YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Çok Saygıdeğer Bakanım, kıymetli Bakan Yardımcılarımız, çok değerli bürokratlarımız, değerli milletvekili arkadaşlarım, basınımızın çok değerli mensupları; ben de hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, bütçenizin hayırlı, bereketli, uğurlu olmasını temenni ediyorum, ekibinize de sizinle birlikte başarılar diliyorum.

Başta size ve sağlık ordumuza en kalbî şükranlarımı sunuyorum, adanmışlar olarak çok büyük hizmetler yaptınız, bizleri gururlandırdınız, göğsümüzü kabarttınız. Dünyanın en anlı şanlı ülkeleri, en zengin ülkeleri bu süreçte gerçekten âdeta çuvalladılar; sağlık sistemleri çöktü, hasta seçmeye başladılar, insanlarını ölüme terk ettiler ve o zengin ülkeler birbirlerinin mallarını, sağlık eşyalarını havaalanlarında çalmaya başladılar birbirlerinden. hiçbir sağlık malzemesine ulaşamadılar, en basit maske dahi aylarca ulaşılamayan bir sağlık malzemesi oldu ve Avrupa'dan Amerika'ya kadar hepsi âdeta bu süreçte mahşeri yaşadılar. Aynı zaman diliminde özellikle Türkiye de hiçbir sıkıntı yaşanmadı, âdeta dünyanın gözdesi bir ülke hâline geldik. Tabii ki bu süreçte cansiparane çalışan fedakâr sağlık ordumuzun değerli mensuplarına Rahmetirahman'a kavuşanlara Allah'tan rahmet, hastalarımıza da acil şifalar diliyoruz.

AK PARTİ hükûmetleri olarak en büyük devrimi, sağlıkta değişim ve dönüşümü bizler gerçekleştirdik; bunları burada anlatmaya bizim ne gücümüz ne de zamanımız yeter, ben sadece pandemi süreciyle ilgili birkaç hususa temas etmek istiyorum.

Bu kapsamda, tüm dünyayı olumsuz etkileyen coronavirüs salgınıyla mücadelede Bakanlığımızın ve ülkemizin göstermiş olduğu performans, yapılan çalışmalar ve gelinen nokta bunun en bariz göstergesidir. Salgın döneminde gelişmiş ülkeler dâhil dünyadaki tüm devletler gerçek kapasitelerini görmüş oldular; maskeden solunum cihazına, sağlık personelinin sarf malzemelerinden ilaca kadar üretime dayalı her konuda dünya ciddi sıkıntılar yaşadı. Kâğıt üzerinde maddi bakımdan zengin gözüken ülkelerin ne hastane kapasitelerinin ne sağlık personeli sayılarının ne de sağlık sigorta sistemlerinin böyle bir yükü taşıyamayacağı görülmüş oldu; oysa 2002 yılından beri Hükûmetimizin sağlık alanındaki yaptığı reformlarla ülkemiz çoğu Avrupa ülkesini geride bırakmış durumdadır. Ülkemizin çok ciddi bir sağlık ordusu olduğunu hatırlatarak, bu sağlık ordumuzun da bu süreç içerisinde çok ciddi bir gayret verdiğini bir kez daha burada ifade etmek istiyorum. Sağlık ordumuzun içerisinde tabii ki hayatını kaybeden şehitlerimiz oldu. Sağlık personelimiz de yılmadan usanmadan bütün bu enfeksiyonlarla mücadele etti, etmeye de devam ediyorlar. Türkiye, sahip olduğu güçlü sağlık altyapısı ve genel sağlık sigorta sistemiyle salgın sürecinde dikkatleri hep üzerine topladı. 158 ülkeye maske, tulum, ilaç ve benzeri ihtiyaç malzemelerini gönderdik çünkü biz her zaman için nerede bir sıkıntı varsa onların yanında olmayı kültürümüzün ve medeniyetimizin bir gereği olarak biliyor ve adımlarımızı da bu doğrultuda atıyoruz.

Covid-19 salgınının bir süre daha bizimle olacağının da farkındayız. Nitekim son haftalarda dünya genelinde vaka, hasta ve vefat sayılarında yaşanan artışın bu acı gerçeği hepimize bir kere daha hatırlattığını görüyoruz. Coronavirüsün ilacı veya aşısı bulunana kadar rehavete kapılmadan hastalıkla mücadele etmeyi sürdürmemiz gerekiyor. Ülkemizde özellikle aşı konusunda yapılan çalışmalar çok yönlü bir şekilde sürdürülüyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi üretilen aşı tüm insanların ortak malı olmalı, şirketlerin kâr hırsına kurban edilmemelidir, zengin fakir demeden tüm ülkelerin aşıya erişiminin kolaylaştırılması sağlanmalıdır.

