SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakan ve değerli katılımcılar, ben de saygıyla selamlıyorum.

Ben de açıkçası, Sayın Bakan, sunumunuzu inceledim ve Bakanlığınız bütçesine de daha doğrusu, uzmanlık alanım olan Avrupa Birliği raporları perspektifinden bakmak istedim.

Avrupa Birliğiyle ilişkilerimiz, biliyorsunuz, hızla bir zemin kaybediyor, gerçekten ciddi bir çıkmaz içerisinde ve AB çıkmazından da hızla uzaklaşıyoruz. Bazı hatiplerin de vurgu yaptığı gibi bu yılki Avrupa Birliği İlerleme Raporu'nda, gerçekten, özellikle sizin bakanlığınızı doğrudan ilgilendiren alanlarda; yargı, adalet gibi alanlarda çok ciddi geriye gidişler vardı ve hazırlık aşamasında hâlâ erken aşamada olduğumuzu... Yargı, adalet sistemindeki geriye gidişleri ve bazı alanlarda da ciddi geriye gidişleri sıralamış rapor. Şöyle ki, açıkçası ben de... Bunun bir kısmı yargı reformu strateji paketleriniz, belgeniz ve onun akabinde Meclise gelen paketlerde açıkçası pozitif bir gündem oluşmuştu. Ben de Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu üyesi olarak Avrupa Birliğiyle ilgili görüşmelerimizde, gerçekten bunun Türkiye açısından, yargı ve AB gündemi açısından bir pozitif sürece evrileceğini düşünmüştüm. Heyetlerinizle de karşılaştırmıştık açıkçası bu toplantılarda ama baktığımız zaman gerçekten ciddi temel sorunlar hâlâ ortada duruyor. Bunları şimdi sıralayacağım. En önemlisi tabii ki, yargıya güveni tesis etmek noktasında adımlar atılması gerekiyordu. E, ne oldu paketlerde? Bakın, reform strateji paketlerinde -ki siz bugün sunumunuzda çok olumlu adımlara yer vermişsiniz ama- gerçeğe baktığımız zaman ciddi eksiklikler var hâlâ.

Yine, Venedik Komisyonu tarafından ve Avrupa Konseyi yıllık raporlarında ciddi endişelerin olduğunu söylüyor. Nedir? Özellikle, siz çok ciddi bir istişare süreci dediniz ama bu gerçekten zayıf bir istişare oldu, çok katılımcı bir süreç işlemedi orada; bu eleştiriliyor. Ve ayrıca Hakimler ve Savcılar Kurulunun -gerçekten odak noktası burası- bağımsızlığı ve özerkliği, üye yapısının değişimi, özellikle yürütme erkinden bağımsız bir konuma gelmesi; hâlâ Cumhurbaşkanının -ki bugünkü sistemimizde partili bir cumhurbaşkanının var olması- bütün yetkileri kendinde toplayan bir Cumhurbaşkanının Adalet Bakanı ve Bakan Yardımcısını doğrudan oraya ataması... Bunlar gerçekten ciddi sorunlar olarak ortada duruyor. Şeffaflık, özerklik, bağımsızlık sorunlarını gündeme getirmek istiyorum.

Adalet Akademisiyle ilgili de değerlendirmeler var ki biz, bunları yaparken AB uyum sürecine çok önem vermiştik ve tekrar ciddi bir tahribat sürecinden geçti biliyorsunuz Adalet Akademisi ama hâlâ onun da özerkliği, bağımsızlığı ve objektif olması tartışmalı. Yani, bunlar yapısal sorunlar olarak yargıda ciddi olarak ortada duruyor ve AB raporları da bunları ortaya koymuş. Çünkü üyeleri gerçekten HSK tarafından belirleniyor ama HSK'nin kendisi sorunluyken Adalet Akademisine yansıması da doğal olarak sorunlu oluyor.

Yine AB uyum noktasında kurduğumuz bir kurum vardı, Kişisel Verileri Koruma Kurumu. Bakın, burada da çok ciddi eleştiriler var ki biz, bu eleştirileri söylemiştik. Bunların bize AB raporlarında ve AB sürecimizde engel olarak karşımıza çıkacağını, hâlâ AB müktesebatına uyumlaştırmadınız bu kurumları. Hâlâ kurumun bağımsızlığı, kolluk birimlerine ilişkin istisnalar konusundaki endişelerin giderilmediği belirtilmekte.

İnsan Hakları Eşitlik Kurumu; bu da yine AB uyum bağlamında kurulmuştu. Biz, yine ısrarla söylemiştik eksiklikleri. Yine kurumun operasyonel, yapısal, mali bağımsızlığa sahip olmadığı kaydedilmekte. Paris ilkelerine uygun biçimde olmadığı not edilmekte. Yani, bu yapısal sorunlar varken yargıda, siz bugünkü sunumunuzda da özellikle uyum perspektifinden tam bir uyumun sağlandığını...

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Özdemir, lütfen tamamlar mısınız?

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Tabii ki Başkanım.

Bunları söylemiştik.

Ben şunu merak ediyorum: Gerçekten bunlar ciddi olarak masaya yatırılıp "Bakın, bunlar ciddi yapısal sorunlar ve bunlarda bir aşama kaydedemedik." diye bir değerlendirme yapıyor mu Bakanlığınız ya da yapacak mı ve Reform Eylem Grubu çerçevesinde de bunlar masaya yatırılıyor mu?

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.