KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım, kıymetli milletvekilleri, değerli Komisyon üyeleri ve Bakan Yardımcıları, Bakanlığın bürokratları ve değerli basın mensupları; Sağlık Bakanlığı bütçesi üzerine görüşlerimi açıklamak üzere söz almış bulunuyorum, heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime küresel coronavirüs salgınının ülkemizde görülmesinden bugüne âdeta kahramanlık destanı yazan doktorlarımıza, hemşirelerimize, eczacılarımıza ve bütün sağlık çalışanlarımıza teşekkür ederek başlamak istiyorum. Bu mücadele sırasında hayatlarını kaybeden sağlık çalışanlarımıza da Yüce Allah'tan rahmet diliyorum.

Saygıdeğer milletvekilleri, Sayın Bakanımız sürecin başında hepimizce takdir edilen, fedakârca bir çalışma göstermiştir, bundan dolayı huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Ancak, doğruya ulaşmak adına yapıcı eleştirilerimi de belirtmek isterim. Sağlık çalışanlarının mağduriyetlerinin artması ve özellikle de hasta sayısı, vaka sayısı ayrımıyla istatistiklerin güvenilirliğinin sarsılması hepimiz açısından bir hayal kırıklığı olmuştur.

Ankara'da pek çok hastanın taleplerini, sıkıntılarını takip etmek için özellikle Şehir Hastanesiyle görüşmeler içindeyiz. Şunu açıkça söylemek istiyorum: Türkiye genelinde 1.200-1.300 vaka açıklandığı dönemlerde şehir hastanelerindeki doktorlarımız sadece Ankara'da günlük 4 bin-5 bin civarında vaka olduğunu ifade ediyorlardı. Türkiye'de 1.200 civarında vaka olduğunda Mamak'taki bir eczacı arkadaşımız sadece o gün için kendisinden 738 ayrı kişiye ait coronavirüs ilacı istendiğini ifade etmişti. Yani, velhasıl bilgilendirme süreci artık şeffaf değildir, güvenilirliğini yitirmiştir. En kötüsü ve vahimi, rakamlar düşük diye insanımızda rehavet oluşmuştur. Bu da, hastalığın en yüksek seviyelere ulaşmasına sebep olmuştur. Sayın Bakana buradan çağrım şu ki: Hem vaka hem hasta sayılarını açıklıkla, il il, ilçe ilçe yayınlamaları ve tedbirlerin bu yerel verilere göre alınmasını sağlamasıdır. Sokağa çıkma yasakları, yerel bazda sürekli başvurulabilen bir önlem olmalıdır.

Kıymetli milletvekilleri, sürem kısıtlı olduğu için madde madde bazı önemli hususları dile getirmek isterim. Sağlık Bakanlığımızın 2021 bütçesi Türk lirası bazındaki artışlar, dövizdeki yükseliş karşısında yetersizdir. Bütçe, yurt dışından alınacak ilaç ve özellikle aşı karşısında savunmasız ve güçsüz kalmıştır. Risk grubunda bir milletvekili olarak dört aydır aşı olamadım. Görünen o ki 80 öncesi dönemde yaşanan yağ kuyrukları, tüp kuyrukları, üzülerek belirteyim ki bugün aşı kuyrukları ve aşı karneleri hâline dönüşmüştür.

Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi pandemi hastanesi olarak çalışmaktadır. Hastanenin asistanları, düzenli bir şekilde başka hastanelere görevlendirilmiştir. Ameliyathaneler kapalı ve hastanede yataklı bölümler tamamen pandemi özelinde hizmet vermektedir. Bu süreçte, sekiz aydan fazla zamandır asistanlık eğitimini tamamlamak için çalışan asistan hekim arkadaşlarımız hasta görememekte, cerrahi bölüm asistanları ameliyathanenin kapısından hiç geçememekte, eğitimleri ciddi sekteye uğramaktadır. Bu eğitim sorunu acilen çözülmelidir.

Asistan hekimlerin aylık nöbet sayılarının fazlalığı, otuz altı saatlik yoğun çalışma tempoları hem sağlık hizmetlerinin kalitesi açısından hem de hekimin sağlığı ve eğitimi açısından büyük sorunlara yol açmaktadır. Sağlık çalışanlarımıza ek ödemeler komik durumdadır. Hemşirelere tek haneli rakamlarda ödemeler yapılmakta, özellikle büyük yük altında olan pratisyen ve asistan hekimler evlerine gidemedikleri için konaklama harcamaları yapmak zorunda kalmaktadırlar.

İlk tanılarda, Covid hastanesi olmayan yerlerde çalışan doktorlar Covid ödemesi alamamaktadırlar. Kısacası, maaş, sabit döner sermaye, performans ve nöbet parası olmak üzere en az 4 parçada ödenen ve her ay değişkenlik gösteren ücretler yetersiz kalmaktadır.

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Oral, lütfen tamamlar mısınız.

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Tamamlıyorum Sayın Başkanım.

Meslek onurları çiğnenmiş, hasta bakıcı, temizlik görevlisi gibi personellere sıra dahi gelememiştir. Doktorlar başta olmak üzere bütün sağlık personellerine ve eczacılara hak ettikleri ödemelerin yapılması şarttır.

Sözlerimi sağlık çalışanlarına yönelik fiziki, psikolojik her türlü şiddeti kınadığımı ve sorunun çözümü için ortak akılla bir adım atılması gerektiğini ifade ederek sonlandırmak istiyorum.

Bütçemizin başta milletimize ve sağlık çalışanlarına hayırlı olmasını diliyor, teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum.