaat sektörüne, yine müteahhitlere kaynak aktarıyorsunuz; bunun tercümesi budur. Ondan sonra bize "Bu yetkiyi verecek misiniz?" diyorsunuz, istiyorsunuz. Hadi verelim de ne olacak, nereye gidecek yani bu? Yarın öbür gün yine burada buluşacağız. İşin üzücü tarafı bu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

Sayın Başkanım, toparlıyorum.

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Lütfen, toparlayalım.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Ama bunlar çözüm olmayacak değerli arkadaşlar, biz yine burada toplanacağız. O yüzden, bakın, uzun süredir söylüyoruz, bireysel olarak da söylüyoruz, parti olarak da söylüyoruz yani 2020 bütçesi Meclisten geçti, orta vadeli plan yaptık, geçti ama COVID-19 diye bir sorun yoktu; zaten ülkenin ekonomisi kötüydü, zaten 139 milyar borçla 2020'ye girmiştik, bir de üzerine COVID-19 gibi bir problem geldi. Şimdi ne diyoruz? Gelin, tekrar bir bütçe yapalım. Kaynakları nasıl önceliklendireceğiz, hangi alanlara öncelikli olarak kaynaklarımızı yönelteceğiz, bunu konuşalım, orta vadeli planı tekrar gözden geçirelim diye biz muhalefet olarak aslında size el uzatıyoruz ama bu el hep havada kalıyor. Yani gelin, bunu yapalım. Bu maddeyle bankalarda sermaye artırımı yapılabilir mi? Yapılabilir ama hiçbir şeye çare olmayacak, onun altını çizmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum.