ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, ben bir önceki maddeyle ilgili hâlâ şunu söylemek istiyorum: Yani, esas işi olan komisyon çalışma hayatıyla ilgili bir maddeyi görüşmeyi reddediyorsa bizim de ana komisyon olmamamız gereken bir maddeyi görüşmemiz bence yanlıştır. Bunu Başkanlık makamının, yani Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığında madem diğer komisyonlar da başkanlar reddediyorsa Sayın Başkan bunu da sizin bu anlamda reddetmeniz gerekirdi.

Bir de aslında bu rakamları, bu bilgileri arkadaşlar bize verebilirler. Kriz dönemlerinde -yani bunun mutlaka diğer ülkelerde örnekleri vardır- ilk işten çıkartılanların esnek çalışanlar olduğunu biliyoruz. Buna ilişkin mutlaka çalışmalar vardır, bu bilgiyi de bizimle paylaşırlarsa iyi olur çünkü Sayın Öztürk: "İşçiyi korumak için yapılan bir şey." şeklinde söyledi az önceki maddede. Tam tersine kriz dönemlerinde biz, esnek çalışanların öncelikle çıkartıldığını biliyoruz.

Şimdi, bu maddeye gelecek olursak ben de benzer şeyi soracağım. Tabii son dönemde İŞKUR üzerinden bir istihdam politikası uyguluyor Hükûmet. Yani her şey İŞKUR üzerinden, İŞKUR'a ciddi kaynaklar ayrılıyor, ciddi para harcıyor ve işte, kırk yıldır aklınıza gelmeyen bu husus şimdi aklımıza gelip diyoruz ki "Ya bunları bir koruma altına alalım, ne olur ne olmaz, bu kadar para harcadılar." Burada o zaman ben hemen şunu sorarım: Yani ne yaptılar, ne tür usulsüzlükler yaptılar, bir yolsuzluk mu var? Mesela biz şunları siyaseten sahada biliyoruz, parayla ilgili olan işleri bilemiyorum ama sahada gözümüzle gördük biz; İŞKUR üzerinden eleman alımlarında AK PARTİ'nin il ve ilçe teşkilatlarının verdiği listeler alınıyor. Şimdi, tabii yarın bunlara karşı bir dava açılacak; bir haksızlık hukuksuzluk, bu hukuksuzluk ortaya çıktığında, bu yöneticileri korumak için yapılmış bir şey gibi duruyor bu...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Noter huzurunda kuralar...

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, ne noter huzurunda kura?

Şimdi, uzatmak istemiyorum. O sonradan geldi, noter huzurunda kura denildi, tamam mı? Kuraya kimler giriyor, hiçbir eleme yapılmadan...

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Evet, arkadaşlar, lütfen...

ERHAN USTA (Samsun) - O zaman burayı açalım, bu önemli bir husus.

Hiçbir eleme yapılmaksızın herkes kuraya giriyor, ondan sonra o şartları taşımayanlar kuradan sonra, o şartları taşımayanlar kuradan çıkmış ama şartları taşımayanların yerine...

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Ya arkadaşlar, bunlar konumuz dışında yani, şimdi...

ERHAN USTA (Samsun) - Hayır, niye konumuz dışında Sayın Başkan? Ne konuşacağıma ne karışıyorsunuz!

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Ne demek ne karışıyorsunuz ya!

ERHAN USTA (Samsun) - İŞKUR'un yaptığı işi söylüyorum ben. Yani o zaman elimize bir metin verin okuyalım. Öyle şey olur mu, konumuzun dışında olur mu?

BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Sayın Usta, size Sayın Güneş bir şey ifade etti, siz de ona cevap veriyorsunuz. Sayın Güneş'in yaptığı da yanlış, sizin yaptığınız da yanlış.

ERHAN USTA (Samsun) - Sayın Güneş'in yaptığı, benim zaten söylemek istediğim şeyi açtı, teşekkür ederim kendisine. Yani, şimdi...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Doğru söylemiyorsunuz...

ERHAN USTA (Samsun) - Bakın, bura üzerinden bir istihdam, yarın... Bu taşeron meselesinde oldu, 4/B meselesinde oldu; arkadaşlar bunları hep yaşadık bu ülkede. Yani, ülkenin bir eleman istihdam politikası vardı, bu politikanın dışına çıkıp tamamen keyfi olarak, hiçbir objektif kritere bağlı olmadan taşeron üzerinden elemanları aldık, onlara kadro vermek durumunda kaldık; bu, bir zaruretti. Ondan sonra, 4/B çalışanları aynı şekilde oldu, hepsine kadro verdik. Şimdi, buradan bir istihdam politikası yürütülüyor, son derece sağlıksız. Ne çalışanın işine yarıyor ne devletin işine yarıyor. Dokuz ay alıyorsun ondan sonra da tamamen siyasi argümanlarla alınıyor, daha sonra bir sene çalışmıyor, tekrar bir dokuz ay daha alıyorsun. Ne insanlar kendisini yetiştirebiliyor ne devlete düzgün bir iş görebiliyorlar. Bu konuyu aslında bir konuşmak lazım, başlı başına yanlış bir şey. Şimdi, bu kadar kaynağın kullanıldığı; bu kadar istihdam yapılmasına vesile olan, aracı olan, Sayın Durmuş Bey'in dediği gibi "ara yüz" durumunda olan bu kurumu şimdi tabii koruma ihtiyacı ortaya çıktı; bu, bu nedenle getirilmiş bir şeydir ve kesinlikle yanlış bir şeydir. Bugüne kadar uygulama nasıl geldiyse bundan sonra da öyle olmalıdır.

Şu soruyu soralım, yani bize daha doyurucu bilgi verilsin: İŞKUR üzerinden son on yılda istihdam edilen kişi sayısı nedir? Yıl yıl bunu sizden istirham edelim. İŞKUR'un kullandığı kaynaklar, geçmişle mukayeseli olarak bize bir söylensin ve böyle bir ihtiyacı sadece yani bizden önceki bu işle ilgili kanun yapanları veya kamu idarelerini zorlamayalım. Yani, şu anda Çalışma Bakanlığındaki bu kişilerin hepsi bundan on yıl önce de Çalışma Bakanlığındaydı. Bugüne kadar aklımıza gelmedi de bugün niye böyle bir şeye ihtiyaç duyuyoruz, bu konuda da bize bir açıklama yapılırsa memnun olurum.

Teşekkür ederim.