EROL KAVUNCU (Çorum) - Değerli Başkanım, kıymetli İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyesi arkadaşlarım, Sayın Bakanım, Genel Müdürümüz, Genel Müdür Yardımcılarımız; toplantımızın hayırlı sonuçlara vesile olmasını diliyor ve inanıyorum.

Raporu danışmanlarımızla birlikte çok detaylı bir şekilde inceledik, satır satır okuduk. Geçtiğimiz bu pandemi sürecinde, gerek sizlerin gerekse Sayın Bakanımızın konuyla ilgili açıklamalarını dikkatle takip ettik.

Bizzat bendenizin de seçim bölgesinden biliyorum; örneğin, bulaşın önlenmesi adına, taşıyıcılığın önlenmesi adına Sağlık Bakanlığı çalışanlarının fedakârlığı kadar, ceza ve tevkifevlerinde çalışan, başta infaz koruma memurlarının -tabiri caizse- karantina altına alınması, az önce sizin de ifade ettiğiniz gibi, günlerce hatta aylarca evlerinden, çocuklarından uzakta, yurtlarda barınarak yurt ile cezaevleri arasında gidip gelmeleri... Büyük fedakârlıklar sonucunda, sizin de anlattığınız, yazdığınız, bizim de takip ettiğimiz bu olağanüstü başarılı sonuçlar ortaya çıktı. Bizler de zaten bunun böyle olacağını, Türkiye'deki topyekûn bu sağlık seferberliğinin ve dünya standartlarında tescil edilen sonucunun cezaevlerinde de yaşanacağını, özellikle Değerli Alt Komisyon Başkanımız Hüseyin Bey'le birlikte cezaevlerine gittiğimizde gördük. O tedbirlerde, o ortamda böyle bir sonuç olacağını tahmin ediyorduk ve sayısal veriler de her türlü iddiaya rağmen ortada.

Ancak günlerdir, başlangıcından itibaren, Türkiye Büyük Millet Meclisinde de bazı muhalefet temsilcilerinin sürekli ifade ettikleri, toplu ölümler var, oluyor, olacak, niye genel af ilan etmiyorsunuz, herkesi çıkarmıyorsunuz... Amaç belli, niyet belli. Bugün de bazı arkadaşlarımız bunu ifade ettiler. Buna hiçbir şekilde katılmıyoruz. Zira şöyle bir kelamıkibar vardır: Bir yalan, bir yanlış sürekli tekrar edilmekle doğruya dönüşmez, dönüşmeyecek.

Siz ne zaman mutlu olacaksınız? Gerçekten o iddia ettiğiniz gibi toplu ölümler olduğu zaman yani ikrar anlamında da "Ya benimsin ya kara toprağın." mı mutlu olacaksınız? Elbette ki bir tek can önemlidir, hiçbir şekilde olmasın.

Hamdolsun, bu süreci, Türkiye olarak bütün kurum ve kuruluşlarıyla başarılı bir şekilde tamamladık. Gerçi henüz bitmedi. Bakın, bugün de burada olduğumuz gibi maskelerimizi takıyoruz. Maske, mesafe, temizlik ve hijyen açısından... Bu tedbirler sonuna kadar devam edecek.

Bu vesileyle, ben, sizleri, Adalet Bakanlığı ceza ve tevkifevlerinde çalışan değerli personelimizi, fedakârca çalıştıklarından dolayı, hizmetlerinden dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum.

Sağ olun.