| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi (1/281) ile 2019 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi (1/280) ve Sayıştay tezkereleri a) Adalet Bakanlığı b) Ceza ve İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu c) Türkiye Adalet Akademisi ç) Anayasa Mahkemesi d) Yargıtay e) Danıştay f) Hakimler ve Savcılar Kurulu g) Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ğ) Kişisel Verileri Koruma Kurumu |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 10 .11.2020 |
ALPAY ANTMEN (Mersin) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2021 yılı Adalet Bakanlığı bütçesi üzerinde görüşüyoruz ancak üzülerek söylüyorum ki yargının bugünkü durumu maalesef hiç iç açıcı değil.
2020 yılında, Dünya Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde 128 ülke arasında Türkiye; hükûmet yetkilerinin kısıtlanmasında 124, temel haklarda 123, adil hukukta 103'üncü sırada. Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye 180 ülke arasında 154'üncü sırada. Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin adil yargılanma maddesini 20 kez, ifade özgürlüğüyle ilgili maddesini ise 28 kez ihlal ederek dünya 1'incisi olmuş durumda. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından son on altı yılda Türkiye aleyhine 295 milyon Türk lirası tazminat kararı verildi, 3.128 ihlal kararıyla Türkiye yine burada da dünya 1'incisi. Adalet Bakanlığı bütçesini görüşüyoruz ama tablo işte bu kadar vahim.
Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; çözmemiz gereken çok önemli konularımız var ama önce şunu söylemek istiyorum: Cezaevleri ziyaretleri yapıyoruz, cezaevinde ceza infaz koruma memurları ve ceza müdürlerinin genel idare hizmetleri sınıfından güvenlik hizmetleri sınıfına geçmesi hem tavsiyemiz hem de talebimizdir.
Çözmemiz gereken diğer önemli konu ise Türkiye'nin bir gazeteci hapishanesi olması. Türkiye bir gazeteci hapishanesi hâline gelmiştir. Halkın adalete olan güveninin kalmayışı, kadına şiddet, çocuklara yönelik cinsel taciz, yargının saraydan talimat alması veya böyle bir görüntünün dahi engellenmesi gerekiyor. İşte bunlar ülkemizde adaletin olmadığını açıkça göstermektedir.
İşin en acı tarafı, Anayasa Mahkemesi kararları bir ülkede uygulanmıyorsa o ülkede hukuk bitmiştir, kaba tabirle, guguk başlamıştır, kabile devleti egemen hâle gelmiştir.
Sayın Bakan, size sormak istiyorum: İkinci Zekeriya Öz olma rolüne soyunan, Anayasa Mahkemesinin kararını tanımayan ve Anayasa'yı çiğneyen hâkim hakkında ne yaptınız? Bunu çok merak ediyorum. Bir avukat ve önceki bir Baro Başkanı olarak merak ettiğim başka bir husus da bizlerin, tüm baroların, tüm avukatların itirazlarına rağmen ikinci barolar kurulamadı ve bu kadar çaba boşa gitti. "Ne geçti elinize?" demek istiyorum. Bir de pandemi bahanesiyle partinizin kongreleri yapılırken baro genel kurullarını yasaklamanız hukuka ve siyasi etiğe ne kadar uygun? Bu arada, bir iddia var; bir torba kanunla baroların seçimlerinin en fazla bir yıl -ya da başka bir süreyle- ertelenmesinin planlandığı doğru mu ? Baroların, avukatların iradesine bu şekilde ipotek koymak istiyor musunuz? Bir avukat olarak bu konuda ne düşündüğünüzü çok merak ediyorum. Şunu da söylemek istiyorum: FETÖ hukuk dernekleri bu ülkede başarılı olamadı, çoklu baro projesinin de başarı şansı yoktur.
Son söz: Hâkimler iyi yetiştirilmiyor, davalar bitirilemiyor. İstinafta bir iş dava dosyası iki yıl bekliyor, yetmiyor; aynı dosya Yargıtayda da iki yıl daha bekliyor, bu da yetmiyor, Yargıtaydan 4 daire kapatıldı. Yargıyı hızlandırmamız lazım, tabii bunun için de öncelikle liyakatli hâkim ve savcıların mesleğe alınması gerekiyor.
Son söz: Her şeyin düzeltilmesi için illa CHP iktidarını beklemeyin. Bizlerin ne dediklerini bir dinleyin lütfen.
Sözlerime son verirken aylar önce verdiğim ancak bir türlü cevap alamadığım bir soruyu burada Sayın Bakana sormak istiyorum; buna lütfen net bir şekilde yanıt veriniz: İnfaz Yasası sonrasında cezaevlerinden çıkarılan ve yeniden suça karışanların sayısı kaçtır, bu suçlar nelerdir, bunların kaçı yeniden cezaevlerine geri dönmüştür?
Bu arada, değer milletvekilime Tarsus Cezaevi ziyaretimle ilgili bir şey söylemek istiyorum: Tarsus Belediyesi bugüne kadar bitirilemeyen Tarsus Cezaevindeki cami inşaatını üstlenmek için protokol yapma talebinde, Adalet Bakanlığıyla bu konuda görüşmeler yapılıyor.
OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Antmen, teşekkür ediyorum.
ALPAY ANTMEN (Mersin) - Cumhuriyet Halk Partili Tarsus Belediyesi eğer uygun görülürse Tarsus'taki cezaevindeki caminin inşaatını tamamlayacaktır.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.