| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Giresun Milletvekili Cemal Öztürk ve Aydın Milletvekili Bekir Kuvvet Erim ile 46 milletvekilinin İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/3147) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 22 .10.2020 |
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım, kamu kurum ve kuruluşlarımızın değerli temsilcileri, kıymetli basın mensupları; öncelikle hepinizi hürmetle selamlıyorum.
Görüşmelerine başladığımız kanun teklifiyle 19 ayrı kanunun çeşitli hükümlerinde değişiklikler yapılmaktadır. Torba düzenlemeler ve tekliflerin etki analizinde olmaması, yıllardır hep eleştirdiğimiz konulardır. Yasama kalitesinin artırılması, yasama işlerinin sağlıklı ve düzenli bir şekilde yürütülmesi ve uygulamada sorunlar yaşanmaması açısından Meclis İçtüzüğü'nün yepyeni bir anlayışla ele alınması konusunda tüm siyasi parti gruplarına sorumluluk düşmektedir. İç Tüzük yenilenmez ise, Meclisin ve siyaset kurumunun itibarını da zedeleyen ve yıllardır yaşanan gereksiz tartışmalar ve zaman kayıplarının hâliyle aynen devam edeceği açıktır. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine uyum sağlanması da dikkate alınarak Meclis İçtüzüğü'nün mutlaka ve bir an önce gözden geçirilip yeniden yazılması gerektiği görüşümüzü buradan tekrarlıyorum.
Değerli arkadaşlarım, bilindiği üzere, dünya bugüne kadar benzerini yaşamadığı küresel bir salgınla karşı karşıyadır. Küresel salgın tüm ülkeleri âdeta işgal ve istila etmiştir. Bütün ülkeler salgına karşı büyük uğraşlar vermektedir. Türkiye salgınla mücadelede ihtiyaç duyulan her girişimi Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin de sağladığı imkânlarla akıl, sabır ve soğukkanlılıkla tereddütsüz ifa etmiş, salgın sürecini başarılı bir şekilde yönetmiş ve yönetmektedir. Böylesi bir felaket karşısında seri ve etkili kararlar alınarak kaosa ve karmaşaya müsaade edilmemiştir. Salgının ekonomimiz üzerindeki olumsuz etkisini azaltmak, bu süreçten olumsuz etkilenen vatandaşlarımızı desteklemek amacıyla gerekli önlemler süratle uygulamaya konulmuştur. 18 Mart 2020 tarihinde açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi daha sonra ortaya çıkan ihtiyaçlar doğrultusunda alınan yeni tedbirle genişletilmiş, toplumun tüm kesimlerinin bu süreçte desteklenmesi sağlanmıştır. Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi ve alınan diğer tedbirler kapsamında ihtiyaç sahibi hane halkına nakit desteği sağlanmış, en düşük emekli aylığı yükseltilmiş, kısa çalışma ödeneğinin kapsamı genişletilmiş ve ödemesi kolaylaştırılmış, telafi çalışma süresi artırılmış, istihdamın sürekliliği desteklenmiş ve bireylerin krediye erişim imkânları artırılmıştır, işletmelerin vergi ve prim ödemeleri ertelenmiş, işletmelere sektörel odaklı vergi indirimleri yapılmış, kredi ödemelerinin ertelenmesi imkânı tanınmış, temerrüde düşen firmalara mücbir sebep açıklama imkânı getirilmiş ve kredi teşvikleri verilmiş, Kredi Garanti Fonu'nun limiti artırılarak teminat sıkıntısı yaşayan işletmelerin finansmana erişimine imkân sağlanmıştır.
Salgının etkisiyle ekonomimiz 2020 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 9,9 daralmakla birlikte, bu daralma birçok ülkeden daha düşük düzeyde kalmıştır. Sanayi üretimi, imalat sanayisi kapasite kullanım oranı, ihracat, Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI), güven endeksleri, kurulan şirketlerin sayısı, rekor kıran elektrik tüketimi gibi veriler ekonomide güçlü bir toparlanma olduğunu ve büyüme patikasına girdiğimizi açıkça göstermektedir.
