NURTEN YONTAR (Tekirdağ) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekilleri ve değerli bürokratlar; evet, böyle, kitaptan okumak, tozpembe söylemek bütün yatırımları çok güzel ama gerçeğe döndüğümüz zaman maalesef ki böyle değil. İşte, 11 tane ilimizde deprem oldu, yıkıldı, şu anda yapılan herhangi bir şey yok, Kahramanmaraş Vekilimiz anlattı. Tekirdağ'da deprem olmadı ama deprem olmuş gibi her şeyimiz yıkıldı. Yüksekokulumuz, üniversitemiz on beş gün sonra başlamak zorunda kaldı eğitime. Neden? Yurdumuz, özellikle erkek öğrenci yurdu deprem dolayısıyla boşaltıldı, kirada olan yer boşaltılarak 2 bin kapasiteli bir yurda taşınması acilen yapıldı ama maalesef ki bu yurt da yüzde 50 kapasiteyle çalışmaya başladı yani bin öğrenci kapasitesiyle fakat 1.600-1.700'e yakın öğrenci kaydedildi. 4 kişilik odalar, yatakhaneler, 6 ve 8 kişilik ranzalarla tamamlandı. Bu yurtta ne çamaşırhane ne internet ne telefon ne yemekhane tamamlandı, her şey yarım yamalak. Aileler her hafta sonu çantalarla giyecek eşya götürüp yıkayıp tekrar çocuklarına getirmek zorunda kalıyor. Bakın, bunların hepsi maliyet. Çerkezköy Belediyemiz bu süreçte bin kişilik bir yüksekokul yaptı ve üniversiteye takdim etti ama ne yazık ki biz üniversiteye tam sevindik derken Çerkezköy'de yurt yıkıldı, yurt boşaltıldı ve onun da Süleymanpaşa'ya veya Çorlu'ya gelmesi düşünüldü. Tamam, Çorlu'da zaten bir yüksekokul var, o yüksekokulun depremsellik dolayısıyla boşaltılmasına karar verildi, oradaki yardımsever vatandaşlar sayesinde okul başka yere taşındı ama bu defa, yurt yine yetersiz. Hayrabolu Yüksekokulu boşaltıldı KYK yurdu okul yapıldı; bu defa, oradaki öğrenciler Süleymanpaşa'ya 60 kilometre uzaktaki bir ilçeye nakledildi. Bu öğrenciler sabahın köründe çıkıp üniversiteye gelecekler, akşam yine geç saatlerde Hayrabolu'ya, Şarköy'e, Malkara'ya dönecekler. Bunlar büyük maliyetler arkadaşlar. Bu aileler çocuklarını zaten bu ekonomik koşullarda zor beslerken, okuturken bir de biz bu çocuklara ekstra bir maliyet çıkarıyoruz. Malkara Yurdu gençlik kampına dönüştürüldü, yurt olarak kullanılmıyor. Marmaraereğlisi, Muratlı, Malkara, Saray, Şarköy, hiçbir ilçemiz yüksekokulunu bırakmak istemiyor, hatta oradaki branşların çoğaltılmasını talep ediyor fakat bu, istemeyle olmuyor Sayın Bakan, sizin burada, bu şehirde yatırım yapmanızı talep ediyoruz biz, hem yüksekokulların bölümlerinin açılmasını, artı, yurtların çok kısa zamanda yeniden inşa edilerek çocuklarımızın yerleştirilmesini sizden talep ediyoruz. Özellikle Çerkezköy, Kapaklı, Çorlu, Ergene sanayi açısından gelişen ve çok nüfus alan ilçelerimiz, buralarda yurtların olmayışı çocukları gerçekten mağdur ediyor. En düşük kira 15 bin lira, bodrum katı, kümes diyoruz ya, kümes bile daha iyidir, böyle kiralar var. Bu aileler hem kendi başka şehirdeki kirasını hem de çocuğunun kirasını nasıl karşılayacaklar? Dolayısıyla acilen yurtlara ve okullara ihtiyacımız var.

Bizim şehrimizde kapalı spor salonlarımız da yok. Sizin sözünüz var Süleymanpaşa'ya. Her seçim öncesi geliyorsunuz "İnönü Kapalı Spor Salonu'nu yıkacağız, yenisini yapacağız." diyorsunuz; vallahi, sadece vaatte kalıyor Sayın Bakan, biz artık bunu görmek istiyoruz. Atatürk Kapalı Spor Salonu'muz ve Yüzme Havuzu'muz dört-beş yıldır kapalı, hâlen açılmadı. Lütfen, planlamalarınızı ona göre yapın ve denetiminizi yapın. Denetim yok şehirlerde, yaptığınız, şurada anlattığınız hiçbir şeyi biz şehrimizde görmüyoruz. 8 vekiliz, sadece 3 vekil bilgi alıyor, geri kalan 5 vekilin hiçbir şeyden haberi yok.

Kamplardan bahsediyorsunuz, kamplar çok güzel ama kim kullanıyor bu kampları? Ben hiçbir engelli vatandaşımın, gencimin, dezavantajlı gencin bu kamplara gittiğini duymadım. Kimler gidiyor, öğrenmek istiyorum.

17 bin lira asgari ücret, ekim ayında 20.431 lira açlık sınırı var iken biz sporculara 2 bin, 4 bin, 6 bin lira bir burs veriyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum, toparlayın sözlerinizi.

NURTEN YONTAR (Tekirdağ) - Bunun da en az asgari ücretle başlaması gerektiğini düşünen bir vekilim, en düşük bursun asgari ücret olması gerektiğini düşünüyorum.

"Alanları ormanlaştırıyoruz, çocuklara yeşili öğretiyoruz, sevdiriyoruz." diyorsunuz ama bizim öncelikle var olanı sevmemiz gerekiyor. Öyle 5'li çetelerle Kaz Dağları'nı yok etmemize, Munzur Çayı'nı yok etmemize gerek yok; biz önce var olanı koruyacağız, sonra yenisini yapacağız.

Diğer bir konu sanal kumar. Sanal kumardan çok arkadaşımın çocuğu intihar etti. Bakın, her türlü sosyal siteyi kapatıyorsunuz, o zaman, lütfen, bu sanal kumar sitelerini kapatmanızı rica ediyorum. Bunun için ne yapmanız gerekiyorsa ben muhalefet vekili olarak da destek vereceğime buradan söz veriyorum.

Sağ olun, teşekkür ederim.