KOMİSYON KONUŞMASI

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Yani mevcut ÇED'le alakalı cezai yaptırım maddesi ile şu an 19'uncu maddedeki cezai yaptırımın değişikliğini söyleyeceğim. Mevcutta diyor ki: "Çevresel etki değerlendirmesi sürecine başlamadan veya bu süreci tamamlamadan inşaata başlayan ya da faaliyete geçenlere yapılan proje bedelinin yüzde 2'si oranında idari para cezası verilir. Cezaya konu olan durumlarda yatırımcı faaliyet alanını eski hâle getirmekle yükümlüdür." Biz bunu şuna çeviriyoruz: "Çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararı almadan inşaata başlayan ya da faaliyete geçenlere proje bedelinin yüzde 2'si oranında idari para cezası verilir. Cezaya konu olan durumlarda çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararı alınmaz ise yatırımcı faaliyet alanını eski hâle getirmekle yükümlüdür." diyoruz. Biz burada aslında ÇED raporunun kapsamını genişletiyoruz. Anlatabildim mi? Yani "ÇED gerekli değildir" diye bir rapor kimse vermesin. Hepsi "ÇED olumlu" almak zorunda kalsın diye yaptık biz bunu. Burada zerre kadar art niyet yok, tamamen konu bu ve ben de hani inşaat mühendisi olduğum için bu konuyla alakalı ciddi manada biliyorum. Bazen gidiliyor ufak projeler için ÇED gerekli değildir vesaire. Hayır, tek bir nizam olsun burada. Bir proje dosyası var, bir proje tanıtım dosyası var, bir başvuru dosyası, hepsi ayrı ayrı. Bunun adına ne dediğimizin önemi yok ama tek bir dosya adı olsun -ki ona başvuru dosyası dedik biz- ve bunun sonucunda "ÇED olumlu" kararı alınacak ya da alınmayacak. Alınırsa işlem devam eder, çevreye bir zararı yoktur demektir. "ÇED olumlu" kararı alınmazsa kesinlikle herhangi bir faaliyet yapmıyor. Alınmadan bir şey yapıyorsa da kanunla faaliyet alanını eski hâline getirmekle yükümlü kılıyoruz.

MURAT BAKAN (İzmir) - "ÇED gerekli değildir" kararı ya da

"ÇED olumluya" çevirdiğimizde prosedür değişiyor mu?

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Aynı prosedür, hiç değişmiyor.

MURAT BAKAN (İzmir) - O zaman yaptığınız bir şey yok, istatistiği değiştirmiş oluyorsunuz sadece. O zaman sizin söylediğiniz şey başka bir şey. Siz adını değiştiriyorsunuz, biz zaten ona karışıyız.

BAŞKAN MUHAMMET BALTA - Adını değiştirmiyor bak.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Değiştirmiyoruz. Biz bundan sonra "ÇED gerekli değildir" kararı alıp... Şimdi, şöyle...

MURAT BAKAN (İzmir) - Ortadan kaldırıyorsunuz, vatandaş, kimse isyan etmesin artık. "ÇED olumlu" bu da bakın olumlu karar diyorsunuz. Prosedürü değiştirin o zaman.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Sayın Vekilim, şöyle ama şimdi "ÇED gerekli değildir" denildiği zaman zaten orada tamam, istediğini yap gibi bir anlam değil yani o. Biz "ÇED olumlu" kararı alınsın, bütün projeler incelensin, çevre etkisinde değerlendirilmesi nasıl, hepsine bakılsın istiyoruz. Burada herhangi bir art niyet yok.

MURAT BAKAN (İzmir) - Bakın, ÇED'le ilgili alınan kararlar 1993 ile 2018 yılları arasında: "ÇED olumlu", şu alttaki şey "olumsuz", "ÇED gerekli değildir." Şimdi siz bu istatistiğin hepsini ÇED olumluya çevireceksiniz, hiçbir değişiklik yapmıyorsunuz. Hukuki hiçbir değişiklik yok, ismi değişiyor sadece.