Komisyon üyesi arkadaşlarımız Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, Aydın Milletvekili Bekir Kuvvet Erim ve Uşak Milletvekili İsmail Güneş ile arkadaşları tarafından verilen bu kanun teklifinde de özellikle salgının ekonomik ve sosyal hayata olumsuz etkilerinin giderilmesi amacıyla daha önce yapılan düzenlemelerle bağlantılı ve ek olarak vergi ve sigorta primi destekleri ve istihdama yönelik düzenlemeler yer almakta, ayrıca kamu kurumlarının ve vatandaşların talep ve beklentilerine yönelik bazı düzenlemeler yapılmaktadır.
Sayın Başkanım, bazı maddelerle ilgili kısaca görüşlerimizi ifade edeceğim, madde geldiği zaman daha detaylı görüşürüz.
Birinci husus, teklifin 31'inci maddesiyle yapılan düzenleme, basın çalışanlarını fiilî hizmet zammı süresinden yararlandırma konusu. Bildiğiniz üzere, mevcut düzenlemede Basın Kartı Yönetmeliği'ne göre basın kartı sahibi olma şartı vardı bu haktan yararlanmak için, getirilen düzenlemeyle Cumhurbaşkanlığı kararnamesine göre basın kartı sahibi olma şartı getiriliyor. Ama bu madde, Anayasa Mahkemesince iptal edilip hukuki boşluğu gidermek üzere de dokuz aylık bir süre verildi, bu süre de önümüzdeki ay dolacak. Anayasa Mahkemesi kararının gerekçesine baktığımız zaman -karar da önümde, tam metinden okuyayım- aslında "Fiilî hizmet zammının uygulanacağı basın ve gazetecilik mesleğinde çalışanların belirlenmesinde temel esaslar ve ilkeler kanunla düzenlenmeyerek bu konudaki düzenleme yetkisi yönetmelik aracılığıyla bütünüyle yürütme organına verilmiştir. Kanunilik ölçütünün gerçekleşmesi için sosyal güvenlik hakkının sınırlanmasına yol açan söz konusu düzenleme nedeniyle basın kartının niteliği ile ne şekilde verileceği konusunda ve bu kartın verileceği kişilerde aranacak şartları içeren temel ilkelerin anılan hakka keyfî bir şekilde müdahale edilmesini önleyecek şekilde kanunla açık bir şekilde ortaya konulması gerekir." diyor ve sosyal güvenlik hakkına sınırlama getirdiği için bu düzenlemeyi iptal ediyor.
Bizim görüşümüz -madde gelince daha teferruatlı değerlendiririz- Basın İş Kanunu var 5953 sayılı yani bu kanun kapsamındakilerin yararlanması en doğru olacaktır. Bu kanun kapsamına giren basın çalışanlarının tümünü niye yararlandırmıyoruz, onu maddede teklif sahibi arkadaşlarımız izah ederse ona göre bu konuda mutlaka bir çözüm getirmemiz lazım. Dediğim gibi, bizim görüşümüz, tüm basın çalışanlarının bu fiilî hizmet süresi zammından yararlandırılması yönündedir.
Teklifin 22'nci maddesinde Millî Eğitim Bakanlığına bilgisayar ve donanımlarının bedelsiz teslimleri yani bağışlara KDV istisnası getiriyor. Malum, eğitim sistemimiz internet üzerinden çevrim içi derslere dayalı olarak yürütülüyor. Artık, bilgisayar ve internet tam olarak ders kaynağı hâline geldi. Yani vergilerine baktığımız zaman bunlarda da KDV, özel iletişim vergisi var. Yani burada acaba öğretmenlerin ve öğrencilerin aldığı bilgisayar ve internet üzerindeki vergileri de KDV'yi de istisna kapsamına alabilir miyiz, bunu bir öneri olarak getiriyorum. Yani öğretmene ve öğrenciye bağışlanan tablettir, hiç olmazsa bunları da bu kapsama almamızın doğru olacağını düşünüyorum.
Varlık barışıyla ilgili, teklifin 17'nci maddesi konusunda şunu söyleyeceğim: Malum, 2008 yılından beri sürekli bu konuda düzenleme yapılıyor yani âdeta daimî madde hâline geldi. Yani sorun nedir, niye yararlanan sayısı az? Bilmiyorum ne kadar yararlanan var, o konuda açıklama yapılır. Yani sürekli bunu getirmemizdeki amaç nedir? Bu konu aslında önemli kolaylıklar getiren bir düzenleme, yani iyi mi anlatılamıyor? Bunlar açıklığa kavuşturulmalı, madde geldiği zaman bunu da görüşürüz.
