ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, tabii hepimizin bir devlet tecrübesi var. Stratejik plan yapıyoruz, yeni sistemde performans programı yapıyoruz, bir de faaliyet raporu yapıyoruz değil mi? Şimdi, stratejik planların yani uzun süre merkezî uyumlaştırma birimini yöneten birisi olarak da söylüyorum. Yani buralarda yeteri bir noktaya geldiğimizi söylemek çok zor. Performans programlarında hakeza çünkü bu veri istiyor veri yok, analiz istiyor analiz kapasitesi yok ama bugün, şimdi arkadaşlar tutup diyorlar ki "Efendim, performans yeteri kadar ölçülüyor."

Şimdi bu sistem, şu andaki değişikliği hiç konuşmasak bile az önce hem hanımefendinin hem de Bahtiyar Bey'in söylediği hususlar, sonuç odaklılık, politika dokümanlarıyla bütçenin ilişkisinin kurulması meselesi zaten bizim 5018'le hedeflediğimiz amaçlardı. Şu sistem içerisinde de olması gereken şeylerdi yani bu program meselesi ayrı. Programın buraya ek olarak getireceği şey sonuç odaklı da yapabilirsiniz, performansı da ölçüyor olabilirsiniz ancak bunların hükûmetin koyduğu politikalar ile yaptığınız bütçenin ve elde ettiğiniz sonuçların uyumluluğu meselesinin bağlantısı bu yapılacakla kurulacak. Önemli bir şey, olması gereken bir şey ama biliyorsunuz aynı şeyleri tekrar etmek istemiyorum usulüne karşıyız ama şu anda yani 5018'le ilgili tartışmalara, gerekçelere bakın. Burada arkadaşların şimdi yenisi için söylediği gerekçelerin tamamı 5018 çıkartılırken söylenmiş şeyler zaten ezberledik biz onları uluslararası kuruluşları anlatırken, her tarafta anlatırken. Yani bunları yeni bir şeymiş gibi burada söylemeyelim, bunun program meselesiyle alakası yok sonuç odaklılığın, performansın ölçülmesinin, anlatabildim mi?

Şimdi, birinci sorum şu, soru şeklinde soralım, performansın şu anda sağlıklı bir şekilde kamu idarelerimizde ve toplam olarak devlette veya genel yönetimde -mahallî idareleri falan çıkaralım- ölçülebildiğini düşünüyor musunuz; birinci sorum bu.

İkinci sorum, şimdi Bahtiyar Bey program sınıflandırması diye hep ifade etti, bu bir sınıflandırma mı yoksa bu bir sistem mi bu yeni getirmeye çalıştığınız şey, onu sorayım.

Diğer bir sorum, bütçenin tamamını 100 olarak kabul edersek burada 100'ün tamamını dağıtacağız değil mi? Bütçenin tamamını dağıtacağız şimdi iş yükünden şikâyet ediyoruz, diyoruz ki işte şu kadar böyle, bu kadar böyle 30 bin tane tertip var bilmem ne var şu anda kurumlara ne yaptıracaksınız biliyor musunuz? Belki de hiçbir programı olmayan, çünkü binlerce program falan olmaz, kimse kusura bakmasın yani sizin en fazla yapacağınız 67 dedi İbrahim Bey, olabilir. Yani belki 50 belki 40 program falan olmalı bilmiyorum. Bunlar hazır mı değil mi ama şimdi bu kadar program olmayınca bunların tamamının bütçenin bütün harcamalarını kapsaması gerekmiyor arkadaşlar. Yeni bir iş yükü çıkarıyorsunuz, iş yükünden şikâyet ederken iş yükü çıkarıyorsunuz. Eğer bunları siz mekanik olarak bilgisayarla yapacaksanız siz program bazlı bir bütçe yapmıyorsunuz demektir. Bu mekanik yapılacak bir şey değil, zaten kendiniz söylüyorsunuz yani hem ülkeye özgü bir şey yapacağız kendi ihtiyaçlarımıza. Bir başka ülke açısından veba hastalığı önemlidir bizim ülkemiz açısından da bilmen ne hastalığı önemlidir yani coronavirüs işte bilmem neyle mücadele önemlidir. Onun için yani bu 100'ün tamamını dağıtmak anlamsız bir iş yükü çıkaracak. Personelin tamamını bir programa atacaksınız tamam mı, ondan sonra personel giderlerini yani programları dağıtmanız lazım çünkü 100'ün tamamını dağıtacaksanız, 100'den kastım anlaşılıyor herhâlde, yani o kurumun bütçesinin tamamını dağıtacaksa mal ve hizmet dağıtacaksa. Sosyal tesisi var diyelim ki oraya birtakım masraf işliyor onun bir kısmını efendim bilmem ne programına, ayakta tedavi programına bir kısmını bilmem ne programına dağıtacaksınız. Bizim görmek istediğimiz bu değil, bu para değil bizim görmek istediğimiz. Bizim görmek istediğimiz, hükûmetin görmek istediği o olmalı yani bu literatürde böyle. Ben bir konuya hükûmet olarak önem veriyorum, o konuyu politika dokümanıma yazmışım kardeşim, biz bütçe olarak ona ne kadar kaynak ayırmışız hem bunu görmek hem sonunda da işte sonuçlarımızı elde etmiş miyiz bunu görmek. Ama şimdi burada yapacağınız şey gereksiz bir şekilde bütün harcamaları tekrar programların içerisine yedireceğiz daha sonra hiç kimse onlara bakmayacak ve esas iş yükünü burası getirecek. "Getirmeyecek mi?" diye soru olarak sorayım.

Şimdi, pilot uygulama yapmayı neden düşünmediniz? Yani çok önemli bir şey yapıyorsak dünyada gelenektir değil mi önce bir pilotla denersin, bakarsın, hataları görürsün, kusurları görürsün. Yani bunu hiç düşünmediniz mi onu sorayım. Bahtiyar Bey açıkladı fakat ben hâlâ anlayamadım, bu örtüşme nasıl olacak? İbrahim Bey başından itibaren şunu söylüyor diyor ki: "Biz fonksiyonelde elde ettiğimiz bilgileri bu yeni sınıflandırmada da elde etmeye devam edeceğiz." Zaten eğer bu böyleyse aynı şeyi yapıyoruz demektir, bir sistem değişikliği olmuyor demektir. Eğer bir sistem değişikliği yapıp ikili, dual bir yapıya mı geçiyoruz? Yani şimdi, ekonomi yapıyoruz şunu bunu yapıyoruz o zaman hem şikâyet ediyoruz hem de az önce söylediğim gibi 100'ün tamamını tekrar başka bir ayaktan bir daha dağıtmaya çalışıyoruz, bizim 30 bin oldu belki 90 bin. Yani kurumlar bu iş yükünün altından nasıl kalkacak, burayı biraz daha açar mısınız? Somut bir örnek üzerinden anlatma ihtiyacı neden hissetmediniz? Bizim önümüze getirseydiniz keşke yani işte Sağlık Bakanlığıyla ilgili bir program, alt programı nedir, bunda ne var fonksiyonelle nasıl örtüşecek, nasıl örtüşmeyecek diye elinizde öyle bir şey varsa onu da soralım. Bir de program taslakları hazır mı? Yani 17 Ekimde bütçeler verileceğine göre bu kanunun da buradan geçtiğini varsayarsak program taslaklarınız elinizde hazır mı? İstirham ediyorum bunlara tek tek cevap verilirse çok memnun olurum.