AHMET ARSLAN (Kars) - Sayın Başkan, teşekkür ederim.

Sayın Başkan, saygıdeğer Komisyon üyeleri, Sayın Bakan yardımcılarım ve kamu kurumlarının değerli temsilcileri, basının güzide temsilcileri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Birçok kurum olmakla birlikte, özellikle Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüyle ilgili bir değerlendirme yapacağım ve onu da birkaç gündür tartışılagelen ülkenin ve ülkeyi yöneten kişilerin prestijleri ve yaptıkları işlerle de biraz bağlayacağım açıkçası.

Şimdi, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü belki çok dar çerçevede sadece basın ve yayınla ilgili kuruluşları bir araya getiren, onları bilgilendiren, onlarla birlikte çalışma yapan bir kuruluş olarak algılanabilir ama benim bildiğim Kurumun bir de şöyle bir görevi var: Eğer ülkeniz gelişiyorsa, büyüyorsa ve dünyada söz sahibi olan ülkelerden biri hâline geliyorsa sizin de buna uygun olarak hem ülkenizi hem ülkenizde yapılan işleri gerek Türkiye'de gerek uluslararası arenada tanıtmanız gerekir diye düşünüyorum .

Ve yine, geçmişte ülkemiz ülkenin ve ülke değerlerinin tanıtılabilmesi adına başka ülkelerde kurumlara çok ciddi kaynaklar aktarıyordu ve bu kaynaklar marifetiyle de ülkenin tanıtılmasını sağlıyordu. Halbuki bugün artık Türkiye dünya çapında işler, dünya çapında projeler yapan bir ülke hâline gelmiş. Sadece bu projeleri yeteri kadar tanıtabilsek eminim ki ülke tanıtımına çok ciddi katkı koyacağız.

Benim de geçmişte bir şekilde içinde bulunma şansı yakaladığım ve ülkemizin başarılı projelerinden mesela Marmaray'ı ben yeteri kadar işleyemediğimizi düşünüyorum. Proje kendi kendini tanıtıyor, bu projede ilgili uluslararası kurumlar projeyi dünyada tanıtıyor ama eminim ki bu ve bunun gibi projeleri tanıtmak ülkenin dünya çapında daha çok tanıtılması ve geldiği konumu pekiştirmek adına çok önemli.

O yüzden özellikle Basın-Yayın ve Enformasyon Kurumunun gerek ulusal gerek uluslararası basın kuruluşlarıyla yaptığı çalışmaları ve toplantıları inceledim, biliyorum. Bu bölgesinde olabilir; Orta Doğu'da, Balkanlarda, Orta Doğu'ya bağlı olarak Arap ülkelerinde, Afrika'da hatta Güney Amerika'da birçok kurum ve kuruluşlarla iyi toplantılar yapılıyor, tanıtıma katkı sağlanıyor ve bununla birlikte yerelde de özellikle yerel medya çalışanlarının bilgilendirilmesi, haber ve teknik destek almaları konusunda da etkili çalışmalar yaptığını biliyorum. Buna örnek olarak geçen yıl Sarıkamış'ta da "Yerel ve Bölgesel Medya Buluşmaları" adı altında bir program düzenlediler. O programı da takip etme şansı yakaladım. O yüzden bu çalışmalarının çok çok önemli olduğunu... Bunlar yine benzeri bir şekilde Avrupa'da özellikle Türkçe yayın yapan kuruluşları da bir araya getirerek Avrupa medyasının ülkeyle ilgili daha çok bilgi sahibi olmasını sağladılar. Onları da takip eden biri olarak diyorum ki birçok çalışma yapıyorsunuz; medya kuruluşlarının, gazetecilerin bilgilendirilmesi, buradaki bilgilerin onlara sağlıklı aktarılması ve onların ülkelerindeki Türkiye'ye bakışın buraya sağlıklı bir şekilde getirilip aktarılması adına birçok fonksiyon yerine getiriyorsunuz ama özellikle istirhamım o ki -az önce söylediğim gibi- ülke artık dünya çapında projeler yapar ve bu projeleri bitirir hâle geldi. Bu projeleri yeteri kadar tanıtırsanız eminim ki ülkenin tanıtımına ve uluslararası bir oyuncu olarak, küresel bir oyuncu olarak elinin daha çok güçlenmesine dolaylı katkı sağlamış olacaksınız diyorum.

Sadece Basın-Yayın ve Enformasyon Kurumunun değil, bugün bütçelerini görüştüğümüz bütün kurumların 2015 yılı bütçelerinin hem kendilerine hem ülkemize hayırlı, uğurlu olmasını diliyor, saygılar sunuyorum.