Bir konuyu daha hatırlatmak istiyorum, bu vadeli çekler meselesi. Malum, piyasadaki uygulama vadeli çek, kanunda da düzenleme yapılmıştı; "31/12/2020 tarihine kadar üzerinde yazılı düzenleme tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankayaibrazı geçersizdir." diyordu yani vadeli çeke yol açıyordu. Bunun da süresi doluyor yani bu uygulamadan vazgeçmeyeceksek bu teklifle bunu da getirmemizin doğru olacağını, buradaki sürenin de uzatılmasının gerektiğini düşünüyorum.
Teşviklerle ilgili de bir iki maddeyle ilgili görüşüm var. 8'inci madde, bu 1 Ocak 2019-17 Nisan 2020 döneminde sözleşmesi sona erenler ile kayıt dışı çalışanların en son çalıştıkları iş yerlerinde fiilen çalıştırılmaları hâlinde bir destek veriyoruz. Eğer işe alınıp ücretsiz izne çıkarılırsa yine ayrı bir destek, işte birincide 1.324,5 lira, ikincide 1.177 lira destek... Üçüncü şık var: Başvurusu kabul edilmeyenlerden ailelerinde hiçbir geliri olmayanlar, düzenli sosyal yardım almayanlara da hane başına 1.030 lira destek verilmesi öngörülüyor. Yani bilmiyorum ama bu konunun daha teferruatlı anlatılması lazım, burada ne amaçlanıyor? Yoğun bir başvuru gelebilir çünkü kayıt dışı çalışanlar bundan yararlanmak üzere yoğun bir şekilde başvurabilir, istismar edilebilir yani kayıt dışı çalışmaya devam eder, zaten yakalayamadığımız için bir yandan da buradan yararlanma gibi bir imkân doğar. Bu konunun bu boyutlarıyla değerlendirilmesi lazım. Aslında, bu yaptığımız da bir istihdam teşvikinden ziyade sosyal yardım oluyor yani bu kesime verdiğimiz bu 1.030 lira -günlük 34,34 lira- sosyal yardım kapsamında.
Diğer konu 32'nci madde. İşe girdiği tarihten önceki son bir yıl içerisinde prim ödeme gün sayısı yüz yirmi günden az ve işe girdiği tarih itibarıyla 25 yaşından küçük olup çalıştıkları kişi yanında ay içinde çalışma saati süresince hesaplanan çalışma gün sayısı on günden az olanlar için işverenlerce, prime esas günlük kazanç alt sınırının yüzde 2'si oranında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası primi, yüzde 7,5 işverene yüzde 5 sigortalıya ait genel sağlık sigortası primi ödemesi öngörülüyor. Ama burada ilginçtir, çalışana tüm o ayın genel sağlık sigortası primini tamamlama zorunluluğu getiriliyor. İkincisi de yaşlılık, malullük, ölüm aylığı priminin ertesi ay mutlaka yatırılması zorunluluğunu öngörüyor yani sosyal güvenlik hakkı yönünden bu konunun değerlendirilmesi lazım. Malumdur, çıraklık, staj süreleriyle ilgili bizlerin de bunların çalışma günlerinin sayılması noktasında, en azından borçlanma imkânı verilmesi noktasında görüşlerimiz var. Bu yeni bir kapı açıyor yani 25 yaşından küçükler on günden az çalıştığı zaman uzun vadeli sigorta primini ödemeyecek ya da bir ay içinde öderse yararlanabilecek. Zaten aldığı para ne kadar olacak, on günlük para, onun genel sağlık sigortası primini aylığa tamamlaması ve uzun vadeli sigorta primlerini yatırması zor. Yani uygulamada güçlük olacak, uygulaması zor olacak bir madde olarak gördüğümüzü ifade ediyorum.
Son olarak da kurumlar vergisi oranıyla ilgili ben de şunu ifade edeceğim: Malum, 2018, 2019, 2020 yılları için biz bu oranı artırmıştık, geçici madde hâlen yürürlükte. Şimdi niye 5 puan düşürme yetkisi alıyoruz? Bu konunun gerekçesinin daha ayrıntılı anlatılması gerektiğini düşünüyorum.
Başkanım, teşekkür ediyorum.