Yaşanan günler, bir ülkenin geleceğinin teminatı için sağlık sistemine ve sağlık sisteminin gücüne ne kadar ihtiyaç duyulduğunu da ifade ediyor. İçinde bulunmuş olduğumuz bu sıkıntılı süreci atlatmak adına sağlık sistemimizi daha da güçlendirecek çok ciddi adımlar attık, atmaya da devam ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın "Hayalim." diye nitelendirdiği şehir hastaneleri ve acil durum hastaneleri bu dönemde ülkemize kazandırıldı. Bu güzide eserler son günlerde gayret ve fedakârlığıyla iftihar ettiğimiz yetişmiş sağlık insan gücümüze hizmet sunma ve eğitim verme adına müstesna bir imkân sağlamıştır.

Kimsenin beklemediği bir zamanda ortaya çıkıp dünyayı esir alan salgın süresince altyapımız Türkiye'yi kimseye muhtaç etmeden büyük bir amme hizmeti gördü ve görmeye de devam ediyor. Yürekten inanıyorum ki istikametimiz doğru, gayemiz milletimize hizmet etmek olduğundan yüce Allah da bu anlamda bu milletimize yardım ediyor. Hava ambulansı hizmetlerini kamu kaynaklarıyla yurt içinde ve yurt dışında ücretsiz olarak sunan tek ülkenin Türkiye olduğunu da bu süreçte hatırlatmak istiyorum.

Sayın Cumhurbaşkanımızın ülkemizi her alanda lider ülke olma hedefine götüren anlayışıyla uyumlu bir şekilde bizler de hem kültür, sanat hem de kamu diplomasisi ve turizm alanında üzerimize düşen görevleri eksiksiz olarak yerine getiriyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle, başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere sağlık nedeniyle hayatını kaybeden kıymetli sağlık çalışanlarımıza bir kere daha Allah'tan rahmet diliyorum.

Çok değerli Bakanım, tabii ki, yapmış olduğunuz hizmetler hem ülkemiz için hem de İzmir'imiz için fevkalade önemli, medyunuşükran olduğumuzu ifade etmek istiyorum.

Özellikle İzmir'de birkaç ilçe hastanemizle ilgili birkaç hususu tekrar sizlere hatırlatmak istiyorum çünkü vatandaşlarımızın talebi bu doğrultuda. İzmir Aliağa ilçesi Devlet Hastanesi 65 yatakla şu an hizmet veriyor. Hazineye ait 120 dönümlük arazi üzerine inşa edilecek 250 yataklı yeni hastanemizin proje çalışmaları devam ediyor, bu anlamda biraz hızlandırılmasını sizlerden talep ediyoruz.

Yine, İzmir'imizin Kemalpaşa ilçesinde 50 yataklı Devlet Hastanemizin 50 yataklı ek binasının ihalesi yapıldı, ödeneğinin biraz hızlandırılması konusunda himmetlerinizi bekliyoruz hem de teşekkür ediyoruz sizlere.

Yine, İzmir'in Dikili ilçesi Devlet Hastanesi 25 yatakla hizmet veriyor, 70 yataklı yeni hastane ihalesi Haziran 2020 tarihinde yapıldı, ancak burada yer teslimi yapılmadı, bu sürecin de biraz hızlandırılmasını arzu ediyoruz.

Son olarak, İzmir'imizin Kiraz ilçesi Devlet Hastanesi 30 yatakla hizmet veriyor, orada ciddi anlamda ihtiyaç var. 75 yataklı yeni hastane inşaatımızın ihalesi sonuçlanmış, hastane inşaatı başlatılmış, İzmir Büyükşehir Belediyesi hastane inşaatının imar mevzuatına aykırı olduğunu ve rant sağlandığını iddia ederek bir dava açmış ve yürütmeyi durdurmuş. Buradan ben, hem Büyükşehir Belediye Başkanımıza hem de İzmir milletvekillerimize seslenmek istiyorum; bu sürecin bir an önce vatandaşımızın sağlığı için sulha erdirilmesi konusunda yardımlarını bekliyorum.

Kıymetli Bakanım, ben sizlere bir kere daha başarılar diliyorum, bütçenizin hayırlı ve bereketli olmasını temenni ediyorum.