KOMİSYON KONUŞMASI

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Hayır efendim.

Burada da, Bakanlığın, özellikle bu meslek örgütleriyle ilgili, bu ceza paralarının... Bu, eğitim amaçlı kullanılıyor; bu, sendikalar tarafından rahatlıkla kullanılıyor. TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, DİSK gibi örgütler yani sendikal örgütler bu ceza paraları nedeniyle eğitim yapıyorlar ama meslek örgütleri yapamıyor. Esas bunlarla ilgili uzmanlık alanında yani örneğin Mimar ve Mühendisler Odası -bu işle ilgili uzman kurumlardan bahsediyoruz- Türk Tabipleri Birliği...

Bakın, burada birçok yasada -biraz sonra geleceğim, Kadir Gökmen Öğüt'ün verdiği o yasa teklifiyle ilgili yaklaşımı o arada değerlendireceğim ama- birçok konuda uzlaşı çıkıyor birçok meslek örgütüyle ilgili. Eczacılarla ilgili bugün beraber verdik, imzaladık ama meslek örgütlerine yani muhalif meslek örgütlerine yönelik Hükûmetin böyle bir şeyi var, bir ambargosu var -bunu görüyorum, hissediyorum- öyle bir yaklaşımı kabullenmeyen bir duruşları var. Buraya çağrılıyorlar ama sürece katılmaları, yasada onların ifade edileceği cümleler buraya konulmaya başladığında Hükûmet böyle bir geri duruş sergiliyor. Bunu çok doğru bulmuyorum, ilk önce bunu söyleyeyim.

Hatta, Bakan, geçen ben bunları burada anlatırken "Ya, tabii niye olmasın, olabilir." dedi. Şimdi de görüyorum, aynı niyetle ilgili yaklaşımı burada göremiyorum. Şimdi Sayın Bakan olsa keşke, "Sayın Bakan, ne yaptınız?" derdim. Yok, siz de "Hayır." diyorsunuz ve çıkıyorsunuz işin içinden. Ondan sonra da biz konuşuyor oluyoruz. Niye meslek örgütleri geçen de... Siz de yanında oturuyordunuz, Sayın Bakan da dedi ki: "Üst Komisyona kadar bunları bir inceleyelim." Buradaki sosyal taraflara söylüyorum: Aynen öyle olmadı mı arkadaşlar, böyle demedi mi Sayın Bakan? Niye şimdi...

BİR TEMSİLCİ - Konuşma yasağı var.

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Konuşma yasağı mı var? Pardon. Onun için de konuşamıyorlar, onlar adına da konuşayım o zaman.

Bu meslek örgütlerine karşı bir ambargo var. Özellikle söylüyorum yani farklı bakan, farklı irdeleyen, sorgulayan meslek örgütlerinin burada, yasada bir şekilde yer almaması konusunda bütün çabalar ortaya konuyor ve ben uzmanlık alanları olduğunu biliyorum. Siz o meslekten geliyorsunuz yani Tabipler Birliğinden geliyorsunuz.

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Çoğu öyle, çoğu tabiplerden buradakilerin.

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Başkana söylüyorum ben.

BAŞKAN - Tabii, tabii.

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Ama, bu kadar da tabiplerle ilgili bir meslek odasının bu konuda eğitim yapmasına... Bakın, bir daha söylüyorum: Sendikalar yapıyor. Gidiyor, bir bütçe alıyor bu ceza paralarından, TÜRK-İŞ alabiliyor, HAK-İŞ alabiliyor, DİSK alabiliyor ama bu işte esas uzman olan Tabipler Birliği bu ceza paralarıyla ilgili bir eğitim yapamıyor veya bu işin uzmanı olan Mimar Mühendislere böyle bir uygulama alanı verilemiyor. Bu, bu kadar basit. Bu kadar basit bir talebin bile burada reddedilmesini üzüntüyle karşıladığımı ifade ediyorum. Bir kez daha takdirinize, özellikle Komisyonun takdirine sunuyorum. Hep Hükûmet "hayır" deyince Komisyon üyeleri de "hayır" demesin ya. Bir defa da Hükûmete rağmen bu öneriye, bu yaklaşımımıza sıcak baksın.

Teşekkür ediyorum efendim.