KEMAL ZEYBEK (Samsun) - Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri, Sayıştayımızın değerli temsilcileri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin değerli personeli; üst komisyondaki çalışmalarda hepinize başarılar diliyorum.

Atatürk Orman Çiftliğinin Değerli Genel Müdürü ve yöneticileri; sizlere de görevlerinizde başarılar diliyorum.

Şimdi, ben burada Sayın Genel Müdürüme şunu sormak istiyorum: Atatürk Orman Çiftliği bünyesindeki süt fabrikasındaki süt dolum makinelerinin eski olduğuna yönelik tespitler mevcut. Bu raporda hijyen problemi yaşandığı ve sütün kullanma tarihinden önce bozulduğu söylenmekte. Tabii, süt anında, her türlü koşulda bakteri alabilen bir durumda ve bunu hijyenik kurallar içerisinde, hijyenik makinelerde yapmazsak tabii ki daha çabuk bozulması söz konusu olur. Burada siz yeni bir makineleşme yatırımı yapıyor musunuz ve hijyen kuralları ve Türkiye'deki çağımıza uygun üretim yapma durumunu da ne duruma getireceksiniz? Bunun yazılı veya sözlü cevabını istiyoruz.

Diğer taraftan, bu zamana kadar, tabii ki sizin önsözdeki konuşmanızda da belirttiğiniz gibi, Atatürk Orman Çiftliğinin 55.538 dekarlık bir araziye sahip olduğu ama bunun 1983'te çıkarılan bir yasayla, kanunla 22.282 dekarlık kısmının devredilmesi söz konusu. Burada, tabii, bir yasa söz konusu; Türkiye Büyük Millet Meclisi bu konuda bir karar aldıysa, devredilmesine... Yasalarla bu yapılmıştır, bu doğrudur ama ben sizin aslında şunu da söylemenizi isterdim bu önsözünüzde: Bu 1983 yılından sonra, günümüze kadar yani bugünkü tarihe kadar bu Atatürk Orman Çiftliğinde ne kadar yere el konulmuştur, gasbedilmiştir? 1 dekar da olsa 1 metrekare de olsa bunun söylenmesini isterdim. bundan neden kaçınılıyor? Ben bunun da 1983 yılından sonra Atatürk Orman Çiftliğinde 1 metrekaresi dâhil kimlere nasıl yerler tahsis edildiğinin veya kanuni işlem, yasal durumlar olmadan kimlerin bu arazilere çöktüğünün metrekaresiyle detaylı bir şeklide tarafımıza verilmesini istiyorum.

Şimdi, Atatürk Orman Çiftliği tabii ki çok önemli. Ankara'nın, başkentin de yeşillenmesi, doğasının daha güzelleştirilmesi, üretiminin daha iyi sağlanması açısından önemli bir yer.

Şimdi, Atatürk Orman Çiftliğinde tarıma elverişli olmayan arazilerin neden daha etkin bir şekilde ağaçlandırılmadığı söz konusu. Bu ağaçlandırmayı düşünüyor musunuz? Bu önemli bir mesele.

Şimdi, Atatürk Orman Çiftliğinin son dönemlerde yasal olmayan, Türkiye Büyük Millet Meclisinden çıkmayan yasalarla elde edilen bir durumda çiftlikteki her metrekarenin birilerine peşkeş çekildiği, -üzerine basarak söylüyorum, parantez içerisinde- çöküldüğünü görüyoruz, bu doğru değildir. Hukuk devletlerinde, hukukla yaşayan, hukukla yönetilen devletlerde bunun olmaması gerekir ama ne yazıktır ki bunu son yıllardaki yönetimin şu andaki varoluşuyla görmekteyiz. Siz, şu anda Atatürk Orman Çiftliğinin, Atatürk'ün mirası olarak bu mirasın devamı için sizin de devletin kurumu olarak, Atatürk Orman Çiftliğinde Genel Müdür olarak, yönetici olarak buraya sahip çıkmanız, bir şekilde Sayıştay denetimleriyle beraber de kamuoyunun bilgisi dahilinde buralarda çok yanlış olayların, eylemlerin, toprak işgalleri söz konusudur. Bundan vazgeçilmesini, buraya sahip çıkmanız gerektiğini ve buna sahip çıkarken de kamuoyuyla paylaşmanızı, Atatürk Orman Çiftliğinde hayvancılıkla ve süt üretimiyle, tarımla ilgili daha etkin çalışmalar yapmanızı temenni ediyorum, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.