| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Sağlık Bakan Yardımcısı Emine Alp Meşe'nin, Türkiye'de Covid-19 pandemisi sürecinde gelinen nokta ve Bakanlığın çalışmaları hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 21 .07.2020 |
MUSTAFA ESGİN (Bursa) - Teşekkür ederim Başkanım.
Komisyon yeni döneme başladı ve başlar başlamaz böyle önemli bir konuda böyle bir toplantının gerçekleştirilmesi gerçekten son derece önemli. Ben, şahsınızda Komisyonumuza ayrıca teşekkür ediyorum. Bakan Yardımcılarımıza da Komisyon toplantımızın davetimize icabet ettikleri için ayrıca teşekkür ediyorum.
Değerli arkadaşlar, bütün dünyayı etkisi altına alan pandemik bir salgınla karşı karşıyayız ve Türkiye'de devlet millet el ele çok önemli bir mücadele veriyor. Süreç devam ediyor bütün dünyada. Elbette ki farklı görüşler -burada bu masanın etrafındaki bütün arkadaşlar sağlıkla ilgili çok önemli çalışmalar yapmış arkadaşlar- farklı görüşler olacak ama unutmamız gereken şey, bütün dünyayı etkileyen bu pandemik salgınla mücadelemize katkı sağlayan, zaafa düşürmeyen bir yaklaşım içerisinde bunları ele almamız olacaktır.
Burada, tabii, Sayın Bakan Yardımcımız ifade etti, bir takım rakamlar işte, milyondaki vaka sayısı itibarıyla 53'üncü sırada olmamız ve mortalite hızımızda da 2.57 olarak bir oranı ifade ettiler. Bunlar ve daha burada sayabileceğimiz daha başka hususlar Türkiye'nin bu salgınla mücadelede pozitif ayrıştığını ortaya koyan ifadelerdir ve bu çerçevede birkaç başlık altında bunları Türkiye'nin bu salgın sürecinde nasıl pozitif ayrıştığını ifade etme noktasında; evet, Türkiye sağlık altyapısıyla bu salgında pozitif ayrışmıştır. Son 2 dekattır yapmış olduğumuz yatırımlar, sağlık altyapımıza vermiş olduğumuz önem gerçekten burada son derece kayda değerdir ve bakın; 49'dan 13'e hastane yaş ortalamasının indirilmesi, nitelikli yatak sayısını 20 kat artırılması, yoğun bakım yatak sayımızın 20 kat artırılması gibi nitel süreçlerin dışında, gerçekten, halkımızın sağlıktan memnuniyet oranlarını önemli derecede, yüzde 39'lardan yüzde 78'lere artıran uygulamaların hayata geçirilmesi de bence son derece önemlidir.
Salgın sürecinde de yatırımlarımıza devam ettiğimizi görüyoruz, tespit ediyoruz. İstanbul'da 5 hastanenin hizmete girmesi -bunlardan biri Okmeydanı Hastanesi, biri Başakşehir Şehir Hastanesi, 2 tane de pandemi hastanesini çok kısa süre içerisinde devreye almamız, hizmete geçirmemiz- bence son derece anlamlı olmuştur. Tabii, şehir hastaneleri bize bu anlamda son derece önemli bir avantaj sağladı, bunun üzerinde herhâlde artık bir tartışma yok. Yani 2019 ve 2020 bütçe görüşmelerinde şehir hastanelerinin finansman yöntemi üzerinde farklı görüşlerimizin olmasını ben anlayabiliyorum ama ağzımızda maskelerle sağlık altyapımız için bu kadar önemli bir süreci geçirdiğimiz bir dönemde şehir hastanelerinin finansman modelini tartışmayı anlamlandıramadığımı ifade etmek istiyorum.
Evet, Türkiye sadece sağlık altyapısıyla değil, üretim ve tedarik zincirindeki yapmış olduğu çalışmalarla da başarısıyla da pozitif ayrışmıştır; hiçbir ihtiyaç maddesinin, tedarik maddesinin yoksunluğunu bu dönemde hissetmemiştir, dünyadan bu yönüyle pozitif ayrışmıştır. Bir tarım ülkesiyiz, kendi kendine yeten bir tarım ülkesiyiz ve bakın, Covid'den sonra bunları daha net tartışmamız ve konuşmamız gerekiyor. Evet, yeni bir dünya sistematiğini konuşacağız Covid'den sonra, belki Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği ortadan kalkmayacak ama kendilerini yeniden tanımlama ihtiyacı hissedecekler. Bakın, yardım diplomasisi de son derece önemli bir konu. Çin'in hastalığın kaynak ülkesi olmasıyla birlikte, bu yardım diplomasisi noktasında Avrupa'ya yapmış olduğu yardımlarla stratejik olarak bir ayrışma yönünde attığı adımları göz önünde bulundurursak, Türkiye'nin mazlum ve mağdur coğrafya başta olmak üzere kendisinden yardım isteyen 135 ülkeye yapmış olduğu yardımların işte bu yeni dünya sistematiğinde, bir gün bu salgın bitecek ve bittikten sonra, bu yardım diplomasisinde Türkiye'nin atmış olduğu adımların ne kadar önemli olduğunu daha net görmüş olacağız.
