| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281 ) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a)Tarım ve Orman Bakanlığı b)Orman Genel Müdürlüğü c)Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ç)Meteoroloji Genel Müdürlüğü d)Türkiye Su Enstitüsü e)Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 05 .11.2020 |
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, değerli bürokratlar; baştan hepinize de bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum.
18 Nisan 2007 tarihinde, 5625 sayılı Kanunuyla belediye teşkilatı bulunan yerlerin tümünde içme, kullanma ve endüstri suyunun Devlet Su İşleri tarafından yapılmasıyla ilgili bir yasal düzenleme yapılıyor. Hemen aynı dönemde İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi ile Devlet Su İşleri arasında yapılan protokolle de Mayıs ayının 18'nde o günkü parayla tam 144 milyon dolar karşılığı 200 milyon TL Devlet Su İşlerine İSKİ tarafından ödeniyor. Muhtelif tarihlerde de 200 milyon ve 190 milyon yani 590 milyon TL'lik Melen Barajı yapılması konusunda bir bedel İSKİ tarafından DSİ'ye ödeniyor. 2012 yılında projesi yapılıyor; 2015 yılında baraj inşaatına başlanıyor, 2016 yılında da barajın 666'ncı metresinde de ilk çatlak tespit ediliyor. Şimdi sorumun biri şu: Sayın Bakanım, siz Melen Barajı'nda çatlak olduğunu ne zaman öğrendiniz, yani bürokratlarınız size bu barajın çatladığını ne zaman söyledi? Çünkü 2020 yılının sonuna geldik, yapılmış olan bir ihaleden başka, barajla ilgili yeni bir çalışma yok.
İki, sorum şu: Devlet Su İşleri Türkiye'nin en önemli kurumu -içinden bir Başbakan ve Cumhurbaşkanı çıkarmış olan bir kurum- nasıl olur da çürük bir zemin üzerine 1.300 metre uzunluğunda, silindirle sıkıştırılmış bir beton baraj yapmaya ikna ediliyor? Sizi buna ikna eden İstanbul'dan gelmiş olan başarısız İSKİ bürokratları mıydı? Devlet Su İşlerinin başına liyakat sahibi olmadan getirilmiş olan İSKİ personelleri mi sizi bu yanlışa sürükledi?
Şimdi, bir başka soru şu: İstanbul'un günlük su tüketimi 3 milyon 200 bin metreküp, yani 1,2 milyar metreküp bir suya ihtiyacımız var. Rezerv alanlarımızda 600 milyon metreküp su topluyoruz, geriye kalan bütün suyu Yeşilçay'dan ve Melen'den getirmek zorundayız. Bakın, şu an ilk dokuz ay itibarıyla 328 milyon metreküp Melen'den İstanbul'a su basılmasına rağmen, İstanbul'un barajlarındaki su doluluk oranı yüzde 30'un altına düştü. Melen'de de su yok, ne varsa o basılıyor ama bunu gidermek için de Melen Barajı'nın yapılması gerekiyordu.
DSİ'nin eski bürokratları bilir, 1994 yılında, o zamanın Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel İstanbul Valiliğinde DSİ'nin yöneticileriyle beraber İstanbul Büyükşehir Belediyesinin kadrolarıyla İstanbul'un içme su meselesini çözmek için tam dört saat toplantı yaptı. Sorum şu: Bugün Bakanlık ve Devlet Su İşleri bu sorunun muhatabı olarak ve yapılacak olan yatırımın parasını ödeyecek olan İSKİ'yle ve İstanbul'un seçilmiş Belediye Başkanıyla bu Melen Barajı'yla ilgili ne zaman bir araya gelmeyi ve sorunu çözmeyi konuşacaksınız?
Burada bir ihale yaptınız, bu ihaleyle bu barajın içinde üç tane kademe yapıyorsunuz. Kaya dolgu var, geçirimsizlik perdesi var ve topuk plağını yapacaksınız. Yani demek ki bu barajın içinde ciddi riskler var. Şimdi silindirle sıkıştırılmış olan bir betonun arkasına kaya dolguyla başka bir baraj inşa ettiğinizde, bu baraj dolduğunda, olası bir depremde silindirle sıkıştırılmış bu beton yani 1.300 metreküpteki gövdenin yıkılmasından mı endişe ediyorsunuz?
BAŞKAN LÜTFİ ELVAN - Evet, son sözlerinizi alalım efendim.
GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Şimdi, bir başka olay şu: İstanbul'un su güvenliğini konuşmak ve İstanbul'un su güvenliğine çözüm önerisi getirmek başta Devlet Su İşlerinin görevidir.
Sayın Bakanım, sizden özellikle istirham ediyorum, bakın, bu depremde Türkiye'nin bütün kurumları koşarak geldi ve elini taşın altına koydu. İstanbul'un su güvenliği için sizi, İstanbul Belediyesini, Bakanlığı ve DSİ'yi elinin taşın altına koymaya ve bir masanın altında toplanmaya çağırıyorum.