MUHAMMET MÜFİT AYDIN (Bursa) - Ben burada bir şey söyleyeyim. Murat Bey, ÇED gerekli değildirdeki süreç tamamen yine dosya incelemeye alınıyor, vilayette. Fakat orada bazı kıstaslar getirilmiş, demiş ki kapasite şu kadar olursa veyahut da bazı standartlar var, o standartların altında olunca "ÇED gerekli değildir"i yani Ankara'ya gitmesine gerek yoktur manasındadır. Şimdi, yeni hazırlanan şey doğru bir kelime. Çünkü "ÇED gerekli değildir"i vatandaş çok değişik bir şekilde yorumluyor, valilikde "ÇED olumludur"u versin, Bakanlıkda "ÇED olumlu"yu versin.

MURAT BAKAN (İzmir) - Müfit abi, ben anlıyorum, konuyu da biliyorum. Eğer olumlu diyeceksek o zaman detaylı bir, kapsamlı bir araştırma, çalışma neyse hazırlık olması lazım.

MUHAMMET MÜFİT AYDIN (Bursa) - Zaten o araştırma yapılarak "gerekli değildir" veriliyor.

MURAT BAKAN (İzmir) - "ÇED gerekli değildir"le aynı koşullarda olmamalı.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Şöyle efendim, bununla ilgili şunu ifade etmek istiyorum. Aslında, Sayın Bakanın, Sayın Vekilimizin söylediği şey, biz yönetmelik üzerine çalışıyoruz. Burada sadece bu ifadeleri değiştireceğiz ve bu aslında bir kazanım olacak bizim için ve ÇED Yönetmeliği'nde tanımlanıyor ve Avrupa Birliği direktifine de uyumlu hâlde "Halk bilgilendirilir." diyor direktifte. Biz, bu ÇED Yönetmeliği'ni hazırlarken bu konuda yine sizlerin desteğini, yardımını alacağız, orada düzenleniyor zaten. Kanunda sadece adı var, ÇED Yönetmeliği'ni yeniliyoruz orada. Yani şu olabilir, mesela valilikte de yapılan şeyleri halka soralım, halkın katılımını yapalım, derseniz, denirse eğer -yani soracağız- onun gibi şeyleri de oraya yönetmeliği ilave edeceğiz.

MUHAMMET MÜFİT AYDIN (Bursa) - Evet, onu ilave yapabiliriz.

MURAT BAKAN (İzmir) - Bizim uzlaşı dediğimiz bu. Eğer o noktada bir şey yaparsanız...

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Ek 2 ne olacak peki Sayın Bakan, yönetmelikte ne olacak ek 2?

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Ek 2 yönetmelikte aynen kalacak, mesela valilikçe yapılacak bu işler. Yani, bizim, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından yürütülecek bütün işlemler.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Peki, ek 2'nin içindeki bazı iş ve işlemler kapsam dışına atılacak mı atılmayacak mı?

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Hayır, atılmayacak. Hiçbir şey yok, o listeler değişmeyecek.

EDNAN ARSLAN (İzmir) -En büyük şey orada ek 2.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Hayır, ek 2'dekiler aynen kalıyor yönetmelikte.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - İçerikle alakalı hiçbir değişiklik yok.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Yönetmeliğe atıf da var burada, yönetmeliğe geçtiğinde burada ek 2'deki görevler kapsam dışı altına mı alınacak?

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Hayır, öyle bir şey yok efendim. Onu temin edebiliriz. Yani hiç sıkıntımız yok. Onu en kısa sürede değiştireceğiz.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Aynı kalıyor, sadece ek...

BAŞKAN MUHAMMET BALTA - Arkadaşlar... Sayın Birpınar, bitirelim efendim.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Tamam efendim. Efendim yetkiyle ilgili biliyorsunuz Çevre Kanunu'nun "Denetim, bilgi verme ve bildirim yükümlülüğü" kısmında "Bu Kanun hükümlerine uyulup uyulmadığını denetleme yetkisi Bakanlığa aittir. Gerektiğinde bu yetki Bakanlıkça il özel idarelerine, çevre denetim birimini kuran belediye başkanlıklarına, Denizcilik Müsteşarlığına, Sahil Güvenlik Komutanlığına devredilebilir." deniliyor. Burada sadece buraya biz Türkiye Çevre Ajansına da verilebilir dedik. Yani daha evvel zaten birçok yerde bu denetimler -işte hocam dedi ya verilemez diye kanunen- aslında veriliyor. Biz aynı zamanda yapı denetim firmalarına bile inşaatların denetimini verdik.

