KOMİSYON KONUŞMASI

AYHAN EREL (Aksaray) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Bugün 4 Temmuz; bundan on yedi yıl önce yani 4 Temmuz 2003'te Irak'ın Süleymaniye kentinde şanlı Türk ordusunun, kahraman Türk ordusunun mazisine yakışmayacak şekilde şerefli subaylarımızın, ABD askerleri tarafından ellerine pranga, başlarına çuval geçirildiği gün. Birileri unuttu, birileri görmezden geldi, birileri ise duymadı ama biz unutmadık, unutanın kanı kurusun, lütfen siz de unutmayın.

Maddeye baktığımızda 8'inci maddede: "Birden fazla baronun bulunduğu illerde baro için ayrılacak yer Türkiye Barolar Birliğine tahsis edilir ve Birlik barolara kayıtlı avukat sayısını esas alarak bu yeri barolara tahsis eder." denilmektedir. Yine, çeşitli kanunlara, içtihatlara baktığımızda, akademik yayınlara baktığımızda hukuk devletlerinde yargı sürecinin iddia, savunma, hüküm yani birbirine eşit 3 unsurdan meydana geldiği herkes tarafından biliniyor, 3 eşit unsur ama uygulamaya baktığımızda kesinlikle savunmanın diğer 2 unsur karşısında eşit olmadığını burada avukat olan arkadaşlarımın hepsi bilmektedir. Bugün, günümüzde adliyelerde fiziki mekânların yetersizliği hepimizce bilinmektedir. Şimdi, sadece 1 baronun bulunduğu yerde avukatlara, barolara yer temin edemeyen, temin edilen yerlere bile cumhuriyet başsavcılarının göz koyduğu, buralardan onları çıkarmak için çeşitli yollara başvurduğu günümüzde 4-5 veya daha fazla baronun olacağı yerlerde bu barolara nasıl oda temin edeceksiniz? Ayrı ayrı barolara kayıtlı olan avukatlara avukatlar odasını nasıl temin edeceksiniz? Yani çoklu baro birçok problemi beraberinde getiriyor. Bunları kâğıt üzerine yazmak çok kolay. Ben şimdi avukatlık yapan arkadaşlarımın illerindeki barolarını ziyaret ettiğimde görüyorum ya kıyıda köşede, hiç işe yaramaz, camdan bölünme bir odaları vardır ya da hiç yoktur; olanlara da savcılar, yer olmadığından adli işleri yürütmek adına avukatlara "Buraları terk edin, kendinize dışarıda odalar bulun, yerler tutun." diye baskı yapmaktadır. Birden çok baronun olduğu bir ilde mevcut bir baroya yer bulamazken çoklu baroya nasıl yer bulacaksınız? Avukatlar odalarını 10 tane baro varsa 10 tane avukat odası olarak mı ayarlayacaksınız? Böylece, avukatlar arasındaki var olan dayanışmayı, gönül birlikteliğini bu şekliyle ortadan mı kaldıracaksınız? Defalardır söylüyoruz, AK PARTİ'li arkadaşlarımızdan... Biz bunları söylerken sırf muhalefet olsun diye söylemiyoruz. Az önce 7'nci maddeyi oyladınız, biz İYİ PARTİ olarak 7'nci maddeye "evet" oyu verdik yani kuru muhalefet yapmıyoruz, ortada var olan gerçekleri yarın bir gün yaşanacak olan sıkıntıları hatırlatıyoruz. Bir kez daha düşünün yani bu yasanın taraflara getireceği menfaat nedir, sağlayacağı huzur nedir, ortaya koyacağı refah payı nedir? Bunları hiç dikkate almıyorsunuz. Açıkçası, bu kanun metni piyasaya, ortaya çıktığından beri hâlâ amacınızı anlamış değilim. Yani dün de söyledim, keşke bir yeteneğim olsa da baktığımızda kafanızın arkasındaki düşünceleri görebilsem. Ama böyle bir düşüncenizin olmadığını da biliyorum; hepinizin vatan sevdasından, bayrak sevdasından şüphemiz de yok ama barolar karşı, avukatlar karşı, Barolar Birliği karşı, bu inat, bu ısrar neden bunu anlayamıyoruz. Kanun teklifini hazırlayan bir arkadaşımız -gerçi onlar hazırladıysa, onu da bilmiyoruz- bize samimi olarak bunu açıklarlarsa biz de kaygılarımızdan, endişelerimizden kurtuluruz. Ne sağlayacak çoklu baro hâlâ anlamış değilim.

Ben AK PARTİ'li arkadaşlarımı vicdanına, kamuoyundaki seslere duyarlı olmaya davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum.