| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can ve 64 Milletvekilinin; Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Teklifi (2/2972) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 25 .06.2020 |
ZÜLEYHA GÜLÜM (İstanbul) - Yok, biliyorum, işte o yüzden söylüyorum yani böyle bir meselenin bu kadar geniş bir kavramla ortaya konmasıyla hani "İstediğimizi istediğimiz şekilde yorumlarız." anlamına gelen bir şey söylediniz; aslında, söylediğiniz cümlenin farkında mısınız, bilmiyorum ama. Aynı şey 12'nci maddede de var, İbrahim Kaboğlu gerçekten güzel anlattı. Yani bu kadar genel kavramlarla "devletin güvenliği, ulusalın varlığı, bütünlüğü, dış menfaatlerin, zarar görebileceği..." Hani, biz bunların nerelere kadar gittiğini çok yakın tarihlerden biliyoruz. "Bu ülkede ekonomik kriz var." demek devletin güvenliğiyle oynamak demek, iktidarı eleştirmek aynı şey demek. Yani, bir kadının pazarda konuşması "Bu ülkede geçinemiyoruz." demesi, aynı akşam evinden gözaltına alınıp işlem yapılmasıyla karşılık bulan, dolayısıyla suça konu olan bir ülkede yaşıyorken yani neredeyse adım atsak "Devletin güvenliği ihlal ediliyor." diyebilecek bir durumdasınız aslında şu an. Şimdi, böyle baktığımızda vallahi her şeyi içine sokarsınız yani her kavram devletin bütünlüğünü bozuyordur, varlığını bozuyordur. Zaten son süreçlerde de bu şekilde yaşıyoruz yani demokratik hakların kullanımının hepsini devletin güvenliğini ihlal diye varsayıyorsunuz. Sokakta polis kimlik sorduğunda vatandaş "Sen önce kimliğini göster." dediğinde polisin anında "polise mukavemet" diye tutanak tutup arşiv kaydı oluşturduğu bir ülkede yaşıyoruz. Şimdi, böyle bir "polis devleti" ülkesinde yaşarken bu kavramların içinin nasıl doldurulacağını herhâlde hepimiz biliyoruz.
Şimdi, biraz şeyi de söylemek istiyorum, bu arşiv kaydı meselesi o kadar basit bir mesele ki. Bakın, polise gerçekten kimlik sorsanız arşiv kaydınız olur, bu ülkede böyledir, aynen böyledir. Polise "Önce kendi kimliğini göster. " dediğiniz için sizi anında bir soruşturmanın konusu hâline getiriyor ya da hakkınız olan başka bir şeyi sorduğunuz için ya da toplantı ve gösteri yürüyüş hakkınızda ısrar ettiğiniz için. Şimdi, arşiv kaydı o kadar mümkün ki bu ülkede yani arşiv kaydınızın olmaması ihtimali neredeyse yok. Şimdi, biz diyoruz ki "Arşiv kaydı olursa şöyle olur." ve bir de bunu bu kadar geniş bir yere bağlıyoruz. Bir de üstelik bunu, bu kadar geniş, bu kadar temel haklara dokunan bir meselede Cumhurbaşkanlığına bırakılmış bir yönetmelikle düzenliyoruz. Yasama nerede kaldı? Yasamanın yetkileri nerede kaldı? Hani, "O zaman önceki tartışmaları bu kadar niye yaptık bu kadar geniş verilecekse yönetmelik düzenlemesiyle birlikte?" diye de o zaman sormak gerekiyor gerçekten.
Arşiv meselesine "Hayır." dediniz ama tam da öyle. Bu ülkede arşiv kayıtları çok kolay; siz bir yerden geçerken anında gözaltına alınıp hakkınızda bir kayıt oluşturulabilir. Bakın, şimdi, bir örnek de vereceğim; benim dosyamda, müvekkilimin halası siyasi faaliyetlere katıldığı gerekçesiyle müvekkilimin ataması yapılmışken iptal edildi. Şimdi, böyle bir kararlar sisteminden, böyle bir yargı sisteminden de bahsediyoruz bir yandan.
Hani, o yüzden lütfen bunları tekrar biz değerlendirin, başa dönüp tekrar söylüyorum. Ya gerçekten insanların hayatlarını karartmayın.