MURAT BAKAN (İzmir) - Onu da eleştirdik ama hatırlarsanız yani onu da doğru bulmadık.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Yok, o ayrı, doğru ama yani veriliyor. Şunu söylüyoruz: Bu konuda yani bu zamana kadar biz bir ilçe belediyesine de Sayın Vekilim yani Bodrum Belediyesine de gürültü denetimi yetkisi verdik. Yani orada çevre birimi varsa veriyoruz ki onlar yerelde bu işleri yapsınlar diye veya Denizcilik Müsteşarlığına, Sahil Güvenliğe veriyoruz ki onlar yapsınlar bize göndersinler tekrar diye. Bunları yapıyoruz.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Farklı bir şey ama yapı denetimler. Biri resmî kurum, gidip vatandaş orada kamusal denetim yapıyor, ötekisi de parasını ödediği kişiye "Beni denetle." diyor. Yapı denetimle farkı bu yalnız.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Yok, yok, hayır.

BAŞKAN MUHAMMET BALTA - Bu daha iyi.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Sayın Başkanım, bir cümle sadece.

BAŞKAN MUHAMMET BALTA - Selman Bey, buyurun.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Başkanım, şöyle sadece: Bu denetimle alakalı yani çevre ajansına denetim yetkisi verilmesiyle alakalı konu da anladığım kadarıyla çok yanlış anlaşılmış. Onun olayı şudur: Az önce kıymetli Bakan Yardımcımızın Muğla'yla ilgili vermiş olduğu örnek buna bire bir uyan bir şeydir. Çevre ajansı gitsin, çevreyi kirleten şahıslara, kurumlara bu denetimi yapsın diye, anlatabildim mi? Yani burada yapı denetim gibi "Ben sana para veriyorum, git beni denetle." gibi bir durum yok, aksine çevreyi kirletenleri denetleyen bir yapısı olacak ajansın aynı zamanda.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Ajans o yetkiyi devrederse?

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Hayır, devredemez.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Hayır, bir kere kanunla...

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Nasıl devredemez, 4'üncü maddede yazıyor.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Hayır, hayır. Kanun yetkiyi...

EDNAN ARSLAN (İzmir) - 4'üncü maddeye bakın, var.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Denetim yetkisini devretme hakkı kanunla sabit, kamu tüzel kişiliği olması lazım.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - "Kurma, kurdurma, işlettirme" ne demek?

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Kamu tüzel kişiliği olması lazım.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Ama "denetim" diyoruz, o başka bir şey efendim.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Denetim ayrı bir şey.

EDNAN ARSLAN (İzmir) - O yetkiyi devrettirmek yani ben bu yetkiyi aldım, bu konuda...

BAŞKAN MUHAMMET BALTA - Arkadaşlar...

Selman Bey, bitirelim, maddelere geldiğimiz zaman tekrar, ayrıntılı bir şekilde görüşlerimizi beyan ederiz.

SELMAN ÖZBOYACI (Konya) - Başkanım, son cümle: Denetim yetkisi kanunla sabittir, İbrahim Hocaya sorabilirsiniz. Kamu tüzel kişiliği olduğu için Bakanlık, çevre ajansına denetim yetkisini devredebilir, çevre ajansı bunu bir başka kamu tüzel kişiliği olmayan birime devredemez.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKAN YARDIMCISI MEHMET EMİN BİRPINAR - Efendim, bir de son bu "scooter" ismiyle ilgili bir şey vardı, onu da bitirip kapatacağım.

Tabii, biz nereden aldık? "Scooter"larla ilgili TSE'nin standartları var. 11189, 11921, 12184 ve 13844 sayılı standartlarda "scooter" diye geçtiği için biz de mecburen öyle geçtik. Çünkü Türk Standartları Enstitüsünün standartları var, o standartlarda öyle yazıldığı için biz de böyle aldık ama Türk Dil Kurumuyla da bizim hukuk müşavirimiz görüşmüş, onların önerileri de var ama artık kamuoyunda da dünyanın her yerinde de bu isim çok belirgin, aynı televizyon gibi işte "scooter" da böyle geçmeye başladı. Halkın arasına siz istediğiniz kadar başka bir şey yazın, çocuklar buna "scooter" diyor.

Teşekkür ediyorum efendim.