| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Giresun Milletvekili Cemal Öztürk ve Aydın Milletvekili Bekir Kuvvet Erim ile 46 milletvekilinin İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/3147) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 22 .10.2020 |
NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, gerçekten, böyle son saatlerde çok kritik maddeleri de konuşuyoruz, hepimizde de bir yorgunluk var ve bunlar önemli.
Türkiye'de yasaların herkes için eşit olması lazım, düzenlemelerin herkes için eşit olması lazım. Eğer, çifte standart uygulanıyorsa ne Meclisin ne çıkan yönetmeliklerin ne yasaların hiç güvenilirliği kalmaz. Birileri düğün yapabilecek, birileri düğün yapmayacak; birileri 1.500 kişiyle şen şakrak oynayacak, birileri 10 kişi yan yana geldiğinde ceza kesilecek. Bunun izahı yok. Bir siyasi parti kalkıp kongresini yapabilecek, miting düzenleyebilecek, ikram yapabilecek, bir siyasi parti basın açıklaması yapamayacak; barolar toplanamayacak, kurumlar toplanamayacak. Eğer, bir kurum, bir tahkikat gerekiyorsa ona pandemiyi kılıf olarak görmeyelim, bahane göstermeyelim.
Şimdiye kadar bütün yetkiyi Cumhurbaşkanlığına veriyorduk, şimdi de İçişleri Bakanlığına veriyoruz. Peki, Sağlık Bakanlığının Bilim Kurulu neye yarıyor? Yani bu nereden çıkıyor? İçişleri Bakanlığı bir dernek hakkında eğer herhangi bir ilişkili bir şey düşünüyorsa yasalar var, mahkemeler var, işlem yapabilir, hatta hatta -tırnak içinde- kayyum atayabilir; daha önce yapmıştı da karşı çıkmamıza rağmen ama şimdi pandemiyi bahane olarak gösteriyor. Ya, bunu kabul etmeyelim. Hem yetkiyi verelim ve uzatalım, boyuna uzatalım. Eğer yasa dışıysa işlem yapılsın ona göre. Buna pandemiyi kılıf bulmayalım. Yok "Şurada il hıfzıssıhha kurulu karar aldığı sürece bu yapılacak." yok "Denetim yapılacak..." Bütün yetkileri, kendimizdeki yetkileri, Meclisin yetkilerini, yasamayı, her şeyi alıp keyfiyete dönüştürüyoruz. Bu çok tehlikeli bir süreç. Siz sanıyor musunuz yurttaşlar bunu fark etmiyor, sanıyor musunuz insanlar bunu fark etmiyor?
Sayın Öztürk rakamı açıklarken "20 bin küsur" dedi. Bu derneklerin üyeleri var. Her bir derneğin kurullarına baktığınızda, yönetim kurulu, disiplin kurulu, denetleme kurulu, belli bir sayıya ulaşıyor, binlerce insanı ilgilendiriyor. Bunlarla ilgili bu düzenlemeyi yaparken çifte standartlı davranmayalım, her şeyi kendimize mübah görüp birilerine yasakçı tutum sergilersek bu gerçekten ülkeyi kutuplaştırıp ayrımcılığa sevk eder. Hiç kimse yapmıyorsa yapmasın ve pandemiyi de bahane göstermeyelim. Batman'da bir etkinlik yapılacaktı, yasaklanıyor "Gidin, kendi yerinizde yapın." deniliyor; kendi yerinizde sanki hastalanmayacaksınız. Ya, buna kılıf bulmaya gerek yok ki.
Bir de bu şeyi çıkaralım. Böyle ikide bir, giderek, yavaş yavaş böyle otoriterleşen, belli kesimlere süreyi uzatan bir tarza dönüştürürsek bu bir tarza dönüşecek, bu sefer, Sayın Şener'in sabahtan beri dediği gibi "Hadi, bir dahaki sefere uzatalım, bir dahaki sefere uzatalım." Yani bunun geri çekilmesi lazım. Bu çok tartışılacak bir şey. Eğer yasa dışı bir şey yapan varsa o kurum, o bakanlık bildiği hâlde onun hakkında da tahkikat yapmıyorsa suç işliyordur.