İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, Değerli Bakanım, değerli milletvekilleri, kıymetli bürokratlar ve basın mensupları; Adalet Bakanlığı bütçesi üzerine görüşlerimi açıklamak için söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime, cumhuriyetimizin kurucusu, büyük komutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü vefat yıl dönümünde rahmet, minnet ve özlemle anarak başlamak istiyorum.

Bir milletvekili olmanın yanında, çiçeği burnunda bir avukatın babası olarak da söylediğimi ifade etmek istiyorum. Oğlumdan dolayı genç avukatlarla, genç hukukçularla sık sık sohbet etme imkânı buluyorum. Genç avukatlar, genç hukukçular adalet hakkında umutsuzdurlar. Pek çok genç avukat evladımız, son dönemde verilen yargı kararları ve Anayasa Mahkemesi tartışmalarını görünce seçtikleri mesleği sorgulama noktasına gelmişlerdir. Hukuk gibi onurlu bir mesleği seçtiklerine âdeta pişman olmuşlardır. Onlar, mücadeleye devam edecekler ancak biz, büyükleri olarak onlara adalet duygusunun sapasağlam olduğu bir ülke miras bırakamadığımız için kendimizi sorgulamalıyız.

Gençlerimiz, Twitter'dan adalet aramak zorunda kalmamalı; Twitter, adaletin rotasının çizildiği bir mecra olmamalıdır. Ülkemizde yapılan pek çok ankette, yargıya kesin güven duyan insanımızın oranı yüzde 10'u, 15'i aşamamaktadır. Bu, çok acı bir tablodur.

Sayıştay raporlarına baktığımızda Adalet Bakanlığı ve bağlı kurumlarda irili ufaklı pek çok mali sıkıntı olduğu görülmektedir.

Saygıdeğer milletvekilleri, sürem kısıtlı olduğu için görüşlerimi madde madde anlatmaya çalışacağım.

Özellikle, yeni avukat olan ya da bürosunu zorla çevirmeye çalışan avukatlarımız, küresel salgının kısıtlamalarının yapıldığı dönemde pek çok zorluk yaşamaktadır. Bürolar, mahkemeler kapalıyken gelir elde edemedi ama giderleri yoğun oldu. Avukatlık bürolarının vergi borçlarının ertelenmesi, ödemelerinin geciktirilmesine Adalet Bakanlığı öncü olmalıdır.

Stajyer avukatlar âdeta işçi gibi çalıştırılmaktadır. Staj, bir eğitim faaliyeti olmasının yanı sıra bir iş sürecidir. Stajyerlerin hukuken çalışan pozisyonunda olması noktasında kanunlardaki muğlaklıklar giderilmelidir. Tıp alanı gibi pek çok alanda stajyerlerin alacakları maaşlar yasal olarak düzenlenmelidir. Avukatlık stajı ve adli staj yapan genç hukukçuların da bu haklara kavuşmaları sağlanmalıdır. Avukatlık stajları, bürolara yük olmasın isteniyorsa İŞKUR üzerinden ya da Adalet Bakanlığına yeni bir bütçe kalemi eklenerek finanse edilmelidir. Staj bitimiyle ruhsat alma arasındaki süreç kısıtlanmalıdır.

Özellikle, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında yargıdan atılan FETÖ mensupları yerine, çok hızlı ve mesleki yeterlilik aranmadan hâkim ve savcı atamaları yapılmıştır. Mesleki yeterlilikler "kervan yolda düzülür" mantığıyla sağlanamaz. Adaletin hakkıyla tecellisi için mesleki yeterlilik sınavları ve puanlama yapılmalı, yetersiz kalan personel pek çok kurumda olduğu gibi işlem görmelidir.

Ayrıca, yeni hukuk fakültesi açma kararları süresiz ertelenmelidir. Hukuk fakültelerinde pratik eğitim barolarla iş birliği yapılarak sağlanmalıdır.

Hâkim ve savcı sayımızın yetersiz olduğu aşikârdır. Uzayan davalar adalete zarar vermektedir.

OTURUM BAŞKANI ŞİRİN ÜNAL - Tamamlayalım Sayın Vekilim.

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Kısa sürede tamamlamaya çalışacağım.

Ara buluculuk, ülkemizde olumlu sonuçlar vermektedir. Ancak ara buluculuk ofislerinin yetersizliği, fiziki koşullardaki sorunlar, bazı kıstasların olmaması sorundur. Ara buluculuk ofislerinin fiziki koşullarının düzeltilmesi için kalite standardı konulmalı, gerekiyorsa kamu kuruluşlarında ara buluculuk görüşmelerinin yapılması için alanlar sağlanmalıdır diyor, Adalet Bakanlığı bütçesinin milletimize hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.