Ekonomik İstikrar Kalkan Paketi'yle yaklaşık 300 milyar ortaya koyduğumuz bir performansımız var, bu yönüyle pozitif ayrıştık. Salgınla mücadelede, korunmada, tedavide -ayrıntılarına girmeyeceğim, Bakan Yardımcımız çok güzel özetledi- önemli bir başarı gösterdik. Türkiye, acil durum yönetiminde yine dünyadan pozitif ayrışan bir ülke oldu. Sağlık çalışanlarımızın sayısı, evet, bu anlamda Avrupa Birliği ülkelerine göre daha az ama onunla birlikte, meslektaşlarımızın, hekimlerin, sağlık çalışanlarının her zaman olduğu gibi bu anlamda çok önemli bir çabaları ve performansları oldu. Dünyadan bu yönüyle de pozitif ayrıştık.
Değerli arkadaşlar, süreç bitmiş değil; çabalarımıza, çalışmalarımıza devlet-millet el ele devam edeceğiz. Burada, ben, Sağlık Bakanlığımızı, ortaya koyduğu ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından da takdir gören şeffaflığı noktasında takdir ediyorum ve sanıyorum ki o ICD kodlarıyla ilgili verilen uygulama ve algoritma Dünya Sağlık Örgütünün algoritmalarıdır. TÜSEB'i son dönemde atılmış çok önemli bir adım olarak görüyorum. Mutlaka soruların bir kısmına yazılı, bir kısmına sözlü cevap vereceksiniz ama arkadaşımızın TÜSEB'le ilgili sorusuna bir cevap verilmesini ben de istirham edeceğim.
Evet, yeni dünya sistematiğinden bahsettik Covid sonrası. Hepimiz bazı şeyleri hep birlikte yeniden gözden geçirmeliyiz ama burada, tabii, Türk Tabipleri Birliğiyle ilgili bir konu gündeme geldi. Hekimleri temsil eden örgütümüz son derece önemli -ben de Bursa Tabip Odasında 2 dönem yöneticilik yaptım- Hükûmetin, gerçekten, bu anlamda, meslek örgütüyle iletişiminde bir sorun varsa bunu gözden geçirmesi gerekir. Türk Tabipleri Birliğinin de bazı süreçleri, kendisine yöneltilen bazı eleştirileri nazarıdikkate alarak, halkta acaba bizim politikalarımızın ne kadar karşılığı var ve -sağlık ortamı- meslektaşlarımızın özlük hakları başta olmak üzere bir uğraşı alanı olan bu meslek örgütünün temel politikalarında acaba yapılan bazı yanlışlar var mı? Acaba politize mi oluyoruz?
BURHANETTİN BULUT (Adana) - Sıra oraya mı geliyor? Barodan sonra oraya geliyorsunuz herhâlde.
MUSTAFA ESGİN (Bursa) - Bitireyim... Bitireyim...
Bir veya iki partinin arka bahçesi yönündeki bir takım uygulamalar ve anlayışlar veya bu anlamda bir takım eleştiriler var. Bunlarda bir haklılık payı olduğunu ben düşünüyorum.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Yine arka bahçeden bahsediyor.
BURHANETTİN BULUT (Adana) - Pandemide çağrılmamaları niçin...
MUSTAFA ESGİN (Bursa) - Bitireyim efendim, ben hiç sizin sözünüzü kesmedim.
BURHANETTİN BULUT (Adana) - Başka bir şey anlatıyorsunuz.
MUSTAFA ESGİN (Bursa) - Yani, bu anlamda Türk Tabipleri Birliğinin de bir öz eleştiriye kendisini tabi tutması Hükûmetin Türk Tabipleri Birliğiyle ilgili iletişimi gözden geçirmesi kadar önemli bir olgu olduğunu düşünüyorum.
Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.